MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, kararın nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
23.03.2010 tarihinde katılana tefhim edilen hükmün, katılan vekili tarafından üzerine “25.03.2010” tarihi atılan, ancak hakim havalesi bulunmayan dilekçeyle temyiz edilmesi hukukî değerden yoksun ise de; Anayasa’nın 40/2. 5271 sayılı CMK’nın 34/2. 231/2 ve 232/6. maddeleri uyarınca, hüküm fıkrasında, başvurulacak kanun yolunun, merciinin, süresinin, başvuru şeklinin ve bu sürenin başlangıcının açıkça gösterilmesi gerekmekte olup, katılanın yüzüne karşı verilen hükümde temyiz yoluna başvuru süresinin başlangıcının katılanı yanıltacak biçimde “tefhim veya tebliğden itibaren 7 gün” olarak belirtildiği ve katılan vekilinin bu dilekçesi üzerine gerekçeli kararın katılana 12.05.2010 tarihinde tebliğ edildiği, katılan vekilinin de yasal süre içinde 18.05.2010 tarihinde hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından; tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak katılan vekilinin temyiz talebinin yasal ve süresinde olduğu kabul edilerek sanık hakkındaki hüküm hem sanık müdafii hem de katılan vekilinin temyizi nedeniyle incelenmiştir.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre katılan vekili ile sanık ... ve müdafiinin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 01.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.