4. Ceza Dairesi 2020/31888 E. , 2021/9433 K.
"İçtihat Metni" Kasten yaralama ve hakaret suçlarından sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/2, 86/3-a, 125/1, 43/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 3.000,00 Türk lirası ve 1.860,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Gaziantep (Kapatılan) 7. Sulh Ceza Mahkemesinin 20/06/2013 tarihli ve 2013/83 esas, 2013/474 sayılı kararının 05/09/2013 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 16/08/2015 tarihinde işlediği kasıtlı bir suçtan mahkûm edildiğinin ihbar edilmesi üzerine, hükmün açıklanmasına ve sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/2, 86/3-a, 125/1, 43/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 3.000,00 Türk lirası ve 1.860,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına ilişkin Gaziantep 17. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/12/2017 tarihli ve 2017/98 esas, 2017/940 sayılı kararının Yüksek Adalet Bakanlığı tarafından Kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 16/11/2020 gün ve 2020/99606 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
İstem yazısında; " Dosya kapsamına göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin Gaziantep (Kapatılan) 7. Sulh Ceza Mahkemesinin 20/06/2013 tarihli kararının, sanığın doğrudan mernis adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesi gereğince 22/11/2013 günü tebliğ edilerek kesinleştirilmiş ise de, 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, öncelikle bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, 7201 sayılı Kanun"un 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun"un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından tebligata 7201 sayılı Kanun"un 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin, sanığın bilinen en son adresine, 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesine göre tebligat yapılmadan, doğrudan mernis adresine 7201 sayılı Kanun"un 21/2. maddesine göre yapılan gerekçeli karar tebliği usulsüz olduğundan ve tebligat mazbatası üzerinde Kanun yollarına başvurulmadığı takdirde kararın kesinleşeceği hususunda şerh de düşülmediğinden, yapılan tebligatın geçerli sayılamayacağı, dolayısıyla kararın usulüne uygun olarak tebliğ edilmemesi karşısında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının henüz kesinleşmediği ve hükmün açıklanması için 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/11. maddesinde öngörülen koşulun oluşmadığı gözetilmeden, hükmün açıklanması ile yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
5271 sayılı “hükmün açıklanması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması” başlığını taşıyan 231. maddesinin 8. fıkrasında; "Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur." 11. fıkrasında; "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir." hükümleri yer almaktadır.
5271 sayılı CMK"nın 231/8. maddesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanığın beş yıl süreyle denetim süresine tabi tutulacağı belirtilmiş olup, bu denetim süresi hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının usulüne uygun olarak kesinleşmesi üzerine başlamaktadır.
7201 sayılı Tebligat Kanunu”nun 10. maddesinde de belirtildiği üzere,
Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartiyle her yerde tebligat yapılması caizdir.
Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır."
Yukarıda yer verilen kanuni düzenlemelere göre hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen sanık, bu karar usulüne uygun bir şekilde kesinleştikten sonra, 5 yıl süreyle denetime tabi tutulacak ve bu süre içerisinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirlerine riayet etmemesi halinde hüküm açıklanacaktır.
İnceleme konusu somut olayda; sanığın yokluğunda verilen kararın, bilinen en son adresine Kanunu"nun 21/1. maddesine göre tebligat çıkarılması, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya bu adrese tebligat yapılamaması halinde ise, adres kayıt sistemindeki adresin bilinen en son adres olarak kabul edilerek ve tebligatın buraya yapılması gerekmekte olup bu adrese aynı Kanunun 21/2. maddesi gereğince yapıldığı şerh de düşülerek tebligat yapılması gerekir. İncelenen dosyada, sanığın bilinen en son adresine Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesi göre tebligat yapılmadan doğrudan adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresine (MERNİS adresine) yapılan tebligatın usulsüz olduğu bu nedenle kararın henüz kesinleşmediği ve denetim süresinin işlemeye başlamadığı, dolayısıyla hükümlerin açıklanamayacağı gözetilmeden sanık hakkında denetim süresi içerisinde suç işlediğinden bahisle ihbar üzerine dosya ele alınarak açıklanması geri bırakılan hükümlerin açıklanmasına karar verilmesi hukuka aykırıdır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- Hakaret ve kasten yaralama suçlarından sanık ... hakkında, Gaziantep 17. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/12/2017 tarihli ve 2017/98 esas, 2017/940 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA;
2- CMK"nın 309. maddesinin 4-b fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığı"na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 16/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.