Abaküs Yazılım
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/254
Karar No: 2021/1254
Karar Tarihi: 14.10.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/254 Esas 2021/1254 Karar Sayılı İlamı

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

....
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : ... ...
ÜYE : ... ...
ÜYE : ... ...
KATİP : ... ...

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/10/2019
NUMARASI ......
DAVANIN KONUSU : Marka ... Kararının İptali İle Hükümsüzlük

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 30/10/2019 tarih ve... sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin ... ... A.Ş. ibaresini 1988 yıllından beri aralıksız kullanımla ayırt edicilik ve tanınmışlık kazandırdığını, davalının 03.11.2016 tarih ve ... sayı ile "..." ibareli marka tescil başvurusunda bulunduğunu, anılan marka tescil başvurusuna yapmış oldukları itirazın 02.01.2018 tarih ve.... sayılı kurum kararı ile reddedildiğini, müvekkilinin içerisinde ... ibaresinin yer aldığı tescilli seri markalarının bulunduğunu, müvekkilinin tescil ve koruma bakımından öncelik hakkına sahip olduğunu, davalı ... tescil başvurusunun müvekkili markaları ile ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğunu, davalının kötü niyetli olduğunu ileri sürerek ... kararının iptali ile anılan markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili,......sayılı “...” ibaresi ile taraf markaları arasında bütüncül değerlendirmede benzerlik bulunmadığını, markalar arasında ilişkilendirilme de dahil karıştırılma ihtimali bulunmadığını, çekişme konusu “...” kelimesinin yaygın kullanılan bir isim olması nedeniyle ayırt edici niteliğinin görece düşük olarak değerlendirildiğini, genel izlenimlerin birbirinden farklı olduğunu, tanınmışlığa ilişkin yeterli belge sunulmadığı ve kötüniyet iddialarının kanıtlanmadığını ve......” ibareli markanın hükümsüzlüğü davalarında müvekkilinin taraf gösterilemeyeceğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ....... vekili, taraf markalarının benzer olmadığını, karıştırılma ihtimali bulunmadığını, kötüniyet iddiasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, “...” ifadesinin müvekkil şirketin ortak ve hissedarlarının soy adı olan “......” esas unsurlu ....... bulunduğunu, ayrıca davacı tarafın 37. Sınıfta tescili bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının.....numaralı “...” kapsamındaki mal ve hizmetler ile davacı markalarına ilişkin sınıflar yönünden benzerlik bulunmadığı, davacının ....” markalarına karşılık, davalı tarafın...... numaralı “...” marka başvurusu arasında düşük düzeyde bir benzerlik bulunmakla birlikte, markaların esaslı unsuru olan “...” ibaresinin yaygın olarak kullanılması, ayırt ediciliğinin düşük olması, bunların yanı sıra, markaların bıraktıkları genel izlenime göre yapılan global değerlendirmede markalar arasında karıştırma ihtimalinin bulunmadığı, davacı markalarının KHK m. 8/4 maddesi anlamında tanınmış olmadığı, davalının kötüniyetli olduğuna dair iddiaların ispatlanamadığı, dava konusu ...... sayılı kararının iptali şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, dava dilekçesi ile açıklandığı üzere müvekkilinin uzun yıllardan beri nizasız ve fasılasız surette kullanmakla ayırt edicilik kazandırdığı tanınmış ‘’...’’ esas unsurlu markası ile .... sektörünün merkezinde yer almış olup, global pazar payını da her yıl önemli ölçüde artırdığını, 1988 yılından beri şirketin hem ticaret ünvanı hem de markası olan ... ibaresini faaliyette bulunduğunu, müvekkilinin kullanmakta olduğu ‘’...’’ ibaresi üretmekte olduğu emtiaları veya vermekte olduğu hizmetleri tanımlar nitelikte bulunmadığını, davalı şirket adına ‘’...’’ esas unsurlu markalar ile müvekkili şirket ticaret ünvanının kök unsuru olan ‘’...’’ ibareleri markaları aynı ve/veya benzer mal veya hizmetler sunduğunu, dolayısıyla her iki marka aynı tüketici kitlesine benzer satış kanalları ile arz edildiğinden tüketiciler nezdinde karışıklıklar yol açtığını, müvekkilinin ‘’...’’ ibareli markalarını davalı yandan önce tescil ettirdiğini, markalar arasında okunuş, yazılış ve genel kompozisyonu açısından ayırt edici bir fark bulunmadığını, 37. Sınıf hizmetler ile 19. Sınıfta yer alan emtialar türdeş ve benzer olduğunu, karşı tarafın esas unsurunun başına bir çoğul eki eklemesi markaları birbirinden ayırt etmek için yeterli olmadığını, müvekkili şirkete ait “...” esas unsurlu seri markaların birden çok sınıfta tescilli olup, davalıya ait marka başvurusuna konu edilen 37. sınıfta da müvekkili şirkete ait tescilli markalar ile iltibas tehlikesi bulunduğunu, bu nedenle davaya konu marka başvurusu ile müvekkiline ait seri markalar arasında emtia açısından benzerliğin bulunduğu hususu sabit olduğundan 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi kapsamındaki emtia arası benzerlik koşulu sağlandığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka ... kararının iptali ile hükümsüzlük istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalı Şirketin ..... numaralı “...” ibareli marka başvurusunun kapsamındaki mal ve hizmetler ile davacının itirazına mesnet markalarının kapsamlarının benzer olmadığı, markaların bıraktıkları genel izlenime göre yapılan global değerlendirmede markalar arasında karıştırma ihtimalinin bulunmadığı, 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesindeki koşulların oluşmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL'nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 14/10/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/10/2021

...



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi