Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/2079
Karar No: 2013/7250

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/2079 Esas 2013/7250 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2013/2079 E.  ,  2013/7250 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı, Karaisalı Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği Pirili Köyündeki taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescilini istemiştir.
    Hazine, çekişmeli yerlerin Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu iddiasıyla dava konusu taşınmazların Hazine adına tapuya kayıt ve tescili istemiyle karşı talepte bulunmuştur.
    Mahkemece, davacı ...’ın davasının kabulüne, fen bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen 39085 m² ve (B) ile gösterilen 1372 m² yüzölçümündeki taşınmazların tarla niteliği ile davacı ... adına tapuya tesciline, Hazinenin karşı davasının reddine karar verilmiş; hüküm davalı - karşı davacı Hazine ve davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 16/10/2008 gün ve 2008/ 8247- 13272 sayılı kararıyla bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle özetle: [Çekişmeli taşınmazlar, 1955 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında bitişikteki orman alanları ile birlikte çalılık, fundalık ve dağlık olarak tespit harici bırakılmış ise de, bu tarihten önce 1953 yılında çekilen hava fotoğrafından bütünlemesi yapılan 1957 tarihli memleket haritasında, çekişmeli taşınmaz ve etrafının 5 - 15 metre boyunda iğne yapraklı orman ağaçları ile kaplı olarak göründüğü gibi, komşu taşınmazların bu nitelikte olduğu keşif sırasında hâkim gözlemi ile belirlenip keşif tutanağına da yazıldığı, bitişikteki ormanın bir parçası ve onun devamı olan yerlerin bir bölümünün memleket haritasında çalılık olarak görülmesinin bu yerlerin orman olmadığının kanıtı olamayacağı, bu yerlerin bitişik ormanın devamı olması nedeniyle ormana bitişik çalılıkların ormandan ayrı düşünülemeyeceği, gerçeğin kendisi olan 1953 tarihli hava fotoğrafı karşısında 1955 yılında kadastro ekibinin çekişmeli taşınmazı ve bitişikteki 5-15 metre boyundaki orman ağaçları ile kaplı yerleri çalılık, dağlık olarak nitelendirmesine değer verilemeyeceği, 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesi; orman içi açıklıkların kişiler adına tescilini yasakladığı, dava konusu taşınmazın Toros Dağlarının güney yamacında bulunduğu, bu bölgede konumları aynı olan birçok taşınmaz hakkında 2000 yılından sonra Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından ... Baraj Gölü üzerine Doğu ve Batı su isale köprülerinin yapımına başlanması ve Adana İl merkezinden bu ormanlara ulaşım olanağının doğması ile birlikte yüzlerce tescil davası açıldığı, bir dava dosyasında davacı olan kişinin bir başka dosyada tanık ya da bilirkişi olarak dinlendiği ya da bir dosyada tanık ve bilirkişi olarak görev yapan kişinin başka bir dava dosyasında davacı konumunda olduğu, ....Asliye Hukuk Mahkemesince aynı bölgede ve aynı konumdaki taşınmazların kişiler adına tesciline dair verilen kararları, bu gerekçelerle bozan Daire kararlarına karşı, aynı mahkemenin verdiği 15.06.2006 gün ve 2005/241 E.- 546 K; 22.05.2007 gün ve 2007/139 E. - 148 K., 22.05.2007 gün ve

    2007/132 E. - 149 K.; 2007/133 E. - 152 K. ve 2007/136 E. - 147 K. sayılı direnme kararlarının, sırasıyla Hukuk Genel Kurulunun 27.12.2006 gün ve 2006/20 - 814 E.- 822 K.; 23.01.2008 gün ve 2007/20 - 966 E. - 19 K.; 28/05/2008 gün ve 2008/20 - 393 E. - 403 K.; 2008/20 - 394 E. - 404 K. ve 2008/20 - 395 E. - 405 K. sayılı kararları ile yine diğer konudaki diğer üç kararının H.G.K."nun 09.07.2008 gün ve 2008/20 - 486 E.- 487 E.- 488 E. sayılı kararları ile Daire kararında belirtilen nedenlerle bozulduğu, Karaisalı İlçesinden bu bölgede temyiz incelemesi yapılması için Daireye gönderilen dava dosyaları içindeki bilgi ve belgelerden dava konusu taşınmazların bulunduğu köydeki ormanlar dahil olmak üzere ... Köylerindeki ormanları içine alan ...Muhafaza Ormanı haritasında gösterilen Doğusu: ... Baraj Gölü, ... Yolu, Kuzeyi: Makam Sırtı - Cümbüşün ...Tepe - ... Dağı - ... - .... Dağı -... Koca Tepe - ... Mahallesi - ... Yolu, Güneyi: ... Baraj Gölü - ... Çayı ile çevrili saha içindeki ormanların "sürekli muhafaza ormanı olarak ayrıldığı" davaya konu taşınmazların içinde bulunduğu Sürekli Muhafaza Ormanı olarak ayrılmasına ilişkin 23.11.2000 günlü raporda, yönetmelikte belirtilen koşullardan;
    1) ... Baraj Gölü kenarında ve ... Barajının su toplama havzası içinde olması,
    2) Halen Adana Büyükşehir Belediyesine yapılan içme suyu isale haltı projesinde yer alan ve inşaatı devam eden Doğu ve Batı su isale köprülerinin yapımı ile Büyükşehir Belediyesi mücavir alanına irtibatlandırılması nedeniyle ormana olan baskının azaltılması,
    3) ... Baraj Gölünün ve nehrin dolmasının engellenmesi,
    4) Su korunma alanı olarak planlamaya konu edilen ve muhafaza ormanı içinde kalan ormanların çevre sağlığının iyileştirilmesine ve sürdürülebilirliğine daha etkin katkıda bulunması amacıyla 6831 sayılı Kanunun 23. maddesi gereğince KIRIKLI - DÖRTLER MUHAFAZA ORMANI ismi ile DEVAMLI (SÜREKLİ) MUHAFAZA ORMANI olarak ayrılmasının gerektiğinin" bildirildiği ve 23.11.2001 günlü bu raporun, Orman Genel Müdürlüğünün 23.01.2002 günlü teklifi ile Bakanlık Makamına sunulduğu ve Orman Bakanlığının 31.02.2002 gün ve 1 sayılı "oluru" ile kabul edilerek DEVAMLI (SÜREKLİ) MUHAFAZA ORMANINA ayırma olgusunun kesinleştiği muhafaza ormanına ayırma işleminin yukarıda isimleri yazılı köyler ile komşu köylerin tümünde ilân edildiği, muhafaza ormanına ayırmaya ilişkin 23.11.2001 günlü raporun 3/5 maddesinde "muhafaza ormanı içerisinde münferit ve dağınık halde bulunan ve muhafaza ormanı bütünlüğünü bozan, özel şahıs arazileri kamulaştırılmalı, Hazine arazileri ise ağaçlandırılmak üzere tahsisi talep edilmelidir" şeklinde açıklamalarda bulunulduğu, 6831 sayılı Kanunun 3, 4, 23 ve 25. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde muhafaza ormanları ile milli parkların aynı hukukî konumda oldukları H.G.K.nun milli parklar konusunda oybirliği ile verdiği 09.11.1988 gün ve 1988/8 – 542 E. - 893 K. sayılı kararında "orman rejimine alınan bu tür yerler için sonradan tapu alınamayacağının" kabul edildiği, milli park ve muhafaza ormanı olarak ayrılma işleminin başlı başına o taşınmazı orman rejimi içine alma işlemi olduğundan, tapuda kaydı bulunmayan taşınmazların o yerde yapılıp kesinleşen orman sınırı dışında bırakılmış olsa ya da o yerde hiç orman kadastrosu yapılmamış olsa dahi "orman niteliğinin devamı" başlıklı 1984 tarihli Yönetmeliğin 38 ve 1986 tarihli Yönetmeliğin 31 ve son olarak çıkartılan ve 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 34. maddesinde "6831 sayılı Orman Kanununun 1. maddesine göre, orman sayılan yerlerdeki; yanan orman alanları, muhafaza ormanları, milli parklar, izin ve irtifak hakkı tesis edilen ormanlar, orman olarak kamulaştırılan ve orman rejimi içine alınan yerler, orman sayılan yerlerden olma özelliğini korurlar." hükümleri gereğince orman sayılacağı, ... Baraj Gölü su toplama havzası ve koruma sahasında kalan bir taşınmazın tek başına korunacak yer niteliklere sahip olmadığından, gölün çevre ve ekolojik değerler ile birlikte bir bütün olarak korunmasının esas alacağı, somut olaya bu açıdan bakıldığında, ... Baraj Gölünün çevresinin bir bütün olarak muhafaza ormanı niteliğinde olduğunun kabulü gerektiği, 3402 sayılı Kanunun 17. maddesi ve Anayasanın 169. maddesi gereğince ormanların imar ve ihya ile zilyetlik yolu ile kazanılma

    olanağının da bulunmadığı, bu gerekçelerle davacı kişilerin tescil davasının reddine karşı davanın kabulüne ve dava konusu taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle yazılı olduğu gibi hüküm kurulmasının usûl ve kanuna aykırı olduğu"na değinilmiştir.
    Bozma sonrası, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun kararıyla... Köyü, ... İli, ... İlçesine alınmış olduğundan, mahkemece yetkisizlik kararı verilmiş; yargılamaya, ... Asliye Hukuk Mahkemesinde devam olunmuştur. Orman Yönetimi, 27.04.2010 günlü duruşmada dava konusu edilen taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istemiştir.
    Adana Asliye Hukuk Hakimliğince, davacının davasının reddine; Hazine ve Orman Yönetiminin karşı tescil davasının kabulüne ve 01.04.2007 günlü fen bilirkişi krokisinde (A) ile gösterilen 39085,19 m² ve (B) ile gösterilen 1372,10 m²’lik alanların orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescillerine karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi tarafından (A) ile işaretli taşınmazın yüzölçümü yönünden temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazların tescili istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1955 yılında genel arazi kadastrosu yapılmış, dava konusu taşınmazlar bitişiğindeki ormanlarla birlikte kadastro paftasında çalılık niteliğiyle tespit harici bırakılmıştır. Bölgede orman kadastrosu çalışmaları yapılmamıştır.
    Dosya kapsamına, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak fen bilirkişi ...’nun 21.06.2004 günlü raporunda her ne kadar (A) bölümü 40751,19 m² olarak açıklanmış ise de, hükme esas alınan fen bilirkişi raporuna göre ölçü, tersimat ve yüzölçüm hesaplarının paftasına sayısal koordinatları ile tersimat yapılabilecek şekilde düzenlenerek oluşturulan kroki sonucu (A) ile gösterilen taşınmazın yüzölçümünün 39085,19 m² olarak belirlendiği anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 27/06/2013 günü oy birliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi