Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/5818
Karar No: 2020/1524
Karar Tarihi: 20.02.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2019/5818 Esas 2020/1524 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalıya ait kaçak elektrik borcu nedeniyle başlatılan icra takibinin davalının itirazı nedeniyle durduğu belirtilen dava, takibin devamı ve icra inkar tazminatı talebiyle açılmıştır. Mahkeme, borcun varlığı ve takibin haklılığını ispat eden hiçbir delil sunulmaması nedeniyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak istinaf başvurusu sonucunda, davacının delillerinin toplanmaması nedeniyle kararın usul ve yasaya aykırı olduğu sonucuna varılmış, mahkeme kararı bozulmuştur. Konu ile ilgili 6100 sayılı HMK'nun 94, 121, 140/5, 195, 219/1, 221/1 ve 2. maddeleri hükümleri açıklayıcı bir şekilde belirtilmiştir.
3. Hukuk Dairesi         2019/5818 E.  ,  2020/1524 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : GAZİANTEP BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen itirazın iptali davasında verilen hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; kaçak elektrik borcu nedeniyle davalı aleyhine başlattığı icra takibinin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu belirterek; davalının itirazın iptaline, takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    İlk derece mahkemesince; icra takibinde borç nedeni olarak bildirilen faturaya dayanak belgelerin sunulması için davacıya kesin süre verildiği halde hiçbir belge sunmadığı gibi borç nedeninin varlığını ve icra takibinin haklılığını ispatlar hiçbir delil de sunulmadığı gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
    İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince; dosyada bulunan delillerin takdirinde hata yapılmadan iddia ve savunma ile birlikte hukuka uygun şekilde değerlendirilmek suretiyle kararın maddi delillere dayanılarak hüküm verildiği ayrıca icra dosyasına eklenen belgelerden kaçak elektrik kullanımına dair tespit yapılmadığı, ÇKS verileri esas alınarak tutanak tanzim edildiği, davacı beyanlarından da davalının sadece tarımsal sulama yapıyor olması nedeniyle elektrik kullandığı görüşünden hareketle borcun çıkarıldığı, sunulan delillerle davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; kaçak elektrik nedeniyle tahakkuk ettirilen faturanın tahsili talebiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve takibin devamına ilişkindir.
    Somut olayda, davacı dava dilekçesi ile, kaçak elektrik tespit tutanağına istinaden davalı aleyhine tahakkuk ettirilen faturanın tahsili talebiyle başlatılan icra takibine, davalının itirazı üzerine duran takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep
    etmiş, Mahkeme, 16.11.2017 tarihli ön inceleme duruşmasında "tarafların dilekçelerinde gösterdikleri ancak henüz sunmadıkları belgeleri mahkememize sunmaları veya başka yerden getirtilecek belgelerin getirtilmesi amacıyla gerekli açıklamayı yapmaları için 16.11.2017 tarihinden başlamak üzere 2 haftalık kesin süre verilmesine, 2 haftalık kesin süre içerisinde bu hususların yerine getirilmemesi halinde o delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacaklarının ihtarına (gerekli ihtarat yapıldı.)" şeklinde ara karar kurmuş, sonraki 08.02.2018 tarihli celsede ise davacı tarafa verilen kesin süre içerisinde ilgili taşınmazlar ya da sulama dönemlerinin bildirilmediği belirtilerek ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
    6100 sayılı HMK"nun konuya ilişkin yasal düzenlemelerine bakıldığında;
    94.maddesinde "Kanunun belirlediği süreler kesindir. Hâkim, tayin ettiği sürenin kesin olduğuna karar verebilir. Aksi hâlde, belirlenen süreyi geçirmiş olan taraf yeniden süre isteyebilir. Bu şekilde verilecek ikinci süre kesindir ve yeniden süre verilemez. Kesin süre içinde yapılması gereken işlemi, süresinde yapmayan tarafın, o işlemi yapma hakkı ortadan kalkar."
    121.maddesinde "Dava dilekçesinde gösterilen ve davacının elinde bulunan belgelerin asıllarıyla birlikte harç ve vergiye tabi olmaksızın davalı sayısından bir fazla düzenlenmiş örneklerinin veya sadece örneklerinin dilekçeye eklenerek, mahkemeye verilmesi ve başka yerlerden getirtilecek belge ve dosyalar için de bunların bulunabilmesini sağlayıcı açıklamanın dilekçede yer alması zorunludur."
    140/5. maddesinde "Ön inceleme duruşmasında, taraflara dilekçelerinde gösterdikleri, ancak henüz sunmadıkları belgeleri mahkemeye sunmaları veya başka yerden getirtilecek belgelerin getirtilebilmesi amacıyla gereken açıklamayı yapmaları için iki haftalık kesin süre verilir. Bu hususların verilen kesin süre içinde tam olarak yerine getirilmemesi hâlinde, o delile dayanmaktan vazgeçilmiş sayılmasına karar verilir."
    195.maddesinde "Tarafların ellerinde bulunmayan ve incelenmesine karar verilen delillerin getirtilmesi için, mahkemece ilgili resmî makam ve mercilerle üçüncü kişilere bu husus bildirilir. Mahkemeye getirtilmesi mümkün olmayan deliller, bulunduğu yerde incelenebilir veya dinlenebilir."
    219/1.maddesine "Taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadırlar. Elektronik belgeler ise belgenin çıktısı alınarak ve talep edildiğinde incelemeye elverişli şekilde elektronik ortama kaydedilerek mahkemeye ibraz edilir."
    221/1 ve 2.maddelerinde "Mahkeme, üçüncü kişi veya kurumun elinde bulunan bir belgenin taraflarca ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu olduğuna karar verirse, bu belgenin ibrazını emreder. Belgeyi ibraz etmesine karar verilen herkes, elindeki belgeyi ibraz etmek; belgeyi ibraz edememesi hâlinde ise bunun sebebini delilleri ile birlikte açıklamak zorundadır. Mahkeme yapılan açıklamayı yeterli görmezse, bu kimseyi tanık olarak dinleyebilir." düzenlemelerini içermektedir.
    Tarafların bazı usuli işlemleri belli bir süre içinde yapmaları için hakimin bir tarafa kesin mehil verebileceği HMK"nun 94 ve devamı maddelerinde ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Kesin mehil, davanın en az masrafla ve sürüncemede bırakılmadan bir an evvel sonuçlanmasını temin için hakime tanınan yasal takdir yetkisidir. Ancak, kesin mehil verilen işlemin yapılmaması, bir hakkın ortadan kalkması sonucunu doğurduğundan bu konudaki kararın yasaya uygun olması zorunludur. Bu nedenle HMK"da taraflara verilecek kesin süreye ilişkin ara kararlarda, yapılması gereken işlerin neler olduğunun açıklıkla belirtilmesi, tanınan sürenin yeterli ve elverişli olması, süreye uyulmamasının doğuracağı sonuçların açıklanması ve bu konuda tarafın uyarılması gereklidir. Aksi takdirde kesin mehle uymama, hukuki sonuç doğurmaz.
    Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler dikkate alındığında, davacı taraf dava dilekçesinde gösterdiği ve ekinde bulunan belgelerini dava açarken dilekçesine ekleyerek mahkemeye ibraz etmek zorunda olduğu halde mahkemeye ibraz etmediği gibi, 16/11/2017 tarihli oturumda verilen kesin süreye rağmen ibraz etmemiş ise de, icra dosyası incelendiğinde davacının dava dilekçesinde gösterdiği ve ekinde bulunan belgelerini icra dosyasına ibraz ettiği görülmektedir. Öte yandan davacı, dava dilekçesinde ÇKS kayıtlarını delil olarak göstermiştir. Davacının bu delilinin ilgili kamu kurumundan istemesi gerekirken sadece davalı adına tapuda kayıtlı taşınmaz olup olmadığının sorulmasıyla yetinilmesi doğru olmadığı gibi davacının diğer hiçbir delilinin toplanmadan davanın kanıtlanamadığından bahisle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Şu durumda davacının elinde bulunan delillerini takip başlatırken icra dosyasına ibraz ettiğinden, diğer delillerinin mahkemece toplanması gerekmesine rağmen, delillerin toplanması için ilk derece mahkemesince verilen kesin süre usule ve yasaya aykırı olduğundan dosya içerisinde bulunan kaçak elektrik tespit tutanağı da nazara alınarak davacının tüm delilleri toplandıktan sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK"nın 373/1 maddesi uyarınca, işbu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nın 373/1 maddesi uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, aynı Kanunun 371. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 20/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi