
Esas No: 2015/17930
Karar No: 2015/14915
Karar Tarihi: 23.12.2015
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/17930 Esas 2015/14915 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : .... Asliye Hukuk Mahkemesi
..
Taraflar arasındaki rücuan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle dava şartı yokluğundan davanın reddine dair verilen kararın süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı aracın, yol üzerindeki su birikintisi nedeniyle direksiyon hakimiyetinin kaybedilmesi sonucu kaza yaparak hasarlandığını, müvekkili tarafından sigortalıya 8.821,00 TL hasar bedelinin ödendiğini, kazanın meydana gelmesinden davalı Kurumun sorumlu olduğunu belirterek 8.821,00 TL tazminatın davalıdan tahsili için başlatmış olduğu icra takibine vaki itirazın iptaliyle, davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, tam yargı davasına konu olabilecek bir alacağın icra takibine konu edilebileceğinin kabulü halinde tam yargı davasına konu olabilecek her türlü alacağın itirazın iptali yolu ile adli yargı önüne taşınacağı, bu nedenle adli yargıda dava edilmesi mümkün olmayan bir alacağın icra takibine de konu edilemeyeceği sonuç ve kanaatine varılmakla geçerli bir icra takibi bulunmaması nedeni ile davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 6762 sayılı TTK.’nun 1301. maddesinden (6102 sayılı TTK"nun 1472. maddesi) kaynaklanan rücuan tazminatın tahsiline dair yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacıya kasko sigortalı aracın, yol üzerindeki su birikintisinin neden olduğu tek taraflı kaza sonucu hasarlandığı iddiasıyla davalı özel hukuk tüzel kişisi aleyhine açılan icra takibine vaki itirazın iptaline dair davada mahkemece, tam yargı davasına konu olabilecek bir alacağın icra takibine konu edilebileceğinin kabulü halinde tam yargı davasına konu olabilecek her türlü alacağın itirazın iptali yolu ile adli yargı önüne taşınacağı, bu nedenle adli yargıda dava edilmesi mümkün olmayan bir alacağın icra takibine de konu edilemeyeceği sonuç ve kanaatine varılmakla geçerli bir icra takibi bulunmaması nedeni ile davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş ise de, ...... (.. özel hukuk tüzel kişisi olup, verdikleri iddia olunan zararlardan dolayı oluşan sorumlulukları özel hukuk hükümlerine tabidir. Özel hukuk tüzel kişilerinin verdikleri zararlar niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar olmayıp, bu zararların tazmini amacıyla anılan özel hukuk tüzel kişilerine karşı adli yargı yerinde tazminat davası ikame edilmesi gerekmektedir. O halde mahkemece, davalı aleyhine açılan bu davada idari yargının yargı yolu bakımından görevsiz bulunması nedeniyle davaya devam ederek esastan inceleme yapması gerekirken, yazılı olduğu şekilde davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
23/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.