Esas No: 2021/25379
Karar No: 2022/3482
Karar Tarihi: 24.02.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/25379 Esas 2022/3482 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 2021/25379 E. ve 2022/3482 K. numaralı Ceza Dairesi kararı incelenmiştir. Konu, 5607 sayılı Yasaya aykırılık suçuyla ilgilidir. Katılan Gümrük İdaresi vekilinin nakil araçlarının iadesi ve mahkumiyet kararlarına yönelik talepleri incelenmiştir. Hükümlülük, erteleme, müsadere, nakil araçlarının müsaderesine yer olmadığına karar verilmiştir. Mahkeme kararı temyiz edilmiş ve Yargıtay Ceza Dairesi tarafından incelendiğinde, kararda bazı hukuki hatalar tespit edilmiştir. Bu nedenle karar BOZULMUŞTUR.
5607 sayılı Kanunun 3/11. maddesi konusunda yapılan değerlendirme sonucunda, suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun ile 6545 ve 7242 sayılı Kanunlar ile değiştirilen 5607 sayılı Kanunun 3/5, 3/10, 3/22, 5/2 maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasamn 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonuca göre uygulama yapmak yerel mahk
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere, nakil araçlarının müsaderesine yer olmadığına
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1)Katılan Gümrük İdaresi vekilinin nakil araçlarının iadesi kararına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan kurum vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2)Katılan Gümrük İdaresi vekilinin mahkumiyet kararlarına yönelik temyiz isteminin yapılan incelemesinde ise;
1- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre samklann eylemlerinin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasmda etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2 maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanıkların hukuki durumunun tayin „ ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasamn 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2-24.11.2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53.maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
1-Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 08.04.2014 tarih ve 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar sayılı kararında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanık ...'in eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK’nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
Temyiz incelenmesine konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 06.05.2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 13.06.2014 olduğu,
Daha önce Yargıtay (Kapatılan) 19. Ceza Dairesi’nin 24/11/2020 tarih 2019/34286 Esas, 2020/16752 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karan verilen ... Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/355 Esas, 2015/527 Karar sayılı dosyasında sanığa atılı eylem ile ilgili olarak suç tarihinin 28.05.2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 10/07/2014 olduğu,
Anılan dosyalarda sanık ...'in eylemlerinin benzer mahiyette olduğu dikkate alınarak, anılan dosyalann incelenip, gerektiğinde birleştirilerek, sanık ...'in bu eylemleri bir suç işleme kararı icrası kapsamında işleyip işlemediği ve hakkında TCK'nun 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususu tartışıldıktan sonra bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
2- Sanıklar hakkında takdiri indirim maddesi olan TCK'nun 62/1.maddesinin ilgili fıkrası gösterilmemek suretiyle CMK'nun 232/6 madde ve fıkrasına aykırı davranılması,
3- Dava konusu kaçak akaryakıtın müsaderesi sırasında uygulama maddesinin ilgili fıkrasının gösterilmemesi suretiyle CMK'nun 232/6 madde ve fıkrasına aykırı davranılması,
4- Sanıklar hakkında tayin olunan adli para cezasının 10 eşit taksitle tahsiline karar verilirken infazda tereddüt oluşturacak şekilde taksit aralığının gösterilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.