Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/6261
Karar No: 2016/3915
Karar Tarihi: 15.03.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/6261 Esas 2016/3915 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2015/6261 E.  ,  2016/3915 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili davacının 23.05.2008 tarihinde bir evin dış cephe boya işini yaptığı esnada, elinde bulunan boya fırçasının yüksek gerilim hattına temas etmesi sonucu hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığını, davalı kuruma ait elektrik nakil hattının binaya olan uzaklığının ilgili yönetmelikte belirtilen asgari standartlara uygun olmadığını, davalı kurumun enerji nakil hatlarını yönetmelikte belirtilen mesafede tesis etmediği ve hatların bakım-onarımını kişilerin can ve mal güvenliğine zarar vermeyecek şekilde yapmadığı için meydana gelen olaydan sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 5.000,00 TL maddi tazminat ile 70.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde, dava konusu olayın 2008 yılında meydan geldiğini ve zamanaşımı süresinin dolduğunu, olayın meydana gelmesinde müvekkili kurumun hiçbir kusurunun bulunmadığını, davacının belirttiği elektrik hatlarının bu binaya olan uzaklığının mevzuata uygun olduğunu, dava konusu olayın davacının işini yaparken gerekli dikkat ve özeni göstermemesi nedeniyle kendi kusuru sonucu meydana geldiğini, bir an için belirtilen hatların sorunlu olduğu kabul edilse dahi bu hatların bakım ve onarımının taşeron firmanın sorumluluğunda bulunduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece tüm dosya kapsamı itibariyle dava konusu olayın davacının bir binanın ikinci katında, elinde 2.90 cm metal saplı boyacı aletiyle binanın dış yüzünü boyarken dikkatsiz ve tedbirsiz davranması neticesinde meydana geldiği, davalıya ait şehir içi elektrik hattının yatay mesafesinin binaya olan uzaklığının 2,00 metre olup, bu mesafenin yönetmelikle belirtilen kriterlere uygun olduğu, bu kapsamda meydana gelen olayda davalının hiçbir kusuru bulnumadığı gibi meydana gelen zarar ile davalıya izafe edilen eylem
    arasında illiyet bağı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, davacının davalı kuruma ait elektrik tellerine teması sonucu yaralanması nedeni ile uğranılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Davalı şirket, bölgedeki elektrik enerjisinin dağıtımını yerine getirmektedir. Bu faaliyet varlığı ve niteliği itibariyle tehlike ve dolayısıyla zarar ihtimali taşıdığından davalı şirketin sorumluluğu, kusursuz sorumluluktur.
    Borçlar Yasasının 58/1.maddesi gereğince imal olunan bir şeyin sahibi o şeyin korunmasındaki kusurundan dolayı oluşan zararlardan kusursuz sorumluluk ilkesi gereğince sorumludur. Enerji nakil hatları da maddede belirtilen imal olunan şey kapsamında olduğundan enerji nakil hattının sahibi bu tesisin korunmasından, bu bağlamda bakım eksikliğinden doğan zarardan kusursuz olarak sorumludur.
    BK. m. 58"de öngörülen sorumluluğun söz konusu olması için, yapı eserinin yapım bozukluğu veya bakım eksikliğinden bir zarar doğması gerekir. Anılan maddedeki sorumluluk kusura dayanmayan kusursuz sorumluluk hallerinden olup, yapı eseri sahibi ancak davacının kusuru, üçüncü kişinin kusuru ve mücbir sebebin varlığının ispatı halinde sorumluluktan kurtulabilir.
    Bu sebeple, sorumluluğun bağlandığı olgu ile zarar arasında uygun illiyet bağı kurulduğu zaman, sorumluluk gerçekleşmiş olacağından bu işletme veya nesnelerin sahip veya işletenleri, bunların sebep oldukları zararı gidermek zorundadır. (Prof.Dr. Fikret Egen, Borçlar Hukuku Genel Hükümler 1991 Baskı, Cilt 2 sy.14-15)
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacının, 23.05.2008 tarihinde, bir binanın ikinci katında dış cephe boyası yaptığı sırada, elinde bulunan ve olay yeri kolluk tespit tutanağına göre 2.90 cm. uzunluğunda olduğu belirlenen boya fırçasının bina dışından geçen elektrik teline temas etmesi sonucu yaralandığı anlaşılmaktadır.
    Bu bağlamda temyize konu uyuşmazlık; meydana gelen olayda tarafların kusur ve sorumluluğunun tespiti noktasında toplanmaktadır.
    Yargılama sırasında, iki elektrik mühendisi ve bir iş güvenliği uzmanından oluşan bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 30/04/2014 tarihli bilirkişi raporunda; Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği gereğince hava hattı iletkenlerinin yapılara olan en küçük yatay uzaklıklarının 36 kv"de 2,00 metre olması gerektiğinin şart koşulduğu, dosyada mevcut ... C. Başsavcılığının soruşturma dosyası, bu dosyadaki tanık beyanları ve olay sonrası kolluk tarafından düzenlenen tespit tutanağındaki tüm bilgiler birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu elektrik hattının binadan olan uzaklığının yaklaşık 2,00 metre olduğunun tespit edildiği, buna göre elektrik hatlarının davalı kurum tarafından yönetmelik hükümlerine uygun şekilde tesis edildiği, olay anına kadar da bu hatların bakım ve onarımının yapıldığı, davalıya ait tesisatta ne yapım hatası ne de işletme hatası olduğu, tesisin mevzuata uygun şekilde yapılıp işletildiği, zira dosyada bunun aksini kanıtlayacak bir bilgi ve belge olmadığı, dava konusu olayın davacının elinde bulunan 2,90 metre uzunluğunda metal saplı boyacı aletiyle binanın dış yüzünü boyadığı sırada yüksek gerilim
    hatlarına dikkatsiz ve tedbirsizce elindeki boyacı aletini temas ettirmesi sonucu meydana geldiğini, bu olayda davacının %40, kaza sırasında binası boyanan ve işveren konumunda dava dışı üçüncü kişinin %60 oranında kusuru bulunduğu, davalı kurumun bir kusuru olmadığı belirtilmiştir.
    Davacı vekili, bilirkişi raporuna karşı sunmuş olduğu itiraz dilekçesinde; bilirkişi heyetinde bulunan elektrik yüksek mühendisi ..."in TEDAŞ Genel Müdürlüğü eski personeli olduğunu ve tarafsız bir bilirkişi olmaması nedeniyle bilirkişinin reddini talep ettiklerini, bunun yanında bilirkişi raporunda davalı kuruma ait elektrik tesisinde hiçbir yapım ve işletme hatasının bulunmadığı ve davalı kurum tarafından ilgili yönetmelik gereği hattın bakım-onarım ve periyodik kontrolünün yapıldığı yönündeki tespitin yalnızca bu tesis için dava konusu olay dışında sorun olduğunu gösterir başkaca hiçbir belge bulunmamasına dayandırılmasının son derece yanlış ve afaki bir değerlendirme olduğunu, bilirkişiler tarafından yapılan belirlemelerin Borçlar Kanunu"nda belirtilen tehlike sorumluluğu hükümlerine aykırılık teşkil ettiğini beyan etmiştir.
    HMK. 281/2, 3.maddesinde; "mahkeme bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden yeni sorular düzenlemek suretiyle ek rapor alabileceği gibi tayin edeceği duruşmada sözlü olarak açıklamalarda bulunmasını da kendiliğinden isteyebilir. Mahkeme, gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse yani görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabilir", 282.maddesinde; "Hakim, bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir" düzenlemesi yer almaktadır.
    Mahkemece, davalı vekilinin bu itirazları dikkate alınarak aynı bilirkişilerden ek rapor ya da yeni bir bilirkişi kurulundan yeni bir rapor alınması gerekirken, HMK. 281.maddesine aykırı olacak şekilde itiraza konu bilirkişi raporuna dayalı hüküm tesis edilmiş olması isabetsizdir.
    Bu durumda mahkemece, öncelikle dava konusu olay hakkında yürütülen soruşturma dosyasının aslının ya da onaylı suretinin dosya içerisine alınarak, dosyanın önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna tevdii ile, taraf vekillerinin iddia ve savunmaları, soruşturma dosyası ve yine tarafların bilirkişi raporlarına karşı itirazları da değerlendirilmek suretiyle, dava konusu olayda tarafların kusur ve sorumluluklarına ilişkin, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınarak hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi