Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/20383
Karar No: 2019/3518
Karar Tarihi: 18.02.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/20383 Esas 2019/3518 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi         2017/20383 E.  ,  2019/3518 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının çalıştığı dönemlerde ödenmeyen fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere göre ve hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davacının fazla çalışma ücreti alacağının bulunup bulunmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
    Ara dinlenme 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükümde ara dinlenme süresi, günlük çalışma süresine göre kademeli bir şekilde belirlenmiştir. Buna göre dört saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az on beş dakika, dört saatten fazla ve yedi buçuk saatten az çalışmalar için en az yarım saat ve günlük yedi buçuk saati aşan çalışmalar bakımından ise en az bir saat ara dinlenmesi verilmelidir. Uygulamada yedi buçuk saatlik çalışma süresinin çok fazla aşıldığı günlük çalışma sürelerine de rastlanılmaktadır. İş Kanununun 63. maddesi hükmüne göre, günlük çalışma süresi on bir saati aşamayacağından, 68. maddenin belirlediği yedi buçuk saati aşan çalışmalar yönünden en az bir saatlik ara dinlenmesi süresinin, günlük en çok on bir saate kadar olan çalışmalarla ilgili olduğu kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla günde on bir saate kadar olan (on bir saat dahil) çalışmalar için ara dinlenmesi en az bir saat, on bir saatten fazla çalışmalarda ise en az bir buçuk saat olarak verilmelidir.
    Somut olayda dosya arasında imzalı şekilde davacının giriş-çıkış saatlerini gösterir puantaj kayıtları sunulmuştur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu çizelgelerde gösterilen fazla çalışma ücretleri ile dosyaya sunulan imzalı bordroların karşılaştırıldığı, çizelgeler ile bodrolara yansıtılan fazla çalışma ücreti arasında fark bulunan süreler için fazla çalışma ücreti alacağının hesaplandığı belirtilmiştir.
    Ancak çizelgelerde gösterilen fazla mesai saatinin belirlenmesinde ara dinlenme sürelerinin düşürülmediği görülmektedir. Örneğin 2014 yılı Kasım ayı 19.gününde davacının saat 11.00 de işe girdiği, 23.00 de çıkışının bulunduğu günlük çalışma süresinin ara dinlenmesinin düşülmesi ile 10,5 saat olmasına rağmen, çizelgede çalışmanın 12 saat üzerinden hesaplanıp, bu gün için 4 saat fazla mesai hesabının yapıldığı görülmüştür. Ayrıca söz konusu çizelgelerde davacıya bazı dönemlerde fazla mesaiye karşılık izin verildiği anlaşılmıştır.
    O halde mahkemece devam çizelgelerinde bulunan kayıtlar incelenerek, çalışılan günlere ilişkin ara dinlenme süreleri de yukarıda anılı ilke kararı uyarınca dikkate alınarak davacının çalışması haftalık olarak hesaplanıp, fazla mesaiye karşılık izin verilen günler de değerlendirilerek, daha sonra ücret bordroları ile tahakkuk edilen tutarlar karşılaştırılarak çıkan sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile ve hesaplama yapılan dönemler açıkça gösterilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3-Davacının ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının bulunup bulunmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    Mahkemece, imzalı çizelgelere göre davacının çalışmasının bulunduğu ulusal bayram ve genel tatil günleri belirlendikten sonra, çalışması bulunan dönemlere ilişkin ücret bordroları incelenerek, bu dönemlerde ulusal bayram ve genel tatil günleri çalışmasına karşılık davacıya ödeme yapılıp yapılmadığının belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde çalışmasının bulunduğu günler denetime elverişli olacak şekilde tespit edilmeksizin karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA,
    18.02.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi