Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11432
Karar No: 2020/454
Karar Tarihi: 21.01.2020

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2016/11432 Esas 2020/454 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacılar, ortaklığın giderilmesi davasına konu edilen taşınmazda yapılan ilavelerin kendilerine ait olduğunu ve muhdesatın müvekkillerine ait olduğunun tespitini talep etmişlerdir. Mahkeme, davayı reddetmiştir. Davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay, yapılan inşaatın eklenti mi, yoksa müstakilen yapılan bağımsız bölüm mü olduğunun tespit edilmemesi nedeniyle kararı bozmuştur.
22.12.1995 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, eşya hukukunda muhdesattan, bir arazi üzerinde yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Mevcut bir muhdesata sonradan yapılan iyileştirici imalatlar yeni bir muhdesat meydana getirmez. Bu nitelikteki eşyalar yönünden muhdesat aidiyeti davası açılamaz. Aynı şekilde bütünleyici parça niteliğinde olmayıp her zaman için ana taşınmazdan sökülüp götürülebilen ve taşınmazdan ayrılması mümkün olan eşyalar da teferruat niteliğindedir. Bu nitelikteki eşyalar yönünden muhdesat aidiyeti davası açılamayacağı, iyileştirici nitelikteki giderlerden paya düşenden fazlasını ancak Borçlar Kanunu hükümlerine göre sebepsiz zenginleşme kurallarına
8. Hukuk Dairesi         2016/11432 E.  ,  2020/454 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tespiti

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılar tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
    KARAR
    Davacılar vekili, ortaklığın giderilmesi davasına konu edilen 348 parsel sayılı taşınmaz üzerinde vekil edenleri tarafından ev inşa edildiğini belirterek, muhdesatın müvekkillerine ait olduğunun tespitini talep etmiştir.
    Davalı ..., davayı kabul etmiştir.
    Davalı ... ve ...,davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, “...davacılar davaya konu taşınmaz üzerinde ilaveler yaptıklarını ve bu ilavelerin aidiyetinin tespitini talep ettikleri, davacıların taşınmaz üzerindeki yapının kullanılır hale getirilmesinin yeni muhtesat yapımı anlamına gelmeyeceği, alınan ve hüküm kurmaya elverişli ve bilimsel bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere davacıların mevcut taşınmaz üzerinde birtakım iyileştirmeler yaptıkları, bu iyileştirmelerin yeni muhtesat olmadığı, iyileştirmeler için yapılan masrafın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep edilebileceği..” gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, muhdesatın tespiti isteğine ilişkindir.
    22.12.1995 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı gibi Eşya Hukukunda muhdesattan, bir arazi üzerinde yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir.
    Duraksamadan belirtmek gerekir ki; mevcut bir muhdesata sonradan yapılan iyileştirici imalatlar yeni bir muhdesat meydana getirme sayılamayacağı gibi, bu amaçla yapılan giderler de mevcut muhdesata değer kazandıran faydalı ve zorunlu giderlerdendir. Aynı şekilde bütünleyici parça niteliğinde olmayıp her zaman için ana taşınmazdan sökülüp götürülebilen ve taşınmazdan ayrılması mümkün olan eşyalar da teferruat niteliğindedir. Bu nitelikteki eşyalar yönünden muhdesat aidiyeti davası açılamayacağı, iyileştirici nitelikteki giderlerden paya düşenden fazlasını ancak koşullarının varlığı halinde Borçlar Kanunu hükümlerine göre sebepsiz zenginleşme kurallarına göre açılacak eda nitelikli bir alacak davası ile istenebileceği kuşkusuzdur.
    Somut olayda; davacı vekili, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan (ve bilirkişi raporunda D harfi ile gösterilen) alt katı depo olarak kullanılan yapının üzerine vekil edenleri tarafından inşa edilen evin aidiyetinin tespitine karar verilmesini istemiş olmasına rağmen, mahkemece alt katı depo olan yapı üzerine yapılan ilave inşaatın (1. katın) iyileştirme gideri niteliğinde mi, yoksa müstakilen yapılan bağımsız bölüm olma ihtimali bulunan yeni bir muhdesat oluşturma niteliğinde mi olduğu hususları açıklığa kavuşturulmamış, eksik inceleme ile karar verilmiştir. Nitekim inşaat ve fen bilirkişi raporuna göre, dava konusu ilave yapının “..Alt katı yem deposu ve 3 adet zeytin havuzu olarak kullanılmakta, üst katı ise 3 oda, 1 mutfak, 1 banyo ve wc’den müteşekkil davcılar Sedanur ve ... tarafından iskan edilen mesken..” niteliğinde bulunduğu ifade edilmiştir.
    O halde, yukarıda bahsedilen ilkeler ve somut olay ışığında mahkemece yapılacak iş, dava konusu taşınmaz başında keşif yapılmak sureti ile; dava konusu ilave 1. katın bağımsız bölüm niteliğinde olup-olmadığının ya da tek katlı depoya eklenti (veya iyileştirme) niteliğinde olup-olmadığının tereddüte yol açmayacak şekilde belirlenmesi, bahsi geçen ilave 1.katın eklenti (veya iyileştirme) niteliğinde olduğunun tespiti halinde şimdiki gibi davanın reddine karar verilmesi, ilave katın müstakilen kullanıma müsait (ve iyileştirme niteliğinde olmayan) bağımsız bölüm niteliğinde olduğunun kabulü halinde ise, işin esasına girilerek, muhdesatın davacılar tarafından inşa edilip edilmediğinin tereddüte mahal bırakılmayacak şekilde tespiti suretiyle toplanmış veya toplanacak deliller çerçevesinde davanın esası hakkında bir karar vermek olmalıdır.
    SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, davacıların temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 21.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi