MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi


Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sırasında Küçükkovacık Mahallesi 170 ada 32 ve 33 parsel sayılı sırasıyla, 3926,20 m2 ve 4363,38 m2 yüzölçümündeki bahçe niteliğindeki taşınmazlar,... Kadastro Mahkemesinin 2010/8 Esasında 120 ada 1 orman parselinin dava konusu olduğundan söz edilerek, malik hanesi açık bırakılmak suretiyle davalı hale getirilmiştir.
Çekişmeli 120 ada 1 parsel sayılı 66481,15 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, orman niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiştir.
Davacı gerçek kişiler, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak 120 ada 1 parsellin kendilerine ait olduğu iddiasıyla dava açmışlardır.
Mahkemece, ayrı ayrı açılan davalar birleştirildikten sonra davacılar ... ve ..."in davalarının reddine, dava konusu 120 ada 1 parsel nolu taşınmazın tesbit gibi tesciline, 170 ada 32 nolu taşınmaz ile 170 ada 33 parsel nolu taşınmazın ... adına tarla vasfıyla tesbit ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi hükümlerine göre yapılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli 120 ada 1 parsel sayılı taşınmaz orman sayılan yer, çekişmeli 170 ada 32 ve 33 parsel sayılı taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek, yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 13/06/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.