Esas No: 2013/1084
Karar No: 2013/6927
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/1084 Esas 2013/6927 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan 29.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi ... mirasçıları ... ve arkadaşları tarafından istenilmekle, tayin olunan 14.06.2011 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden ... mirasçıları vekili Avkukat ..., ... vekili Avukat ..., Hazine vekili Avukat ..., Orman Yönetimi vekili Avukat ... geldi, diğer taraftan ... vekili Avukat ... geldi başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
K A R A R
Orman Yönetimi, davalı sıfatıyla ... ve arkadaşları aleyhine 29.09.1959 tarihinde açtığı dava ile, Nisan 1310 tarih 5 numaralı 5000 dönümlük tapu kaydının geldisinin, Nisan 1310 tarih 4 numaralı 500 dönümlük kayıt olduğu, miktar artırımının kanunî dayanağı bulunmadığı, 500 dekarlık bu tapu kaydına dayanarak tarım alanlarını kullanabilecekleri, orman alanlarında hakları bulunmadığı iddiasıyla davalıların 1100 hektarlık orman alanına ilişkin tapu kayıtlarının iptalini ve bu yere elatmalarının önlenmesini istemiş, Hazine ise, taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır. Dava sırasında çekişmeli yerlerde kadastro tesbiti yapıldığı gerekçesiyle dava dosyası Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Bu arada, çekişmeli yerler için tapu kaydı ya da zilyetlikle gerçek kişiler adına yapılan kadastro tesbitine bir kısım gerçek kişiler itiraz etmiş, tüm dava dosyaları birleştirilmiştir. Gerçek kişilerin davalarının feragat nedeniyle reddine, Orman Yönetimi ve Hazinenin davasının kısmen kabulüne ilişkin yerel mahkemesinin 25.12.1990 gün ve 1963/340 - 285 sayılı kararı, Hazine, Orman Yönetimi ve davalılar Mehmet Eren mirasçıları tarafından temyiz edilmiş,
Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 16.10.1991 gün ve 191/11405 - 13069 sayılı kararıyla; [..."un davada taraf olmayıp yöntemince davaya katılmadığı, taraf sıfatı bulunmadığı, bu nedenle kararı temyizde hukuki yararı bulunmadığından temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş, Hazine, Orman Yönetimi ile Mehmet Eren mirasçılarının temyiz itirazları kabul edilerek, yerel mahkeme kararı “araştırma ve incelemenin hüküm vermeye yeterli olmadığı, tesbitin dayanağı tapu kaydının çekişmeli parseller dışında hani parsellere revizyon gördüğünün kadastro müdürlüğünden sorulmadığı ve saptanmadığı, kaydın revizyon gördüğü parsellerin tesbit tutanakları ve dayanağı olan tapu ve vergi kayıtları getirtilip yapılan incelemede gözetilmediği, taşınmazların tesbitine vergi kayıtları revizyon olarak gösterildiği,
vergi kayıtlarının, ...Özel İdare Müdürlüğünden getirtilerek uygulanmışsa da, uygulamada soyut yerel bilirkişi sözleri ile yetinildiği, tapu kaydında sözü edilen sınırların nokta sınırlar olduğu, bu nokta sınırların arz üzerinde nerede olduğu, askeri amaçlı memleket haritasının uygulanması ile çözümlenmediği, tapu kaydında sınır olarak gösterilen ... Top, .... Tepe gibi sınrılar genişletilmeye everişli sınırlar olup, hal böyle olunca tapu kayıtlarının kapsamının değişmez sınırlar araz üzerinde bulunup işaretlenerek, bu sınırlara arasında bağlantı kurularak oluşturulacak sınırlara göre belirleneceği, mahkemece, böyle bir uygulama yapılmadığı, tapu kaydının kapsamı gereği gibi belirlenmediği, taşınmazların orman olup olmadığını belirlemek yönünden yapılan araştırmanın da yetersiz olduğu, değişmez sınırların ve mahkeme gözleminin keşif tutanağına geçirilmediği, uzman bilirkişi raporunda taşınmazların bir bölümünün orman sayılan yerlerden olduğu açıklanırken, diğer bölümünün orman olmadığını açıklayan raporun yetersiz olduğu, o halde; öncelikle çekişmeli parsellere uygulanan tapu kayıtlarının başka parsellere uygulanıp uygulanmadığının araştırılması, bu hususun kadastro müdürlüğünden sorulması, kaydın kapsamında kalan dava dışı parsellerin tutanak örneklerinin getirtilmesi, davalı olanların davalarının birleştirilmesi, sonra revizyon parsellerini dıştan çevreleyen parsellerin tesbit tutanakları ve var ise dayanağı olan tapu ve vergi kayıtlarının getirtilmesi, bu belgelerden tapu uygulamasında yararlanılması, tapu ve vergi kayıtları yerel bilirkişiler tarafından uygulanarak, orman bilirkişilerden oluşan üç kişilik bilirkişi aracılığıyla taşınmazların orman olup olmadığının araştırılması, bilirkişi kurulundan açıklamalı rapor alınması, tapu kaydının sınırların genişletilmeye everişli bulunduğundan tapu ve vergi kaydını iç içe girmesi halinde yüzölçümü fazla olana değer verileceğinin düşünülmesi, kayıt kapsamı dışındaki bölümün orman sayılan erlerden olduğunun belirlenmesi halinde bu alanlar için vergi kaydının değer taşımayacağının dikkate alınması, vergi kaydı ve tapu kaydı kapsamı dışındaki bölümler için zilyetler yararına zilyetlikle edinme koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması] gereğine değinilmiştir, mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, bu kez, Orman Yönetimi ve Hazinenin davasının kısmen kabulüne, diğer davaların reddine, tesbitteki gibi, çekişmeli Kuşadası İlçesi, Belevi Köyü 944 sayılı parselin zeytinlik niteliğiyle ....,
963 sayılı parselin zeytinlik niteliğiyle ...,
964 sayılı parselin tarla niteliğiyle ...,
967 sayılı parselin tarla niteliğiyle ....,
968 sayılı parselin tarla ve zeytinlik niteliğiyle ...,
969 sayılı parselin tarla niteliğiyle ...,
970 sayılı parselin tarla niteliğiyle ...,
971 sayılı parselin tarla niteliğiyle ...,
975 sayılı Parselin zeytinlik niteliğiyle ...,
977 sayılı parselin zeytinlik niteliğiyle ...,
982 sayılı parselin tarla niteliğiyle ...,
983 sayılı parselin tarla niteliğiyle ...,
996 sayılı parselin tarla niteliğiyle ...,
997 sayılı parselin tarla niteliğiyle ...,
998 sayılı parselin ½ şer paylı olarak ... ile ...,
999 sayılı parselin tarla niteliğiyle önce tarla iken sonradan incir bahçesi olarak ½ şer pay ile ... ve ...,
1000 sayılı parselin tarla niteliğiyle ...,
1001 sayılı parselin tarla niteliğiyle ...,
1002 sayılı parselin önceden avlulu kargir ev sonradan yıkıntı bina ve tarla niteliğiyle ...,
1003 sayılı parselin avlulu kargir ev sonradan yıkıntı bina ve tarla niteliğiyle 1/2" şer pay ile Veli Koyuncu ve ...,
1004 sayılı parselin önceden tarla sonra ziytinlik niteliğiyle ...,
1005 sayılı parselin tarla niteliğiyle ...,
1006 Sayılı parselin tarla niteliğiyle ...,
1007 sayılı parselin tarla (sonradan zeytinlik) niteliğiyle ...,
1008 sayılı parselin tarla (kısmen zeytinlik vasfıyla ...,
1009 sayılı parselin tarla, sonradan kısmen incir bahçesi) niteliğiyle ...,
1010 sayılı parselin tarla (sonradan incir ve zeytin bahçesi niteliğiyle 1/2"şer pay ile ... ve ...,
1011 sayılı parsel sonradan incirli tarla niteliğiyle ...,
1012 sayılı parsel tarla niteliğiyle (sonradan incir ve zeytinlik ) vasfıyla ...,
1013 parselin tarla (sonradan zeytinlik) niteliğiyle ...,
1014 sayılı parselin tarla niteliğiyle ...,
1015 sayılı parselin tarla (sonradan incir bahçesi) niteliğiyle ....,
1016 sayılı parselin tarla(sonradan zeytinlik) niteliğiyle ...,
1017 sayılı parselin tarla (sonradan zeytinlik) ...,
1018 sayılı parselin tarla ( sonradan incir ve zeytinlik) niteliğiyle 1/2"şer ... ve ....,
1019 sayılı parselin tarla (sonradan zeytinlik ve incirlik) niteliğiyle ...,
1020 sayılı parselin tarla niteliğiyle (sonradan zeytinlik ve incirlik) vasfıyla 1/2"şer pay ile .... adına tapuya tesciline,
tesbitleri iptal edilerek, 979 sayılı parselin üzerindeki zeytin ağaçlarının .... ait olduğu beyanlara yazılarak tarla niteliğiyle Hazine,
991 sayılı parselin üzerindeki zeytin ağaçlarının Ahmet oğlu ...’ya ait olduğu beyanlara yazılarak tarla niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline,
945 sayılı parselin 03.03.2004 günlü bilirkişi raporu ve 13.09.2004 tarihli müşterek bilirkişi rapor ve krokisinde (B1) işaretli 14.200 m2 bölümünün zeytinlik niteliğiyle ....,
Aynı krokide (B2) ile işaretlenen 7005 m2 yerin zeytinlik niteliğiyle Hazine adına tapuya kaytı ve tesciline, üzerindeki muhdesatın (zeytinlerin)....’e ait olduğunun beyanlara yazılmasına,
945 sayılı parselin aynı krokilerde (A) ile gösterilen yeşil taralı 29.495 m2 bölümünün orman niteliğiyle Hazine,
965 sayılı parselin 03.03.2004 günlü bilirkişi raporu ve 13.09.2004 tarihli müşterek bilirkişi rapor ve krokisinde (B) işaretli 22.330 m2 bölümünün zeytinlik niteliğiyle ....,
965 sayılı parselin aynı krokilerde (A) ile gösterilen yeşil taralı 3.470 m2 bölümünün orman niteliğiyle Hazine,
973 sayılı parselin 03.03.2004 günlü bilirkişi raporu ve 13.09.2004 tarihli müşterek bilirkişi rapor ve krokisinde (B) işaretli 91.850 m2 bölümünün zeytinlik niteliğiyle ...,
973 sayılı parselin aynı krokilerde (A) ile gösterilen yeşil taralı 87.800 m2 bölümünün ...adına yapılan tesbitinin iptali ile bu bölümün orman niteliğiyle Hazine,
974 sayılı parselin 03.03.2004 günlü bilirkişi raporu ve 13.09.2004 tarihli müşterek bilirkişi rapor ve krokisinde (B) işaretli 97.600 m2 bölümünün zeytinlik niteliğiyle ...,
974 sayılı parselin aynı krokilerde (A) ile gösterilen yeşil taralı 87.800 m2 bölümünün orman niteliğiyle Hazine,
978 sayılı parselin 03.03.2004 günlü bilirkişi raporu ve 13.09.2004 tarihli müşterek bilirkişi rapor ve krokisinde (B) ile işaretli 15.150 m2 bölümünün zeytinlik niteliğiyle ...,
978 sayılı parselin aynı krokilerde (A) ile gösterilen yeşil taralı 8.250 m2 bölümünün orman niteliğiyle Hazine,
980 sayılı parselin 03.03.2004 günlü bilirkişi raporu ve 13.09.2004 tarihli müşterek bilirkişi rapor ve krokisinde (B) ile işaretli 4.260 m2 bölümünün zeytinlik niteliğiyle ...,
980 sayılı parselin aynı krokilerde (A) ile gösterilen yeşil taralı 1.780 m2 bölümünün zeytinlik olarak ... adına yapılan tesbitinin iptale edilerek orman niteliğiyle Hazine,
981 sayılı parselin 03.03.2004 günlü bilirkişi raporu ve 13.09.2004 tarihli müşterek bilirkişi rapor ve krokisinde (B) ile işaretli 53.620 m2 bölümünün zeytinlik niteliğiyle ...,
981 sayılı parselin aynı krokilerde (A) ile gösterilen yeşil taralı 12180 m2 bölümünün zeytinlik olarak ... adına yapılan tesbitinin iptal edilerek orman niteliğiyle Hazine,
984 sayılı parselin 03.03.2004 günlü bilirkişi raporu ve 13.09.2004 tarihli müşterek bilirkişi rapor ve krokisinde (B) ile işaretli 77.400 m2 bölümünün tesbit gibi zeytinlik niteliğiyle ...,
984 sayılı parselin aynı krokilerde (A) ile gösterilen yeşil taralı 55.000 m2 bölümünün ... adına yapılan tesbitinin iptal edilerek orman niteliğiyle Hazine,
985 sayılı parselin 03.03.2004 günlü bilirkişi raporu ve 13.09.2004 tarihli müşterek bilirkişi rapor ve krokisinde (B) ile işaretli 11.650 m2 bölümünün tesbit gibi zeytinlik niteliğiyle paylı olarak ..., ... ile ...,
985 sayılı parselin aynı krokilerde (A) ile gösterilen yeşil taralı 18.550 m2 bölümünün tesbitinin iptal edilerek orman niteliğiyle Hazine,
989 sayılı parselin 03.03.2004 günlü bilirkişi raporu ve 13.09.2004 tarihli müşterek bilirkişi rapor ve krokisinde (B) ile işaretli 22.600 m2 bölümünün tesbit gibi zeytinlik niteliğiyle paylı olarak ..., ... ile ...,
989 sayılı parselin aynı krokilerde (A) ile gösterilen yeşil taralı 58.000 m2 bölümünün tesbitinin iptal edilerek orman niteliğiyle Hazine,
992 sayılı parselin 03.03.2004 günlü bilirkişi raporu ve 13.09.2004 tarihli müşterek bilirkişi rapor ve krokisinde (B) işaretli 53.880 m2 bölümünün tesbit gibi zeytinlik niteliğiyle ...,
992 sayılı parselin aynı krokilerde (A) ile gösterilen yeşil taralı 107.520 m2 bölümünün tesbitinin iptal edilerek orman niteliğiyle Hazine,
946, 947, 948, 949, 950, 976, 987, 988, 990, 993, 1021 ve 1047 sayılı parsellerin tesbitlerinin iptaline ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş;
hüküm, Orman Yönetimi, Hazine, davacılar ... mirasçıları ... ve ..., katılan davalı ..., davalı ... Mirasçısı ..., ... mirasçıları ... ve ..., ..., Mehmet Eren mirasçıları ... ve ..., davalılar ....ve ..., davalılar ...., ..., ..., ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılamamış, 2001 yılında yapılan orman kadastrosu henüz ilân edilmemiştir.
1) Davacı ... ...."un davada taraf olmadığı için temyiz dilekçesinin reddi gerektiğine değinen Yargıtay 7. Hukuk Dairesi kararı kesinleşmişse de, bu kararın kesinleşmesinden sonra verilen 17.08.1994 tarihli birleştirme kararı ile bu dosya ile birleştirilen dava dosyası incelendiğinde, ... tarafından 20.06.1984 tarihinde davalı sıfatıyla davalılar ... mirasçıları ..., ..., ..., ... ile davalılar ..., ..., ... ve Dr. ... aleyhine ... Köyünde bulunan 948, 973, 975, 977 ve
988 sayılı parsellerin tamamı, 950 sayılı parselin (B) ile gösterilen 14550 m2, 964 sayılı parselin 8750 m2, 965 sayılı parselin 15250 m2 bölümlerinin Nisan 1310 tarih 4 ve 5, Nisan 1928 tarih 57, Kasım 1950 tarih 51, Aralık 1929 tarih 98 sıra numaralı tapu kaydı ile kendilerininde miras payları olduğu halde davalılar adına tesbit edildiği, tesbitlerinin iptali ve adlarına miras payları oranında tescili istemiyle Asliye Hukuk Mahkemesine açtıkları davanın, Asliye Hukuk Mahkemesinin 12.9.1984 gün ve 1984/127 - 190 sayılı kararıyla, dava konusu yerlerin kadastro tesbitinin derdest davalar nedeniyle kesinleşmediği gerekçesiyle verilen görevsizlik kararı ile Kadastro Mahkemesine aktarıldığı, davanın Kadastro Mahkemesinin 17.08.1994 gün ve 1994/7-94 sayılı kararıyla, kadastro mahkemesinin 1992/43 Esasına kayıtlı işbu dava dosyası ile birleştirildiği, Kadastro Mahkemesinin 1992/43 esasına kayıtlı dava nedeniyle .... Köyünde bulunan 948, 973, 975, 977, 988, 950, 964 ve 965 sayılı parsellerin kadastor tesbitinin kesinleşmediği, 3402 sayılı Kanunun 26/D maddesi gereğince, bu davada da kadastro mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, ..."un iddiası ve bunun karşılığında davalıların savunması sorulup, tarafların delilleri toplanarak, ..."un katılma suretiyle davası hakkında olumlu ya da olumsuz bir bir karar verilmesi gerekirken, her hangi bir araştırma yapılmaması ve karar verilmesi verilmemesi usûl ve kanuna aykırıdır.
2) Orman Yönetimi, Hazine, davalı .... mirasçısı ..., ... mirasçıları ... ve ..., ..., .... mirasçıları ... ve ..., davalılar .... ve ..., davalılar ...., ..., ..., ..."nın temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece bozmaya uyularak yapılan araştırma, inceleme ve eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve dayanılan tapu kayıtlarının uygulanmasına dayalı araştırma inceleme ve keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarıyla, çekişmeli parsellerin bir bölümünün tamamen bir bölümünün de kısmen eski tarihli harita ve hava fotoğraflarında orman olarak nitelendirildiği, bu taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu, diğer bir kısım taşınmazların bu belgelerde orman olarak nitelendirilmediği, bu taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu, Orman Yönetiminin iddia ettiği gibi Nisan 1310 tarih 4 sıra numaralı 500 dönümlü tala tapusu ile aynı tarih 5 sıra numaralı 5000 dönümlük cebel tapu kaydının ayrı köklerden aynı şekilde tedavül gören tapu kayıtları olduğu, üç sınırının ortak olduğu, kadastro tesbitinde Nisan 1310 tarih 5 sıra numaralı 5000 dönümlük cebel tapusunun Belevi Köyü 947, 948, 949, 950, 963, 964, 965, 967, 968, 973, 974, 975, 976, 977, 978, 979, 980, 981, 982, 983, 984, 985, 987, 988, 990, 991, 992, 993, 1021 ve 1047 sıra numaralı toplam 1400875 m2 yüzölçümündeki parsellere uygulandığı, yapılan uygulamada 5000 dönümlük cebel tapusunun 944, 945, 946, 947, 948, 949, 950, 951, 973, 974, 979, 985, 989, 949, 984, 987, 988, 990, 991, 1021, 1047, 996, 997, 998, 999, 1000, 1001, 1002, 1003, 1005, 1006, 1007, 1008, 1009, 1010, 1011, 1012, 1013, 1014, 1015, 1016, 1017, 1018, 1019, 1020, 1380, 1543, 1565 ve 1624 sayılı parselleri kapsadığı, bu parsellerin toplam miktarının 1524 dönüm olduğu, bu taşınmazların etrafında ise 3476 dönüm orman sayılan alan bulunduğunu, Nisan 1310 tarih 4 nolu 500 dönümlük tarla tapusunun kadastroda 969, 970, 971 sayılı parsellere uygulandığı, çekişmeli parsellerden 887, 888, 889, 890, 891, 892, 902, 903, 904, 952, 953, 954, 955, 956 ve 957 sayılı parseller olmak üzere toplam parselleri kapsadığı bu parsellerin toplam alanını 509 dönüm geldiğini, ayrıca; dava dışı 958, 959, 960, 961, 962 ve 966 parselleri dahil edersek 662.802 m2 yeri kapsadığı, çekişmeli parsellerden aynı Köy 996, 997, 998, 999, 1000, 1001, 1002, 1003, 1004, 1006, 1007, 1008, 1009, 1011, 1012, 1013, 1014, 1015, 1016, 1017 ve 1019 sayılı parsellerin kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle gerçek kişiler adına tesbit edildiği, 944, 945 ve 946 sayılı parsellerin Temmuz 1952 tarih 84; 1010 sayılı parselin Nisan 1954 tarih 73; 1018 sayılı parselin Nisan 1954 tarih 72; 1020 sayılı parsele Nisan 1954 tarih 71 sıra numaralı tapu kaydının uygulandığı, çekişmeli aynı Köy 937, 943, 894, 895, 896, 898, 899, 900, 905, 907, 908, 917 ve 901 sayılı parsellerin dayanılan tapu kaydı kapsamı dışında kaldığının belirlendiği, orman sayılan parsellere uyduğu saptanan tapu kayıtlarına 4785 sayılı Kanun karşısında değer
verilmemiş, bunun dışında 500 dönümlük tarla tapu kaydına ilaveten, 3402 sayılı Kanunun 14. maddesindeki kısıtlama gözetilerek 100 dönüm yerinde zilyetlikle tapu kaydı malikleri adına tesciline karar verilmiştir.
Ne var ki; dayanılan... Köyü ... Çiftliği Nisan 1310 Yoklama tarih 3 sıra numaralı, sınrıları K: ... Caddesi ile.... denilen ... Efendi tarlası, B: Taşlı ve Parandede, G: Top Zeytin ve Sinan Deresi, D: Mezarlık Tepesiyle .... Tariki ile çevrili 500 dönüm tarla (cöbe çiftliğininin nısıf payı) nitelikli tapu kaydı Memurunun tevehhüz cihet tasarrufiyesine istinaden 10 sene bila niza tasarruf ve ziraat eylediği usûlen sabit olmakla, Hakkı Karar Mesele-i Kanuniyesine tevfikan , ....efendi adına kayıt edilmiş, Nisan 1310 Yoklama tarih 4 Sıra Numaralı 5000 dönüm cebel nitelikli tapu kaydı, sınırları, ....arazisinden vaki ....Çiftliği hududu ile .... Mevkii, G: .... Karyesi ... ve Darı Tepesi, D: ... Çiftliği ve .... Karyesi hududu, ... ve Top Zeytin ve ...Tepeye müntehi .... ve.... tarlalarıyla çevrili taşınmaz aynı şekilde aynı kişi adına kayıt edilmiş, iki ayrı kayıt olduğu, Nisan 1310 yoklama tarih 3 numaralı tapu kaydının Nisan 1301 Daimi Tarih 4 numaralı sicilde ciheti kefaletten dolayı mahkemece satılıp Sirreti Raptolunun teskere mucibince .... Efendinin bir rıza katiyen ferağından .... Hacı ... efendi adına kayıt edilmiş, Nisan 1310 yoklama tarih 4 sıra numaralı tapu kaydı da aynı şekilde Nisan 1310 daimi tarih 5 sıra numaralı sicilde aynı şekilde tedavül görmüş, .bu tapu kayıtlarından gelen pay tapuları da 1950 yılına kadar, bir başka deyişle arazi kadastrosuna kadar tedavül görmüştür. Tapu kayıtları mevki ve nokta sınırları itibariyle değişebilir nitelikte sınırlar içerip kapsamının yüzölçümüne değer verilerek saptanacağı kabul edilerek, 500 dönümlük tarla tapusuna ilaveten, 100 dönüm tarla ise yine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tapu malikleri adına tesciline karar verilmiş, tapu kaydının yüzölçümü ile geçerli kapsamı sınırları göre değil miktara göre belirlenmiş, sözü edilen 500 dönümlük tarla tapusu kaydı ile 5000 dönümlük cebel tapusundaki üç sınırın aynı olması nedeniyle, 5000 dönümlük cebel tapu kaydının kapsamı, 500 dönümlük tarla tapusu kapsamı ile 100 dönümlük zilyetlikle edinilecek yerleri çevreleyecek biçimde saptanmış, başka deyişle, değişebilir nitelikte sınır içeren tapu kayıtlarının kapsamının 3402 sayılı Kanunun 20/C maddesine göre yüzölçümüne değer verilerek saptanacağı, kaydın miktarı ile geçerli kapsamının, tapu kaydının sabit sınırlarından başlanarak uygulanmak suretiyle belirleneceği gözetilmemiş, kayıt miktar fazlasının nereden kazanıldığı, sınırda orman sayılan yerlerden olduğu belirlenen ve orman olarak tesciline karar verilen bölümler bulunduğuna göre, kayıt miktar fazlasının sınırdaki ormandan açılıp açılmadığı üzerinde durulmamış, eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarında orman olarak nitelendirilmediği halde, orman içi açıklığı olduğu kabul edilen parsellerin tapu kaydı kapsamında kalmasına göre bu niteliğinin değişip değişmeyeceği irdelenmemiştir.
Diğer taraftan, çekişmeli parsellerin bir bölümünün tamamen, bir bölümünün ise kısmen orman sayılan yer olduğu belirlenerek orman niteliğiyle tesciline ilişkin, Kadastro Mahkemenin 25.12.1990 gün ve 1963/340/285 sayılı kararının Orman Yönetimi, Hazine ve ....mirasçılarının temyizi üzerine bozulduğu, bir kısım tesbit maliki davalılar tarafından temyiz edilmemekle kesinleştiği, bu şekilde ilk karar ile gerçek kişiler adına tescil edilen taşınmaz miktarı 715.381,00 m2 olduğu halde, bozmaya uyularak yapılan araştırma sonunda, orman niteliğiyle Hazine adına tescile ilişkin kararlar ile Orman Yönetimi ve Hazine yararına oluşan usûlü kazanılmış hakka uyulmadan, 919.165,00 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tesbit maliki davalılar adına tesciline karar verilmesi doğru değildir.
Orman sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırılmanın ilk olarak yapıldığı yerlerde, bir yerin orman niteliğinin ve hukuki durumunun 3116, 4785, 5658 ve 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 3116 sayılı Kanun ile sadece hangi nitelikteki taşınmazların Devlet Ormanı sayılacağını göstermiş ve Devlet Ormanlarının kadastrosunun
yapılmasını öngörmüştür. 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirilmiş, devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 sayılı Kanun ile iadeye tabi tutulmuş ve iadenin koşulları aynı kanunda gösterilmiştir.
Devletleştirilen ve iadeye tabi olmayan ormanlara ait tapu kayıtları hukuki değerlerini yitirirler. 6831 sayılı Kanunun 3373 sayılı Kanun ile değişik 1/F maddesi, öncesi orman olmayan taşınmazlar bakımından söz konusu olabilir. Orman Yönetiminin ve Hazinenin katılımı olmaksızın tescil hükmü ya da başka bir şekilde oluşan tapu kayıtları bu Yönetimleri bağlamaz.
O halde; mahkemece, öncelikle çekişmeli parselin tesbitine esas alınan tapu kaydının ilk tesisinden itibaren cins ve miktar değişikliklerini evrakı müsbitesi ile birlikte içeren tüm tedavülleri ve revizyonları getirtilmeli, kök tapu itibarile tapu kaydının revizyon gördüğü tüm parsellerin tesbit tutanakları ile tesbitleri kesinleşmişse bu yolla oluşan tapu kayıtları, itirazlı olan ya da hükmen kesinleşenlerle ilgili dava dosyaları getirtilmeli, 500 dönümlük tarla tapusu ve 5000 dönümlük cebel tapusunun uygulandığı, kadastro sırasında veya hükmen revizyon gördüğü parseller tesbit edilmeli, gerekirse, tapu müdürlüğü kayıtları üzerinde inceleme yaptırılarak, bu konuda bilirkişi raporu alınmalı,
Tapu kayıtlarının tüm revizyonlarını bir arada gösteren tapulama paftası getirtilmeli ya da dosyada yok ise düzenlettirilmeli, bu haritadan yararlanılarak, revizyonları dıştan çevreleyen parsellerin tesbit tutanakları ve dayanağı olan tapu ve vergi kayıtları,
Çekişmeli parselin bulunduğu yere ilişkin en eskisinden en yenisine bulunabilen tüm memleket haritaları ve hava fotoğrafları,
Dayanılan tapu kayıtları ile uygulanması muhtemel vergi kayıtlarındaki sınırları ve memleket haritasındaki mevkileri ve sabit noktaları ve sınırları bilecek ve bu davalar ile ilgisi olmayan, yeterince yaşlı ve yansız yerel bilirkişiler tesbit edilmeli, gerektiğinde tapu kayıtlarının bilinmeyen sınırlarında yardımcı olacak ve zilyetlik konusunda bilgi verecek tanık isimleri taraflardan istenmeli, önceki keşiflere katılmamış üç orman bilirkişi ve üç ziraat uzmanı bilirkişi ile bir harita mühendisi ve bir fen elemanı bilirkişinin ismi yöntemince belirlenmeli, bu bilirkişilere tarafların itirazları olursa değerlendirilerek, gerektiğinde onların yerine başkaları seçilmeli,
Daha sonra mahkemece, getirtilen memleket haritaları, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planları, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi, bir harita mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli parseller ile birlikte çevre çevre araziye de uygulanmak suretiyle çekişmeli parsellerin öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; parselin bir birinden farklılık arz eden bölümleri ayrı yarı ele alınarak, bu bölümlerin toprak yapısı, bitki örtüsü, üzerindeki ağaçların cinsi, yaşı ve sayısı, kapalılık oranı, hakim ağaç türü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, çekişmeli parsellerin dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, hangi fotoğrafın taşınmazın hangi bölümüne ya da sınırına ait olduğu üzerine yazılıp onaylanarak dosyaya eklenmeli, dava sırasında orman kadastrosu yapılmışsa, fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmemiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazların konumunu gösteren
orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritalarının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli,
Orman sayılmayan bölümler yönünden bu yerlerin tapu kaydı kapsamında kalıp kalmadığı, kalmıyorsa ise zilyetlikle edinilecek yerlerden olup, kayıt fazlası olduğunun belirlenmesi halinde nereden kazanıldığı ve ve ormandan açılıp açılmadığı, zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluşup, oluşmadığı yöntemince saptanmalıdır. Bu cümleden;
Davalı tarafın dayandığı tutunduğu tapu kayıtları ve vergi beyanları ilk oluşumundan itibaren tüm tesis ve tedavülleri yerel bilirkişiler yardımıyla yerine uygulanmalı, yerel bilirkişi sözleri komşu parsel kayıtları ve dayanakları ve memleket haritalarındaki mevki isimleri ve yer isimleri okunarak denetlenmeli, bilinmeyen sınırlar konusunda taraflara tanık dinletme olanağı verilmeli, tapu kaydının değişebilir nitelikte nokta sınır içerip içermediği üzerinde durularak, nokta sınırları ve mevkii ismi olan sınırları ya da orman sayılan yerlerden olduğu belirlenen taşınmazlara sınır olmaları nedeniyle, kapsamının 3402 sayılı Kanunun 20/C madde hükmüne göre yüzölçümüne değer verilerek saptanacağı da gözetilerek, 3402 sayılı Kanunun 20 ve 21. maddeleri gereğince uygulama yapılmalı, sabit sınırların neresi olduğu irdelenip tartışılarak, bu sabit sınırlar ile bağlantısı kesilmemek ve 500 dekarlık tarla tapusu ile 5000 dönümlük cebel tapusunun ortak sınırları bulunduğu gözetilerek sabit sınırlarından başlanarak, uygulanıp, 500 dekarlık tarla ve 5000 dönümlük cebel tapu kaydı sınırları ve yüzölçümü ile geçerli kapsamı tereddüte yer bırakmayacak biçimde belirlenmeli, harita mühendisi bilirkişi ve fen bilirkişilere tapu kaydının sınırları itibariyle kapsadığı alanı ve yüzölçümüyle geçerli kapsamını ayrı ayrı gösteren ayrı renkli kalemlerle işaretli müşterek imzalı tüm parselleri bir arada gösteren birleşik kroki düzenlettirilmeli;
Çekişmeli parselin tapu kaydının miktarı ile geçerli kapsamı dışında kalan ve orman sayılmayan yerlerden olduğu belirlenen bölümlerinin, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğiyle edinilecek yerlerden olup olmadığı, ve iddia sahipleri ve davalalır yönünden zilyetlikle edinilecek yerlerden olup olmadığı araştırılmalı, bu cümleden olarak; yapılacak keşifte, tarım uzman bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi niteliğinde olup olmadığı belirlenip, torağın derinliği, eğim, bitki örtüsü, üzerindeki muhdesat ve ağaçların cinsi sayısı, sulama ve yağışa göre verimlilik, konularında detaylı rapor alınmalı;
Zilyetlik tanıkları taşınmaz başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kimin tarafından kaç yıl süreyle, ne şekilde zilyet edildiği, bu zilyetliğin taşınmazın ekonomik amaca uygun olup olmadığı sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tesbit tarihine kadar iddia sahibi olan davacı ya da davalılar yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli;yerel bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki doğacak olursa, bu çelişkiler, tesbit bilirkişileri de dinlenmek suretiyle giderilmeli 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, bu kişiler yanında, (murisler ve bayiiler) yönünden de aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tesbit ya da tescil edilip edilmediği tapu müdürlüğü ve ilgili kadastro müdürlüğü ile hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğünden sorulup, aynı Kanunun 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanmalı,
Orman sayılmayan yerlerden olduğu, ancak; zilyetlikle edinilemeyecek Hazine adına tescili gereken yerlerden olduğu belirlenen taşınmazlar üzerindeki muhdesatın sayısı cinsi ve kime ait olduğu saptanarak, 3402 sayılı Kanunun 19. maddesine göre tapu kaydının beyanlar hanesine yazılmalı,
oluşacak sonuca göre, ilk kararı tesbit maliki bir kısım davalı gerçek kişilerin temyiz etmediği, temyiz etmeyen bu kişiler yönünden ilk kararın kesinleştiği gözetilerek, bu şekilde Orman Yönetimi ve Hazine yararına oluşan usûlü kazanılmış hak da gözetilerek bir hüküm kurulmalıdır.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davcılar ... mirasçıları ... ve arkadaşlarının temyiz itirazlarının kabulü ile çekişmeli Belevi Köyünde bulunan 948, 973, 975, 977 ve 988 sayılı parsellerin tamamı, 950 sayılı parselin (B) ile gösterilen 14550 m2, 964 sayılı parselin 8750 m2, 965 sayılı parselin 15250 m2 yüzölçümündeki hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı ... Yönetimi, Hazine, davalı .... Mirasçısı ... ve arkadaşları, ... mirasçıları ... ve ..., ..., ... Mirasçıları ... ve ..., davalılar Zekiye İzmir ve ..., davalılar ..., ..., ..., ...temyiz itirazlarının kabulü ile çekişmeli tüm parsellere ilişkin hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine, Yargıtaydaki duruşma nedeniyle, 825,00.-TL avukatlık ücretinin davalı gerçek kişilerden alınarak davacılar Hazine ve Orman Yönetimine eşit olarak verilmesine, 825,00.- TL avukatlık ücretinin davalılardan alınarak davacılar ... mirasçılarına verilmesine, 825,00.- TL avukatlık ücretinin davacılar Hazine, Orman Yönetiminden alınarak davalı gerçek kişilere verilmesine 18.06.2013 günü oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.