(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)

Nitelikli yağma, hakaret, tehdit ve silahla tehdit suçlarından Aydın 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 27/06/2016 tarihli ve 2016/721 değişik iş sayılı toplama kararı ile 4 yıl 19 ay 35 gün hapis cezasına hükümlü ..."ın, bu cezasını Nazilli E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünde infaz etmekte iken kurum görevlilerine hakaret veya tehditte bulunmak eyleminden dolayı 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 44/2-j maddesi gereğince 3 gün hücre cezası ile cezalandırılmasına dair anılan İnfaz Kurumu Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığının 18/01/2018 tarihli ve 2018/81 sayılı kararına karşı hükümlü tarafından yapılan itirazın reddi ile disiplin kurulu kararının onanmasına ilişkin Nazilli İnfaz Hakimliğinin 30/01/2018 tarihli ve 2018/107 esas, 2018/152 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine dair Nazilli Ağır Ceza Mahkemesinin 02/03/2018 tarihli ve 2018/351 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
Dosya kapsamına göre;
1-4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanununun 5/1. maddesi uyarınca öngörülen kanun yolunun şikayet yolu olduğu gibi anılan Kanun"un 6/3. maddesi gereğince infaz hakimliğinin şikayeti yerinde görmezse reddine; yerinde görürse, yapılan işlemin iptaline ya da faaliyetin durdurulmasına veya ertelenmesine karar vereceği hüküm altına alınıp yine anılan Kanunun 6/5. maddesi gereğince infaz hakimliği kararlarına karşı tebliğden itibaren bir hafta içinde Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu hükümlerine göre acele itiraz yoluna gidilebileceği öngörüldüğünden, infaz hakimliğince sadece şikayetin reddine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, itirazın reddi ile kararın onaylanmasına karar verilmesinin hatalı olduğu;
2-Hükümlünün Nazilli Devlet Hastanesinde tedavi için beklediği esnada görevli jandarma personeline hakaret ve tehditte bulunduğundan bahisle 5275 sayılı Kanun"un 44/2-j maddesi gereğince 3 gün hücre cezası ile cezalandırılmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 19/12/2016 tarihli ve 2016/5344 esas, 2016/4355 karar sayılı ilamında "....hükümlünün ceza infaz kurumu dışında hastanede gerçekleştirdiği eylemi nedeniyle hakkında disiplin cezası verilemeyeceği ancak genel hükümlere göre suç teşkil ettiği kabul edilen eylemi nedeniyle Cumhuriyet Başsavcılığına ihbarda bulunulmasının ve soruşturma yapılmasının mümkün olduğu sonucuna varılmakla...." şeklinde belirtildiği üzere 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 44. maddesinin 2. fıkrasında, bir günden on güne kadar hücreye koyma cezasını gerektirir eylem olarak, aynı fıkranın (j) bendi “j) Kurum görevlilerine hakaret veya tehditte bulunmak.” biçiminde düzenlenmiş olup, somut olayda hükümlünün kurum görevlilerine hakaret veya tehdit eyleminde bulunduğu Nazilli Devlet Hastanesinin ceza infaz kurumu niteliğinde olmadığı, Hastanede gerçekleşen eylemin kurum disiplinini bozacak nitelikte olmadığı, dolayısıyla disiplin cezasını gerektirmeyip adli soruşturmayı gerektireceği ;
Hususları gözetilerek merciince itirazın bu yönlerden kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309.maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 14/11/2018 gün ve 94660652-105-09-6212-2018-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;

TÜRK MİLLETİ ADINA

Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Nazilli Ağır Ceza Mahkemesinin 02/03/2018 tarihli ve 2018/351 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.