Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/15234
Karar No: 2022/658
Karar Tarihi: 02.02.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/15234 Esas 2022/658 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2021/15234 E.  ,  2022/658 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kabulüne dair kararın davacı vekili ile bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 16.11.2020 tarihli ve 2018/6628 Esas, 2020/7235 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili, tarafların paydaş olduğu dava konusu taşınmazda bulunan 3, 4 ve 11 numaralı dairelerin müvekkilinin zilyetliğinde bulunduğunu, aynı taşınmaz üzerinde yer alan 14 numaralı dairenin ise davalı tarafından ikamet amaçlı kullanıldığını öne sürerek 01.07.2008-05.12.2013 tarihleri arasına ilişkin olarak 44.512,50 TL ecrimisilin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, bilahare talep 45.209,22 TL olarak belirli hale getirilmiştir.
    Davalı ..., yargılama sırasında 30.01.2014 tarihinde vefat etmiş, mirasçıları davaya dahil edilmiş, davalı mirasçısı ... ve ... cevap dilekçesinde, vasiyetnamenin açılması davasında mirası reddettiklerini belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, 01.07.2008-05.12.2013 tarihleri arasına ilişkin 44.894,22 TL ecrimisilin miras payları oranında davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
    Hükmün davacı vekili, davalı ... ve ... vekili ve davalı ..., ... ve ... vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 16.11.2020 tarihli ve 2018/6628 Esas 2020/7235 Karar sayılı ilamı ile; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, dava konusu 298 ada 107 parsel sayılı taşınmazın tarla vasfında olup tarafların ortak murisi adına kayıtlıyken, ortaklığın giderilmesi davası sonucu 03.02.2012 tarihli ihale yoluyla davacı tarafından satın alınarak adına tescil edildiği, ihale ile taşınmazı satın alan kişi veya kurumun taşınmazın mülkiyetini ihalenin kesinleşmesi halinde ihale tarihinde kazanacağı, bu durumda davacının tarafların ortak murisinin ölüm tarihi olan 15.05.2006 tarihinden itibaren paylı, ihalenin yapıldığı 03.02.2012 tarihinden itibaren tam malik olduğu, gerek taraf beyanları gerekse daha önce taraflar arasında görülmekte olan davalardan, dava konusu taşınmaz tarla vasfında ise de üzerinde bulunan 7 katlı binanın bir kısım dairelerinin davacı tarafından kullanıldığı, davacının tam malik olduğu 03.02.2012 tarihine kadar paydaşlardan dava konusu 14 numaralı daire için ecrimisil talep edemeyeceği, davalının ihale tarihi ile dava tarihi arasındaki dönem için ecrimisil ile sorumlu tutulması gerektiğini değinilerek bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına karar verilmiş, Daire ilamına karşı davacı vekili tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur.
    Dava, paydaşlar arası ecrimisil talebine ilişkindir.
    1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile tutanaklar münderecatına ve Yargıtay ilâmında açıklanan gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin yerinde olmayan ve HUMK'un 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirisine uymayan ve aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair karar düzeltme istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2. Paydaşlar (kural olarak) intifadan men edilmedikçe birbirlerinden ecrimisil isteyemezler. Bu koşul dava şartı olması nedeniyle kendiliğinden gözetilir.
    Paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan her zaman payına vaki elatmanın önlenmesini ve/veya ecrimisil isteyebilir. Elbirliği mülkiyetinde de paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine ecrimisil davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı ecrimisil davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir.
    Bundan ayrı olarak, 4721 sayılı TMK'nin 705. maddesinde; “Miras, mahkeme kararı, cebri icra, işgal, kamulaştırma halleri ile kanunda öngörülen diğer hallerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hallerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” denilerek, mülkiyetin kazanılması ve tescil koşulları düzenlenmiştir, İİK'nin 134/1 maddesinde ise; “İcra dairesi tarafından taşınmaz kendisine ihale edilen alıcı o taşınmazın mülkiyetini iktisap etmiş olur. İhale kesinleşinceye kadar taşınmazın ne şekilde muhafaza ve idare edileceği icra dairesi tarafından kararlaştırılır.” hükmüyle, cebri ihale sonucu mülkiyetin kazanılması ve ihale kesinleşinceye kadar taşınmazın idare ve korunma şekli belirlenmiştir.
    Bu yasal düzenlemelere göre ihale ile taşınmazı satın alan kişi veya kurum taşınmazın mülkiyetini ihalenin kesinleşmesi halinde ihale tarihinde kazanmış olur.
    Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, tarafların 15.05.2006 tarihinde vefat eden ... Duman'ın mirasçıları oldukları, tapuda tarla niteliği ile kayıtlı olup bilirkişi raporlarına göre üzerinde 7 katlı 16 daire bulunan 298 ada 107 parsel sayılı taşınmazda yer alan muris payının, vefatı üzerine davacı kızı ve davalı eşine intikal ettiği, taraflar arasında taşınmaz üzerinde yer alan binanın 3, 4, 11 ve 14 numaralı dairelerin murislerine ait olduğu, 3 ve 4 numaralı dairelerin davacının, 14 numaralı dairenin ise davalının kullanımında olduğu hususunda çekişme olmadığı, bir an için tarafların payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı kısımların bulunduğu düşünülse dahi, davalı ...'nın davacı kullanımında olan 3 ve 4 numaralı dairelerin 15.10.2006-08.09.2008 tarihleri arasına ilişkin ecrimisil bedeli için davacı aleyhine açtığı davanın kabulüne karar verildiği, anılan kararır Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin denetiminden geçerek onanmasına karar verildiği, yine aynı daireler için 08.09.2008-07.02.2011 tarihleri arasına ilişkin ecrimisil istemi ile davalı ... tarafından davacı aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne karar verildiği, UYAP kayıtlarına göre henüz anılan kararın kesinleşmediği, davalının kullanımında bulunan 14 numaralı dairenin 15.05.2006-30.06.2010 tarihleri arasına ilişkin ecrimisil bedeli için davacı tarafından davalı ... aleyhine açılan davanın kabulüne karar verildiği, anılan kararın Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin denetiminden geçerek onandığı, tüm bunlardan ayrı olarak aynı binada bulunan 11 numaralı dairenin davalı ... tarafından dava dışı torunu ...'ın kullanımına tahsis edildiği, bu kullanıma ilişkin olarak davacı tarafından davalı ... ve dava dışı ... aleyhine 21.10.2008 tarihinde elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemi ile açılan dava sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, Mahkemece hüküm altına alınan ecrimisil tutarına ilişkin olarak davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibi neticesinde, davalı adına kayıtlı payın 03.02.2012 tarihli ihale ile alacağa mahsuben davacı tarafından satın alındığı ve ihalenin 01.11.2013 tarihinde kesinleştiği, Daire bozma ilamında maddi hata sonucu davalı payının ortaklığın giderilmesi davası neticesinde 03.02.2012 tarihli ihale yoluyla davacı tarafından alınarak adına tescil edildiğinin belirtildiği anlaşılmıştır.
    O halde Mahkemece, her ne kadar davacı tarafça davalı ...'nın kullanımında bulunan 14 numaralı dairenin 01.07.2008-05.12.2013 tarihleri arasına ilişkin ecrimisil bedeli için eldeki dava açılmış ise de, davacı tarafından davalı ... aleyhine eldeki dava tarihinden önce açılan Kartal 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/281 Esas-2011/234 Karar sayılı dosyası ile 15.05.2006-30.06.2010 tarihleri arasına ilişkin ecrimisil bedelinin hüküm altına alındığı, anılan kararın Yargıtay denetiminden geçerek onanmasına karar verildiği, eldeki dava yönünden 01.07.2008-30.06.2010 tarihleri arasına ilişkin ecrimisilin mükerrer olarak talep edildiği nazara alınarak 01.07.2008 tarihinden, ihale tarihi olan 03.02.2012 tarihine kadar tarafların dava konusu taşınmazda paydaş oldukları, 03.02.2012 ihale tarihinde talep edilen dönemin sonu olan 05.12.2013 tarihleri arasında ise davacının taşınmazda tek malik olduğu nazara alınarak belirlenen ecrimisilin hüküm altına alınmasına karar verilmesi gerekir.
    Mahkemece, mükerrer olacak şekilde ecrimisil isteminin kabulüne karar verilmesi isabetli olmamış, bu nedenle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile kararın açıklanan değişik gerekçe ile bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ; Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair karar düzeltme isteminin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 16.11.2020 tarihli ve 2018/6628 Esas 2020/6922 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı değişik gerekçe ile 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine,
    02.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi