Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/5318
Karar No: 2020/1391
Karar Tarihi: 18.02.2020

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2019/5318 Esas 2020/1391 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalıya ait arsaya inşa edilen lokanta ve müştemilatını kiraladıktan sonra tahliye edildiğini ve kalan kira süresi boyunca kullanamadığı imalat bedellerinin tümünü alamadığını belirterek tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkeme, davayı kısmen kabul etmiş ve davalıdan 847.755,80 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine karar vermiştir. Ancak Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmediği için kararı bozmuştur. Davacının tahliye nedeniyle kullanamadığı süre ile oranlanarak imalat bedellerinin belirlenmesi gerektiğini belirten Daire, yeni bir bilirkişi heyeti raporu alınması gerektiğini vurgulamıştır. Kararda, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 428. ve 440. maddelerine atıfta bulunulmuştur.
3. Hukuk Dairesi         2019/5318 E.  ,  2020/1391 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davalı tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen 18/02/2020 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden davalı vekili Av.... geldi. Karşı taraf davacı vekili Av.... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; davalıya ait 4599m2 alanlı arsaya inşa edilen 247 no’lu lokanta ve müştemilatını ihale sonucu yap- işlet- devret şeklinde 24.11.2009 tarihinde 10 yıl süreli olarak kiraladığını, sözleşmeye ekli projede belirtildiği şekliyle inşaatın 03.07.2010 tarihinde tamamlanarak faaliyete başlandığını, kira bedelinin zamanında ödenmemesine bağlı olarak İcra Hukuk Mahkemesinin kararı üzerine 12.10.2012 tarihinde temerrüt nedeniyle tahliye edildiğini, sözleşmenin 10 yıl süreli olarak yapılmış olmasına duyulan güven sonucu masrafa katlanıldığını, ekli proje dışında da faydalı ve zorunlu imalatlar yaptığını, 13.11.2012 tarihinde yaptırılan 2012/98 D.İş sayılı tespit dosyasında faydalı imalatların tespit edildiğini belirterek diğer tazminat hakları saklı tutularak 1.003.129 TL faydalı imalatın tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı; davacının temerrüde düşmesi nedeniyle mahkeme kararı uyarınca tahliyesine karar verildiğini, kusurun davacı kiracıda olduğunu, sözleşmenin 12/3 ve ihale şartnamesinin 19/3 maddesi uyarınca yapılan imalatların belediyeye ait olduğunu belirterek haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 954.606 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 23/06/2016 gün ve 2016/5766 E- 2016/4966 K. sayılı kararı ile; ".... faydalı imalatların yapıldıkları tarih itibariyle değerleri tespit edildikten sonra yıpranma payı da düşülerek sözleşmenin kalan süresi ile orantılı olarak bir hüküm kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile imalatların dava tarihi itibariyle değerleri tespit edilip amortisman (yıpranma) gideri düşülmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir." gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyma kararı verilerek yapılan yargılama sonrasında davanın kısmen kabulüne, 910.840,02TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 17.04.2018 gün ve 2017/14817 E- 2018/4080 K. sayılı kararı ile; "bozma ilamında belirtildiği üzere, bozma kararının gereği yerine getirilerek kiracı tarafından yapılan imalatların nelerden ibaret olduğu ayrıntılı ve tereddüte yer vermeyecek şekilde tek tek tespit edilerek, hangisinin zorunlu ve faydalı masraflar, hangilerinin lüks masraflar olduğunun belirlenmesi, belirlenen zorunlu ve faydalı masraf kalemlerinin imalat tarihi itibariyle yıpranma payı düşülmüş bedellerinin, kalan kira süresi ile orantılı olarak tespiti ve sökülüp götürülebilecek imalatların sözleşme hükümleri uyarınca istenemeyeceğinin de nazara alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken" gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiş, Mahkemece bozma ilamına uyma kararı verilerek yapılan yargılama sonrasında davanın kısmen kabulüne, 847.755,80TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan mahkeme kararında yazılı gerekçelere göre, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-) Mahkemece, her ne kadar bozmaya uyma kararı verilmiş ise de; bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir.
    Kural olarak bozma kararına uyan mahkeme, artık bozma kararı gereğince işlem yapmak ve hüküm vermek zorundadır. Çünkü, mahkemenin bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli müktesep (kazanılmış) hak doğmuştur. Bu kazanılmış hak yeni bir hükümle ortadan kaldırılamaz.
    Bozulan bir hükmün, bozma sebepleri dışında kalan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uyan mahkeme, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olması nedeniyle; kesinleşen kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Zira, kesinleşmiş olan kısımlar, lehine olan taraf yararına bir usuli müktesep hak teşkil eder.
    Somut olayda; davada dayanılan ve hükme esas alınan 24.11.2009 başlangıç tarihli ve 10 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık yoktur. Her ne kadar kira sözleşmesi ve şartnameye göre yapılan tüm imalatların bedelsiz olarak belediyeye terk edileceği kararlaştırılmış ise de, 10 yıllık sözleşme süresi dolmadan tahliye edilen kiralananın tahliye nedeniyle kira süresinin geri kalan süresinde kullanamadığı imalat bedellerinin tümünü alamaması davalı kiralayan yararına sebepsiz zenginleştirme oluşturur. Ayrıca ilk alınan
    bilirkişi raporunda kilit taşı döşeme m2 bedeli 25TL olarak alınmasına rağmen, hükme esas alınan raporda hiçbir gerekçe ve denetime uygun veriler kullanılmadan, kilit taşı döşeme m2 bedeli olarak 71TL alınmıştır. Bu durumda; Mahkemece, yeni bir uzman bilirkişi heyetinden rapor alınarak, kiracının kiralanan üzerine yaptırdığı imalat ve tesislerin faydalı, zaruri ve kalıcı imalatlar olup olmadıkları, bu imalat ve tesislerin taşınmazın değerini artırıcı nitelikte olup olmadıkları araştırılıp faydalı, zaruri ve değer artırıcı imalatlar ise yapım tarihlerindeki değerlerinin (sözleşmenin başında yapıldığının kabulü ile) tespiti ile yapılan giderlerin 10 yıllık kira süresinin 3. yılında tahliye edildiği dikkate alınarak davacı kiracının kiralananı kullandığı sürenin tahliye nedeniyle kullanamadığı süre ile oranlanarak kiralananın kullanılamayan süre oranındaki imalat bedeli belirlenip tahsiline karar verilmesi gerekirken hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte yazılı nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte yazılı nedenlerle açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, 2.540 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/02/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi