Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7521
Karar No: 2016/4396
Karar Tarihi: 23.03.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/7521 Esas 2016/4396 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Taraflar arasında ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davası görülmüş ve mahkeme, takılar hakkında net bir bilgi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak davacı vekili sonradan davalıda kalan çeyiz eşyalarını liste halinde bildirerek annesi ve kendisi tarafından alındığını belirtmiştir. Mahkeme, delilleri değerlendirerek çeyiz eşyalarına ilişkin taraf delillerini değerlendirmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği hükmünü bozmuştur.
Kanun Maddeleri:
HUMK.nun 428. maddesi
3. Hukuk Dairesi         2015/7521 E.  ,  2016/4396 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 22-23 Haziran 2013 tarihinde yaşanan kavga ve davalının ölümle tehdit etmesi nedeniyle müvekkilinin hayatından endişe ederek ailesinin evine gitmesi ile ayrıldıklarını, sonrasında kişisel eşyalarını almak için eve döndüklerinde takıların evde olmadığını gördüklerini ileri sürerek davacıya düğünde takılan takıların ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine mümkün olmadığı takdirde şimdilik 5.000 TL nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, cevap dilekçesinde; takıların davacı tarafından evden ayrılırken beraberinde götürüldüğünü, davacının 27.06.2013 tarihinde kamyon ile gelerek beş saat süre ile evdeki eşyaları ve davalının bilgisayarını da götürdüğünün kamera kayıtları ile belirlendiğini, bu nedenle Çiftlik Polis Karakoluna şikayetçi olduklarını bildirerek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, tarafların davacının ayrılmak isteği ile anne evine gitmesi suretiyle ayrıldıkları, uyuşmazlığın davacıya ait müşterek hanedeki kasada saklanan takıların iadesi veya tazminine dair olduğu, tarafların takıların miktar ve cinsleri konusunda anlaşamadıkları, fakat tamamının birliktelik sırasında evdeki kasada saklandığı konusunda mutabık oldukları, 23 Haziran günü ayrılığın gerçekleştiği ve tarafların kendi ailelerinin yanlarına gittikleri, kamera kayıtları ve davacının kabulü doğrultusunda 27.06.2013 tarihinde davacı ve yakınlarının bir münübüs ile eve gelip çeyiz ve kişisel eşyaları aldıklarının belirlendiği, davacı vekilinin cevaba cevap dilekçesinin 7. maddesindeki kabul doğrultusunda talep edilen çeyiz ve kişisel eşyaların alındığı bildirildiğinden bu talebin reddinin gerektiği, takılar yönünden ise tanıkların beyanları dikkate alındığında çelişki olması nedeniyle net bir bilginin olmadığı, ancak altınların evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları beraberinde veya daha önce götürmesinin ve gizlemesinin mümkün olduğu, davacının evden ayrılarak birlikteliği sonlandırması dikkate alındığında altınların evdeki kasada değil davacının uhtesinde kaldığı kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Davacı vekili, 17.12.2013 havale tarihli dilekçesinde, davalı uhdesinde kalan çeyiz eşyalarını liste halinde bildirmiş,bu eşyaların annesi ve davacı tarafından alındığını gösterdiğini iddia ettiği delillerini de dilekçesinde belirtmiştir. 14.08.2013 tarihli dilekçesinin 7. bendinde ise davacının 27 Haziranda kendi eşyalarını almak için, annesi, amcası ve iş yerinden bir arkadaşı ile müşterek eve gittiği, buradan kişisel eşyalarını, tencere tava yemek takımı gibi evlenirken getirdiği çeyizini ve kendi kredi kartıyla aldığı ipad"i aldığını başka birşey almadığını belirtmiştir.
    Davalı vekili tarafından sunulan 17.12.2013 tarihli dilekçede; davacının ev eşyası olarak sadece oturma grubunu ve mutfaktaki perdeyi getirdiğini, bunları aynen teslime hazır olduklarını, diğer ev eşyalarının( beyaz eşyalar, TV, halılar ve diğerleri) davacıya ait olduğunu belirtmişlerdir.
    Davalı vekilinin , davacının çeyiz eşyası olarak dava konusu yaptığı eşyalardan bir kısmının davacıya ait olduğunu ve evde bulunduğunu kabul ettiği, diğerlerinin ise evde bulunduğu ancak davacıya veya davalıya ait olup olmadığı tartışmalı iken mahkemece bu eşyaların davacı tarafça götürüldüğü kabul edilerek talebin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Hal böyle olunca mahkemece, dava konusu yapılan çeyiz eşyalarına ilişkin taraf delilleri değerlendirilerek sonucu dairesinde karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi