10. Hukuk Dairesi 2014/6261 E. , 2015/7375 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, ayakta dik pozisyonlandırma cihaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, yerel Mahkeme tarafından, kararın taraflara tebliğ edilmesine rağmen süresinde temyiz edilmeyerek kesinleştiğinden bahisle, temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
Bu kez, temyiz isteminin reddine ilişkin 02.10.2013 günlü ek kararın davacı tarafından yasal süresi içinde temyiz edilmesi üzerine, Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Bazı maddeleri dışında 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10/2. maddesine göre “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.”; Yine, 6099 sayılı Kanunun 5. maddesi ile 7201 sayılı Kanunun 21. maddesine eklenen ikinci fıkrasına göre, “Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.”; Yine, 6099 sayılı Kanunun 9. maddesi ile değişik 7201 sayılı Kanunun 35. maddesinin ikinci fıkrasına göre, “Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Mahkemece, gıyabi hükmün, aleyhine hüküm kurulan davacının adres kayıt sisteminde yazılı bulunan adresi araştırılmadan dosya içinde mevcut adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21. maddesine göre tebliği usulsüz olup, gerekçeli karar kendisine usulüne uygun tebliğ edilmeyen davacının 12.07.2013 günü temyiz yoluna başvurduğu belirgin olmakla, temyiz başvurusunun yasal süresi içinde gerçekleştiğinin kabulü ile 02.10.2013 tarihli “temyiz isteminin reddi” kararının bozulmasına,
2-) Davacının işin esasına ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
21.12.2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7. maddesinin 1. fıkrasında “görevsizlik, yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına; delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce karar verilmesi durumunda, Tarifede yazılı ücretin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonraki aşamada ise tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti ikinci kısmın ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez.” hükmüne yer verilmiş olup, incelemesi yapılan ve taraflarca takip edilmediği için açılmamış sayılmasına karar verilen davada, kanıtların toplanmasına ilişkin ara kararlarının gereğinin yerine getirildiği de gözetilerek, vekil ile temsil olunan davalı Kurum yararına Tarife’de yazılı maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde fazla vekalet ücretine hükmedilmesi, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hükmün vekalet ücretine ilişkin bendinde yer alan "3.766,61" rakamlarının silinerek, yerine, “1.200,00"" rakamlarının yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıdan alınmasına, 16.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.