20. Hukuk Dairesi 2012/13264 E. , 2013/7115 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayılı hükmün; Dairemizin 26/06/2012 gün ve 2012/6913-9589 E.K. sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya içindeki tüm belgeler incelenerek gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı Hazine, 20.10.2010 tarihli dilekçeyle, davalı ... adına tapuda kayıtlı olan ... Köyü, 103 ada 440 sayılı parselin, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilecek yerlerden olmadığını, davalı yararına zilyetlikle edinme koşullarının oluşmadığını, ancak; genel kadastroda davalı gerçek kişi adına tesbitinin itirazsız kesinleştiğini ileri sürerek, davalı adına oluşan tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli parselin tapu kaydının iptaline ve Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hükmün, davalı gerçek kişi vekili tarafından temyizi üzerine, Dairenin; 26/06/2012 gün ve 2012/6913 - 9589 E.K. sayılı ilâmıyla [""İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4/3. maddesine göre yapılan orman tahdidi, eski ve yeni tarihli memleket haritaları, amenajman planı ve hava fotoğraflarının uygulanmasına dayalı araştırma inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporuyla, çekişmeli parselin orman kadastrosu sınırları dışında orman sayılmayan yerlerden olduğu bildirilmiş ise de, öncesinin makilik yerlerden olduğu, 1990 yılı memleket haritasında dahi imar ve ihya edilmemiş çalılık niteliğinde görüldüğü, 01.10.2010 tarihinde yapılan keşiften 12 - 14 yıl önce imar ve ihya edildiği, bu tarihten, kadastro tesbit tarihine kadar 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımıyla ilgili zilyetlik süresinin dolmadığı, dolayısıyla taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı belirlenerek, Hazinenin davasının kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı gerçek kişinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,""] karar verilmiştir.
Karar düzeltme dilekçesinde değinilen hususlar temyiz aşamasında da ileri sürülmüştür. Dairemiz kararı bu konulara cevap teşkil edecek nitelikte olduğu gibi, usûl ve kanuna da uygundur.
Davalı vekilinin, müvekkilinin kadastroca yapılan tespit ve tescil işlemine göre tapuda taşınmaza malik olduğu halde, AİHS Ek-1 Nolu protokolün 1. maddesine ile korunan mülkiyet hakkının somut olayda ihlal edildiği, taşınmazın tapu kaydının iptali karşısında malikine tazmini bir bedel ödenmediği ve tazminat ödenmeden tapu kaydının iptalinin kanunlarca korunan mülkiyet hakkı ilkelerine aykırı olduğu yolundaki karar düzeltme istemlerine gelince;
çekişmeli taşınmazın tespitteki niteliği meyve bahçesi olduğu ve bu niteliğinin mahkemece değiştirilmediği, ancak; 3402 sayılı Kanunun 14. madedesine göre kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yolu ile mülk edinme koşulları davalı yararına oluşmadığı kabul edilerek, Hazinenin davasının kabulüne karar verildiği, eldeki davanın ise; tapu iptali tescil istemine ilişkin olduğu, davalı tarafın tazminat talebini içeren karşı davası olmadığı gibi, ayrı bir davası da bulunmadığı, davalı tarafın böyle bir davası olması ya da açması halinde, ancak; tazminat isteminin o dava içersinde değerlendirilebileceğine göre; mahkemece, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığından, karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ve 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K."nun 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirine uymayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanunun 442. maddesi uyarınca takdiren 219.00.- TL. para cezasının düzeltme isteyenden alınmasına 24/06/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.