Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık ...’ün, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 179/3 ve 62/1. maddeleri uyarınca 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair İstanbul Anadolu 15.Sulh Ceza Mahkemesinin 31/10/2013 tarihli ve 2013/395 esas, 2013/934 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Sanığın sabıkasında bulunan ve tekerrüre esas alınan Kadıköy 7.Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/108-2010/724 esas karar sayılı kararının henüz kesinleşmediği için tekerrüre esas olmayacağından bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 16.04.2014 gün ve 994660652-105-34-3070-2014/7757/26776 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12.05.2014 gün ve 2014/154076 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK"nın 58/1. maddesi gereğince "önceden işlenen suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra yeni bir suçun işlenmesi halinde tekerrür hükümlerinin uygulanacağının" düzenlendiği, oysa sanığın tekerrüre esas alınan Kadıköy 7.Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/108-2010/724 esas, karar sayılı dosyasının kesinleşmediğinin mahkemesince bildirilmesi karşısında sanık hakkında TCK"nın 58. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
İsabetsiz olup, kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, İstanbul Anadolu 15.Sulh Ceza Mahkemesinin 31.10.2013 tarih ve 2013/395 esas, 2013/934 sayılı kararının CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, CMK"nın 309/4-d maddesindeki “Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.” şeklindeki düzenleme gereği bozma nedenine göre uygulama yapılarak, hükmün, sanık hakkındaki TCK"nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin DÖRDÜNCÜ BENDİNİN hüküm fıkrasından çıkartılmasına, sanığın daha önceden hapis cezasına mahkum olduğu anlaşılmakla sanık hakkında TCK"nın 50/3. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına cümlesinin eklenmesi ile diğer hususların aynen bırakılmasına, infazın buna göre yapılmasına, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.