Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/4784
Karar No: 2013/6608
Karar Tarihi: 13.06.2013

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/4784 Esas 2013/6608 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı Hazine, 255 ada 2, 257 ada 16 ve 23 ve 279 ada 7 parsel sayılı taşınmazların Hazine'ye ait olduğunu iddia ederek dava açmıştır. Ancak, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu yapıldığı ve kesinleştiği, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu dışında orman sayılmayan alanda kaldığı anlaşılmıştır. Davacı Hazine'nin dayandığı tapunun yanlışlıkla tapuya tescil edildiği belirlenmiştir ve Hazine adına oluşan tapu kayıtlarının yolsuz tescil niteliğinde olduğu tespit edilmiştir. Mahkeme, davayı reddetmesi gerektiği halde orman içi açıklık iddiası nedeniyle davalı aleyhine hüküm kurmuştur. Bu nedenle, Yargıtay kararı bozarak mahkeme kararını iptal etmiştir. 6831 sayılı Kanun'un 17/2 maddesi uyarınca talepten fazlaya hükmedilemeyeceği dikkate alındığında, orman içi açıklık konusunun gözetilemeyeceği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 17. maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26. maddesi
- Medeni Kanun'un 1023, 1024
20. Hukuk Dairesi         2013/4784 E.  ,  2013/6608 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Kadastro sırasında, ....Köyü 255 ada 2, 257 ada 16 ve 23 ve 279 ada 7 parsel sayılı sırasıyla 1556,64 m2, 928,48 m2, 1224,07 m2 ve 653,89 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak davalı adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazların Hazineye ait olan 19.02.2001 tarih 38, 39 ve 66 sırada kayıtlı tapu kayıtları kapsamında kaldığı iddiası ile dava açmıştır.
    Mahkemece davanın reddine ve dava konusu parsellerin tespit gibi davalı adına tesciline dair verilen karar, davacı Hazine tarafından temyiz olunmakla Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 27/04/2009 tarih ve 2009/3457 - 6071 sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “255 ada 2, 257 ada 16 ve 23 numaralı parsellere yönelik olarak karar onanmış, 279 ada 7 parsel ise; çekişmeli 279 ada 7 parsel sayılı taşınmaz komşu 279 ada 1, 2, 3, 4, 5 ve 6 parsel sayılı taşınmazlarla birlikte dört tarafı kesinleşen orman tahdit sınırları içinde kalan orman parseli (eylemli orman alanları) ile çevrili orman içi açıklık niteliğinde olduğu ve 6831 sayılı Kanun’un 17. maddesi uyarınca bu tür yerlerin kanun gereği orman sayılacağı, orman içi açıklık ve boşlukların zilyetlik yolu ile kazanılmasına yasal olanak bulunmadığından çekişmeli taşınmaz tüm çevresi eylemli orman alanları ile çevrili ve bu alanlar ile bütünlük arz eden orman içi açıklığı niteliğinde olduğundan Hazinenin davasının kabulüne, çekişmeli taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi gerektiğinden bahisle aksi düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının usûl ve kanuna aykırı olduğu" gereğine değinilerek bozulmuştur.
    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra 279 ada 7 parsele yönelik dava tefrik edilmiş ve davanın kabulüyle 279 ada 7 parselin orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tespitine itirazdır.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılan ve 11.09.1998 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
    Her nekadar Dairemizce, davacı Hazine tarafından, orman ya da orman içi açıklık iddiasıyla açılmış bir dava olduğu varsayımıyla maddi yanılgıya dayalı olarak, çekişmeli 279 ada 7 parsel ile ilgili karar bozulmuş ise de yeni kurulan hükmün, davalı vekili tarafından yapılan temyiz başvurusu üzerine yapılan incelemede; davacı Hazinenin, dava konusu yere ilişkin orman ya da sair kamu malı olduğuna ilişkin bir davasının olmadığı, dava dilekçesindeki talebin yargılama aşamasında yolsuz olarak oluşturulduğu tespit olunan 2/B tapusuna dayanılarak, davalının tapusunun iptali ile 2/B pareli olarak Hazine adına tespit ve tescili isteminden ibaret olduğu anlaşılmıştır.

    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1999 yılında orman kadastrosu yapıldığı ve kesinleştiği, çekişmeli taşınmazın, orman kadastrosu dışında orman sayılmayan alanda kaldığı anlaşılmıştır. Davacı Hazinenin dayandığı tapunun, Orman Yönetiminin kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması içinde kalan taşınmazın tescili konusunda Tapu Müdürlüğüne yazdığı yazıya dayanılarak çekişmeli taşınmazların ve etrafının 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uygulaması ile Hazine lehine orman sınırları dışına çıkarıldığı düşüncesi ile yanlışlıkla yukarıda tarih ve numarada tapuya tescil edilmesi ile oluştuğu; ancak dayanağı evraklara göre, çekişmeli parselin, orman ve 2/B madde kapsamında kalmaması nedeniyle, Hazine adına oluşan tapu kayıtlarının yolsuz tescil niteliğinde (M.K. 1023, 1024, 1025) olduğu belirlenmiştir.
    Davacı Hazine tarafından, 6831 sayılı Kanunun 17/2 maddesi kapsamında çekişmeli taşınmazın orman içi açıklık niteliğinde olduğu iddiasıyla açılmış bir dava bulunmadığı, HMK."nun 26. maddesi uyarınca talepten fazlaya hükmedilemeyeceği dikkate alındığında, orman içi açıklık konusu re"sen gözetilemeyeceğinden, (HGK."nun 03.04.2013 gün ve 2012/20-871 E.- 420 K. sayılı kararı ) mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, aksi düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırı olduğundan, davalının temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 13/06/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi