21. Hukuk Dairesi 2016/17616 E. , 2018/160 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacılar murisinin, iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davacılar ile davalılardan ... Taş. İhr.Tic. Ltd. Şti. vekillerince duruşmasız, davalılardan ... Mirasçıları ... Vs. vekilince duruşmalı olarak istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 16/01/2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan ... Mirasçıları ... Vs. vekili , ... Taş. İhr.Tic. Ltd. Şti. vekili Avukat ... ile davacılar vekili Avukat ... geldiler. İhbar Olunanlar adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1-Dava, sigortalının iş kazası sonucunda vefatı nedeniyle yakınlarının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacı annenin maddi tazminat istemi ile tüm davacıların manevi tazminat istemlerinin kabulüne, davacı babanın maddi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne, hüküm altına alınan tazminatların davalı ..."dan tahsiline karar verilmiştir.
Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden, dava tarihinden önce davalı ..."nın vefat etmiş olduğu, dava dilekçesinde ve gerekçeli karar başlığında davalı olarak gösterildiği halde davalı şirket açısından olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmadığı, hüküm gerekçesinin son paragrafında manevi tazminatlar ile ilgili gerekçe açıklanırken tazminatların davalılardan alınmasına karar verildiğinden bahsedildiği halde hükümde tazminatların yalnızca davalı ..."ya yüklendiği anlaşılmaktadır.
2-6100 sayılı HMK"nın 297 ve 298.maddelerine göre yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar; kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi nedenlere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak; kısaca, maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekir.
Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması zorunludur.
Somut olayda; davalı şirket açısından olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi isabetsiz olduğu gibi kararın gerekçe bölümünde manevi tazminatların davalılardan alınmasına karar verildiği açıklanmış olmasına karşın hükümde manevi tazminatların yalnızca davalı ..."ya yüklenmesi gerekçe ile hüküm arasında çelişki meydana getirdiğinden hatalı olmuştur.
3-Savunma hakkı Anayasanın 36. maddesi ile güvence altına alınmıştır. Buna göre herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı merciileri önünde iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Adil yargılanma hakkı hak arama özgürlüğünün uygulamaya yönelik uzantısı niteliğindedir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 27. maddesi uyarınca “Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini, içerir.” hükmünü düzenlemektedir.
Somut olayda, HMK"nın 124. maddesi göz önünde bulundurularak husumetin mirasçılara yöneltilmesi ve davaya dahil edilmelerinden sonra savunma ve delilleri tespit edilip yargılamaya devam edilmesi gerekirken, ölü davalı ..."nın mirasçıları davaya dahil edilmeden, savunma ve delilleri tespit edilmeksizin karar verilerek adı geçenin mirasçılarının savunma haklarının kısıtlanması doğru olmamıştır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, sair yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, davacılar ve davalılılar yararına takdir edilen 1.630.00 TL duruşma avukatlık parasının birbirlerine karşılıklı olarak yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacılar ve davalılardan ... Taş. İhr.Tic. Ltd. Şti."ye iadesine, 16/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.