3. Hukuk Dairesi 2019/4760 E. , 2020/1421 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ERZURUM BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : VAN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen tazminat davasında, davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı ... A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde davalılardan ... A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar, müteveffa ...’ün 26.04.2011 tarihinde evlerinin önünde bulunan Telekom direğinin yere sabitli çelik gergi telinde bulunan elektrik akımına kapılarak öldüğünü, olayda davalıların kusurunun bulunduğunu belirterek ana ve baba olan davacılar için 50.000’er TL, davacı kardeşler için 15.000’er TL manevi tazminatın ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacı ana ve baba için 1.000’er TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 1.000 TL cenaze gideri tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı ..., ..."ın ayrı bir tüzel kişiliği olduğunu, olayın meydana geldiği tarihte de elektrik hizmetlerinin ... tarafından yürütüldüğünü, bu nedenle davanın kendileri bakımından husumetten reddini istemiştir.
Davalı ... A.Ş. ise, maydana gelen olayda kusuru olmadığını, telefon şebekesine ait kablo ve direklerde elektrik akımının olmadığını, ayrıca kablo ve direklerin yalıtımlı şekilde üretildiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
İlk derece mahkemesince, davalı ..." a yönelik davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ...Ş. yönünden davanın kısmen kabulü ile; davacı ... yönünden 30.235 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay (26.04.2011) tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı ...Ş. den alınarak bu davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin hakkının saklı olduğuna, 20.000 TL manevi tazminatın olay (26.04.2011) tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı ...Ş. den alınarak bu davacıya verilmesine; davacı ... yönünden 35.855 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay (26.4.2011) tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı ...Ş. den alınarak bu davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin hakkının saklı olduğuna, 20.000 TL manevi tazminatın olay (26.04.2011) tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı ...Ş. den alınarak bu davacıya verilmesine; davacı ... yönünden 5.000 TL manevi tazminatın olay (26.04.2011) tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı ...Ş. den alınarak bu davacıya verilmesine; davacı ... yönünden 5.000 TL manevi tazminatın olay (26.04.2011) tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı ...Ş. den alınarak bu davacıya verilmesine, davacılar ... ve ...’ın cenaze giderlerine ilişkin istemlerinin kısmen kabulü ile 330 TL cenaze giderinin olay (26.4.2011) tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı ...Ş. den alınarak bu davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı ... A.Ş.tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince, hükme esas alınan raporun dosya kapsamına, ceza soruşturulmasındaki bilgi ve belgelere, olayın oluşumuna uygun, denetime elverişli olduğu gerekçesiyle davalı ... A.Ş."nin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı ... A.Ş. tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı ... A.Ş."nin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Davalı ... A.Ş."nin manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarına gelince,
Uyuşmazlık, davacıların desteğinin ölümünden kaynaklanan, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava tarihinde yürürlükte olan 6098 sayılı TBK"nın 56.maddesine göre; hakim ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir. Manevi tazminata hükmedilebilmesi için, hukuka aykırı bir eylem, manevi zarar, zarar ile eylem arasında uygun illiyet bağı bulunmalıdır.
Bununla birlikte haksız fiil nedeniyle manevi tazminata hak kazanabilmek için haksız fiil tarihinde hak ehliyetinin bulunması gerekli olup TMK 28.madesine göre ise çocuk hak ehliyetini sağ doğmak koşuluyla ana rahmine düştüğü andan başlayarak elde edecektir. Taraf ehliyeti, medeni hukuktaki medeni haklardan yararlanma (hak) ehliyetinin usul hukukunda büründüğü şekildir. Medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip her gerçek kişinin yaşadığı sürece taraf ehliyeti vardır. Kişilik sağ olarak doğumla başlar ve ölümle son bulur. Bunun tek istisnası cenin için söz konusu olup Hukukumuzda, ceninin medeni haklardan yararlanma (hak ehliyeti) ehliyetinin, geciktirici koşula bağlı bir ehliyet olduğu kabul edilmektedir. Kural olarak medeni haklardan yararlanma ehliyeti, ceninin kişilik kazandığı anda (tam olarak sağ doğum) gerçekleşir. Ancak geriye etkili olarak ana rahmine düştüğü günden itibaren hüküm doğurur. Haksız fiil tarihindeki cenin sağ olarak doğmak koşuluyla haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat isteyebilir. Bunun sonucunda haksız fiil tarihinde ceninin ana rahmine düşmüş olması halinde ancak bu haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminata hak kazanacaktır.
Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında, 26.04.2011 tarihinde meydana gelen ölüm olayından (haksız fiilden) sonra 10.12.2012 tarihinde, dünyaya gelen davacı ..."ün tıp biliminin bilinen kurallarına göre haksız fiil doğum tarihinin 1 yıl 7 ay 20 gün öncesinde gerçekleşmiş olmakla bu tarihte ... henüz ana rahmine düşmüş olmadığından haksız fiil nedeniyle manevi tazminat talep etme şartlarını taşımadığı ortadadır. Bu nedenle davacı ... yönünden manevi tazminat talebinin tümden reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK"nın 373/1 maddesi uyarınca, iş bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı ... A.Ş."nin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nın 373/1 maddesi uyarınca temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, aynı Kanunun 371. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının davalı ... A.Ş. yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 19.02.2020 gününde oy birliği ile karar verildi.