10. Hukuk Dairesi 2015/2055 E. , 2015/7561 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti ilişkindir.
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün davacı ve davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı vekili, davacının davalıya ait Horoz Gıda adlı şarküteri işletmesinde ve halı sahada 2000 yılından beri çalıştığını, ancak hizmetinin kuruma bildirilmediğini, bu nedenle sigortalılığının tespitine, karar verilmesini talep etmiş, mahkemece davacının 12.08.2008 tarihinde hizmet akdiyle asgari ücretle 1 gün çalıştığının ve bu hizmetinin de ..."ya bildirilmesi gerektiğinin tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Yasanın Geçici 7. maddesi kapsamında uygulama alanı bulan 506 sayılı Yasanın 79/10 maddesidir. 506 sayılı Yasanın 6. maddesinde ifade edildiği üzere sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve feragat edilemez. Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi karşısında, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olduğu, bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğunun gözetilmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında dava konusu somut olayda; Vergi müfettişlerince davalı işyerinde yapılan denetimlerde davacının mükellef olarak 12.08.2008 tarihinde imza attığının anlaşılması karşısında, vergi dairesine müzekkere
yazılarak davacının mükellef olarak imza atması hususu ayrıntılı olarak sorulmalı, davacının çalışmasının varlığı yöntemince araştırılmalı, gerekirse işyeri dosyası celp edilerek incelenmeli, dinlenen komşu işyeri tanıkları dışında başka komşu işyeri tanıkları re’sen saptanarak dinlenilmeli, dinlenen ve komşu işyeri tanıkları olduğunu iddia eden davalı tanıklarının gerçekten de komşu işyeri tanığı olup olmadıkları hususu tespit edilmeli, kamu tanığı Bayram Kılıcı"nın davalının eşinin halı sahası olduğunu bildiğini belirtmesi ve davacı tanıklarının davacının hem halı sahada, hem de markette çalıştığını beyan etmeleri karşısında, davalının eşinin halı sahasının bulunup bulunmadığı, bulunduğunun tespiti halinde davacının halı sahada çalışmış olup olmadığı hususu da usulünce araştırılmalı, halı saha ile aynı çevrede iş yapan başka işverenler veya bu işverenlerin çalıştırdığı kişiler, komşu işyeri tanıkları re’sen saptanarak dinlenilmeli, Vergi müfettişlerince davalı işyerinde yapılan denetimlerde davacının mükellef olarak imza atmış olmasının çalışmanın varlığına delalet etmeyeceği de nazara alınarak, uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek, varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde karar tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı ve davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 16.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.