
Esas No: 2021/10353
Karar No: 2022/3858
Karar Tarihi: 02.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/10353 Esas 2022/3858 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Mahkeme, 5607 sayılı Kanuna muhalefet suçundan hüküm verilen çocuğun cezasına ilişkin bir temyiz başvurusu ele alındı. Kararda suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliği, çocuğun hukuki durumu ve ceza indirimleri gibi konular üzerinde duruldu. 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi, 7242 sayılı Yasanın 61. ve 62. maddeleri ve 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gibi kanun maddeleri de değerlendirildi. Mahkeme, çocuğun cezasındaki hüküm yanlışlarını belirleyerek kararı bozdu.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1) Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre suça sürüklenen çocuk ...’nin eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu,
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin suça sürüklenen çocuk lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. madde ve fıkralarının somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2) 24/11/2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
1) Suça sürüklenen çocuk hakkında suç tarihinden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 89. maddesiyle değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5. maddesi uyarınca temel ceza belirlendikten sonra aynı Yasanın 3/10. maddesi gereğince cezada arttırım yapılmasının ardından, aynı maddenin son cümlesi uyarınca hürriyeti bağlayıcı cezanın 3 yıldan az olamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
2) Dosyadaki adli sicil kaydına göre suç tarihinde sabıkasız olan, mahkemesinde alınan savunmasında hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasını talep eden suça sürüklenen çocuğa kamu zararı olarak kabul edilen dava konusu eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplam tutarı olan miktarın kamu zararı olduğunun bildirilmesi ve sonucuna göre gerektiğinde Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/9. fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, bilirkişi raporunda hesaplanan eşyanın gümrüklenmiş değeri olan fazla miktarın kamu zararı olarak ihtar edilerek zarar konusunda yanıltılması ve kamu zararını gidermediği şeklindeki yasal ve dosya kapsamına uygun olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
3) Suça sürüklenen çocuk hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK'nun 62/1. maddesi yerine TCK'nun 62. maddesinin yazılması suretiyle CMK'nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
4) Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan ...'nun davaya katılan olarak kabul edilip lehine dilekçe yazım ücretine hükmolunması,
5) İddianamedeki kaçak eşyanın müsaderesi hususunda bir talep bulunmadığı ve ek savunma da verilmediği, bu konuda mahkemesince ancak talep halinde karar verilebileceği gözetilmeksizin müsadere kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, temyiz edenin sıfatına göre suça sürüklenen çocuğun cezada kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 02/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.