20. Hukuk Dairesi 2013/2315 E. , 2013/6833 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi dahili davalı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında çekişmeli ... Köyü 101 ada 80, 93 ve 111, 102 ada 28 ve 49, 108 ada 7, 115 ada 1 ve 4, 124 ada 1, 125 ada 6, 127 ada 1 ve 4, 128 ada 1 ve 137 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Köy Tüzel Kişiliği adına tespit edilmiş; Hazine taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır.
Mahkemece, davacı taraf dava konusu 101 ada 111, 115 ada 1, 125 ada 6, 128 ada 1 ve 137 ada 1 numaralı taşınmazlar ile ilgili delil bildirmediğinden bu parsellere ilişkin davanın açılmamış sayılmasına, bu taşınmazların tespit gibi tescillerine, davanın 108 ada 7, 102 ada 49, 101 ada 93, 115 ada 4 numaralı parseller yönünden kabulü ile tespitlerinin iptaline, davacı Hazine adına tespit ve tesciline, dava konusu 102 ada 28, 124 ada 1, 127 ada 1 ve 127 ada 4 numaralı parsellere ilişkin davanın reddi ile tespit gibi tescillerine karar verilmiş; Hazine tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 16. Hukuk Dairesi tarafından 124 ada 1, 127 ada 1 ve 127 ada 4 parsellerle ilgili hüküm onanmış, 101 ada 80 ve 102 ada 28 parsellerle ilgili hüküm bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "101 ada 80 sayılı parselle ilgili olarak olumlu olumsuz bir hüküm kurulmamış olmasının doğru olmadığı belirtildikten sonra 102 ada 28 parsel sayılı taşınmazın orman parseline bitişik olması nedeniyle bu parsel hakkında yöntemince orman araştırması yapılması ve sonucuna göre bir hüküm kurulması" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davacı taraf, dava konusu 101 ada 111, 115 ada 1, 125 ada 6, 128 ada 1 ve 137 ada 1 numaralı taşınmazlar ile ilgili delil bildirmediğinden bu parsellere ilişkin davanın açılmamış sayılmasına, bu taşınmazların tespit gibi tescillerine,
Davanın 108 ada 7, 102 ada 49, 102 ada 28, 101 ada 93, 115 ada 4 numaralı parseller yönünden kabulü ile tespitlerinin iptaline, davacı Hazine adına tespit ve tesciline,
Dava konusu 124 ada 1, 127 ada 1 ve 127 ada 4 numaralı parsellere ilişkin davanın reddi ile tespit gibi tescillerine karar verilmiş, Hazine ve Orman Yönetimi ile Köy Tüzel Kişiliği tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece, 102 ada 28 sayılı parsel yönünden hükmün onanmasına, diğer yönlerden ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2012/1900-7871 sayılı bozma kararında özetle; [101 ada 80 parselle ilgili temyiz itirazlarına gelince; mahkemece bozma kararına uyulmuşsa da gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Hükmüne uyulan 16. Hukuk Dairesi kararında davaya konu edilen 101 ada 80 sayılı parsel hakkında olumlu olumsuz bir hüküm kurulmamış olmasının doğru olmadığı belirtilmesine rağmen, temyize konu kararda da bu husus yerine getirilmemiştir. Ayrıca, “101 ada 111, 115 ada 1, 125 ada 6, 128 ada 1, 137 ada 1, 124 ada 1, 127 ada 1 ve 127 ada 4 sayılı parseller hakkında evvelce verilen karar kesinleşmiş olduğundan bu hususta yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına" şeklinde hüküm kurulması] gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulü ile dava konusu 101 ada 80 sayılı parselin tespitinin iptali ile tarla niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm dahili davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Yörede 1947 yılında yapılarak kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1995 yılında 1947 yılı orman kadastrosunun aplikasyonu ve 2/B madde uygulamaları yapılmış, sonuçları 27/11/1995 tarihinde ilân edilerek kesinleşmiştir.
Taraflar arasındaki dava, davalı Köy Tüzel Kişiliği adına tarla niteliği ile tespit edilen taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile Hazine adına tescil istemine ilişkin bulunduğundan, bu tür davalarda Orman Yönetimine husumet düşmeyeceği gibi, mahkemece kendiliğinden Orman Yönetiminin davaya dahil edilmesi de Yönetime taraf sıfatını kazandırmayacağı ve harcının yatırılması suretiyle usûle uygun davaya müdahale istemi de bulunmadığına ve hüküm de sadece taraflarca temyiz edilebileceğine göre Orman Yönetiminin temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine 17.06.2013 günü oy birliği ile karar verildi.