10. Ceza Dairesi 2021/3994 E. , 2021/11115 K.
"İçtihat Metni" Adalet Bakanlığının, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan hükümlü ... hakkındaki Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/07/2020 tarihli ve 2010/336 esas, 2010/570 sayılı ek kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 12/02/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-)Konuyla İlgili Bilgiler:
İncelenen dosyadan;
1- Sanık hakkında, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan dolayı Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının 12/07/2010 tarihli, 2010/9580 soruşturma, 2010/7246 esas ve 2010/507 sayılı iddianamesi ile sanığın 5237 sayılı TCK’nın 188/3 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemi ile Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
2- Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 03/11/2010 tarihli ve 2010/336 esas, 2010/570 sayılı kararı ile sanığın, TCK’nın 188/3 ve 62/1. maddeleri uyarınca 6 yıl 3 ay hapis ve 8.320,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ve TCK’nın 53/1 ve 3. fıkralarının uygulanmasına, karar verildiği, kararın sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 25/03/2013 tarihli ve 2011/11838 esas, 2013/2759 karar sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verilerek 25/03/2013 tarihinde kesinleştiği,
3- Sanığın memnu hakların iadesine karar verilmesini talep etmesi üzerine, Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 09/07/2020 tarihli ve 2010/336 esas, 2010/570 sayılı ek kararı ile, “memnu hakların iadesine” karar verildiği, ek kararın 08/09/2020 tarihinde kanun yoluna gidilmeden kesinleştiği,
4- Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce, infazın tamamlandığı 05/12/2019 tarihinden itibaren 3 yıllık süre geçmediği halde yasaklanmış hakların geri verilmesine karar verildiği gerekçesi ile kanuna aykırılık ihbarında bulunulduğu,
Anlaşılmıştır.
B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak ülke içerisinde başkasına verme ve sevketme suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 188/3, 37/1, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 6 yıl 3 ay hapis ve 8.320,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 03/11/2010 tarihli ve 2010/336 esas, 2010/570 sayılı kararının Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 25/03/2013 tarihli ve 2010/336 esas, 2010/570 sayılı kararı ile onanarak kesinleşmesini müteakip, hükümlünün herhangi bir hak yoksunluğunun bulunmadığına ve memnu haklarının iadesine yönelik talebinin kabulüne ilişkin Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/07/2020 tarihli ve 2010/336 esas, 2010/570 sayılı ek karanını kapsayan dosya incelendi.
Memnu hakların iadesine ilişkin karara dayanak teşkil eden 5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu 13/A maddesinde yer alan, "5237 sayılı Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya mahkûmiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebilir. Bunun için; Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak kaydıyla,
a) Mahkûm olunan cezanın infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık bir sürenin geçmiş olması, b) Kişinin bu süre zarfında yeni bir suç işlememiş olması ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda mahkemede bir kanaat oluşması gerekir."" şeklindeki düzenleme dikkate alındığında, memnu hakların iadesi kararı verilebilmesi için infazın tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık sürenin geçmiş olmasının gerekmesi karşısında, hükümlünün mahkûm olduğu 6 yıl 3 ay hapis cezasının 05/12/2019 tarihinde infaz edildiği ve kararın verildiği 09/07/2020 tarihinde hapis cezası yönünden 3 yıllık sürenin tamamlanmadığı gözetilmeden, talebin reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/07/2020 tarihli ve 2010/336 esas, 2010/570 sayılı ek kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan hükümlü ...’ın, “5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 188/3 ve 62. maddeleri gereğince 6 yıl 3 ay hapis ve 8.320,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına ve TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına” dair Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 03/11/2010 tarihli ve 2010/336 esas, 2010/570 sayılı kararının infazını takiben, Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/07/2020 tarihli ve 2010/336 esas, 2010/570 sayılı ek kararı ile hükümlünün yasaklanmış hakların geri verilmesine yönelik talebinin kabulüne karar verilmiştir.
5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu 13/A maddesinde yer alan, ""5237 sayılı Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya mahkûmiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebilir. Bunun için; Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak kaydıyla,
a) Mahkûm olunan cezanın infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık bir sürenin geçmiş olması,
b) Kişinin bu süre zarfında yeni bir suç işlememiş olması ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda mahkemede bir kanaat oluşması gerekir."" şeklindeki düzenleme dikkate alındığında, 5237 sayılı Kanun ile diğer kanunlardaki bir kısım suçlardan mahkûmiyetin doğal sonucu olarak hak yoksunluğunun meydana geldiği durumlarda, hak yoksunluğuna neden olan cezanın infazını takiben, yasal şartların yerine gelmesi halinde mahkemesince memnu hakların iadesine karar verilmesi gerektiği gibi, belirtilen koşulların bulunmaması durumunda talebin reddine karar verileceği, somut olayda; sanığın hak yoksunluğuna neden olan suç nedeniyle hakkında hükmolunan 6 yıl 3 ay hapis cezasının 05/12/2019 tarihinde infaz edildiği ve kararın verildiği 09/07/2020 tarihinde hapis cezası yönünden 3 yıllık sürenin tamamlanmadığı gözetilmeden, talebin reddi yerine kabulüne karar verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D-)Karar :
Açıklanan nedenlerle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/07/2020 tarihli ve 2010/336 esas, 2010/570 sayılı ek kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına
BOZULMASINA, aynı Kanunun 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine,
03/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.