Esas No: 2013/5607
Karar No: 2013/8250
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/5607 Esas 2013/8250 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ve davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ...Köyü, 108 ada 1, 3, 7, 41, 42, 43, 44 ve 110 ada 20 ve 25 parsel sayılı sırasıyla 22695,61 m², 4920,18 m², 3433,39 m², 5610,28 m², 14033,42 m², 501,82 m², 5764,07 m², 2338,75 m² ve 8775,92 m² yüzölçümündeki taşınmazlar ... İlçesi, Müze Müdürlüğünün, 01.04.2003 tarih ve 709/258 sayılı yazısı ve haritasına göre 1. derece doğal sit sınırı içinde olduğu ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 11. maddesi uyarınca zilyetlikle iktisabı mümkün olmadıkları gerekçeleriyle 108 ada 1, 3, 7, 41 ve 43; 110 ada 20 ve 25 parseller tarla niteliğiyle, 108 ada 42 parsel tarla, iki ev ve ahır niteliğiyle, 108 ada 44 parsel ise ham toprak niteliğiyle Hazine adına tesbit edilmiş, daha sonra Kadastro Komisyonu 05.05.2005 tarihli kararıyla, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Müdürlüğünce Boğaziçi Köyüne ait SİT ile ilgili Tescile Konu Olan Harita ve Planlar Yönetmeliğine uygun olarak tasdikli harita ve belgenin gönderilmediği ve kadastro komisyon çalışmalarına katılarak zeminde SİT sınır noktalarının yeri gösterilmediği ve inceleme sırasında taşınmazlar üzerinde herhangi bir korunması gerekli Kültür ve Tabiat varlığına rastlanmadığı gerekçeleriyle teknisyenlikçe yapılan tesbitler iptal edilerek, 108 ada 1, 3 ve 7 parsel sayılı taşınmazlarda 1936 tarih 738 ve 739 tahrir numaralı vergi kaydına, 108 ada 41, 42 ve 43 parsellerde, 1936 tarih ve 770 tahrir numaralı vergi kaydına, 110 ada 20 parselde 1936 tarih 742 tahrir numaralı vergi kaydına ve 110 ada 25 parselde 1936 tarih 743 tahrir numaralı vergi kaydına dayanılarak, 108 ada 1, 3 ve 7; 108 ada 42 ve 110 ada 25 parseller davacı ... adına, 108 ada 41 ve 43 parseller dava dışı.... adına, 110 ada 20 parsel dava dışı Döndü Kuyucak adına ve 108 ada 44 parsel Hazine adına tesbitlerine karar verilmiş, daha sonra Kadastro Komisyonunun 10.04.2006 tarihli kararıyla, dava konusu taşınmazların 2863 sayılı Kanunun 11. maddesini değiştiren 5226 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca 1. derecede doğal sit alanı içinde kaldıklarından söz edilerek, komisyonca yapılan tesbitlerin iptali ile dava konusu taşınmazların 1. derece doğal sit alanında kaldıkları tapu kütüğünün beyanlar hanesinde belirtilerek Hazine adına tesbitlerine karar vermiştir.
Davacı ..., 15.06.2006 tarihli dilekçesiyle irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava konusu 108 ada 1, 3, 7, 41, 42, 43, 44 ve 110 ada 20 ve 25 parsel sayılı taşınmazların adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davacının 108 ada 1 ve 3 parsellere yönelik davasının esastan, 108 ada 7, 41 ve 43, 110 ada 20 parsel sayılı taşınmazlar ile 108 ada 44 parsel sayılı taşınmazın bilirkişi krokisinde (B) harfi ile gösterilen bölümlere yönelik davasının feragat nedeniyle reddine, 108 ada 42 ve 110 ada 25 parsellere yönelik davasının tamamen, 108 ada 44 parsel sayılı taşınmaza yönelik davasının kısmen kabulüne ve dava konusu... Köyü, 108 ada 1, 3, 7, 41, 42, 43, 44 ve 110 ada 20 ve 25 parsel sayılı taşınmazların kadastro komisyon tesbitlerinin iptali ile 108 ada 1, 3, 7 ve 41 parseller orman niteliğiyle Hazine adına, 108 ada 43 parsel ham toprak niteliğiyle Hazine adına, 108 ada 44 parselin bilirkişi krokisinde (B) harfi ile gösterilen 5067,47 m² yüzölçümündeki
bölümünün kayalık niteliğiyle Hazine adına, 108 ada 42 ve 110 ada 25 parsellerin tamamı ve 108 ada 44 parselin bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 696,60 m² yüzölçümündeki bölümünün tarla niteliğiyle davacı ... adına tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından 108 ada 1 ve 3 parsellere yönelik olarak ve davalı Hazine vekili tarafından ise dava konusu tüm taşınmazlar yönünden temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmü uyarınca yapılan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
1) Davalı Hazine vekilinin temyize konu 108 ada 42, 110 ada 25 parsellerin tamamı ve 108 ada 44 parselin krokide (A) ile gösterilen 696,60 m² yüzölçümündeki bölümüne yönelik temyiz itirazları yönünden;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada, 108 ada 42, 110 ada 25 parsel sayılı taşınmazların tamamı ve 108 ada 44 parselin krokide (A) ile gösterilen 696,60 m² yüzölçümündeki bölümünün orman sayılmayan yerlerden oldukları, ayrıca üzerlerinde birinci grup olarak tescil ve ilân edilen kültür varlıkları bulunmadığı ve birinci ve ikinci derece arkeolojik sit alanı kapsamında olmadıkları anlaşıldığına ve bu taşınmazlar ile taşınmaz bölümü yönünden adına tescil kararı verilen davacı kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek hüküm kurulduğu anlaşıldığına göre, davacı Hazine vekilinin 108 ada 42, 110 ada 25 parsellerin tamamı ve 108 ada 44 parselin krokide (A) ile gösterilen bölümüne yönelik temyiz itirazlarının reddi ile bu taşınmazlar ve taşınmaz bölümü hakkında kurulan hükümlerin onanmasına karar vermek gerekmiştir.
2) Davalı Hazine vekilinin temyize konu 108 ada 7, 41 ve 43; 110 ada 20 parseller ile 108 ada 44 parselin krokide (B) harfi ile gösterilen 5067,47 m² yüzölçümündeki bölüme yönelik temyiz itirazları yönünden;
Mahkemece davacı gerçek kişi tarafından 108 ada 7, 41 ve 43; 110 ada 20 parseller ile 108 ada 44 parselin krokide (B) harfi ile gösterilen 5067,47 m² yüzölçümündeki bölümüne yönelik açılan davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, bu taşınmazlar yönünden açılan dava reddedilmesine rağmen 108 ada 1, 3, 7 ve 41 parseller orman niteliğiyle, 108 ada 43 parsel ham toprak niteliğiyle, 108 ada 44 parselin bilirkişi krokisinde (B) harfi ile gösterilen 5067,47 m² yüzölçümündeki bölümünün ise kayalık niteliğiyle tapuya tescillerine karar verilmiştir. Oysa, komisyon kararıyla, 108 ada 7, 41, 43 ve 110 ada 20 parseller tarla niteliğiyle, 108 ada 44 parsel ise ham toprak niteliğiyle tesbit edilmiştir. Dava konusu taşınmazlar, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 30/2 maddesine göre malik veya nitelik bölümü açık bırakılarak kadastro mahkemesine devredilmediklerine göre, mahkemece redde konu taşınmazların niteliğinin değiştirilmesine olanak bulunmamaktadır. Zira, hâkim tarafların talep sonuçları ile bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK. md.26/l) ve iki taraftan birinin talebi olmaksızın re"sen bir davayı inceleyemez ve karara bağlayamaz (HMK.md.24/l). Somut olayda, davacı gerçek kişinin sözü edilen parsel ve parsel bölümüne yönelik açtığı dava reddedildiğine ve Hazine ve Orman Yönetimi tarafından sözü edilen taşınmazların orman veya başka nitelikte oldukları iddiasıyla açılan bir dava da bulunmadığına göre, anılan taşınmazlar yönünden kadastro komisyon kararı gibi tapuya tescil kararı verilmesi gerekirken, H.M.K"nun 24 ve 26. maddelerine aykırı bir şekilde, taşınmazların komisyon kararı ile belirlenen nitelikleri re’sen alınan kararla; orman, ham toprak ve kayalık şeklinde değiştirilerek tapuya tescillerine karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır. Bu nedenlerle, davacı Hazine vekilinin 108 ada 7, 41 ve 43; 110 ada 20 parseller ile 108 ada 44 parselin krokide (B) harfi ile gösterilen 5067,47 m² yüzölçümündeki bölümüne yönelik temyiz itirazlarının kabulüyle bu taşınmazlar hakkında kurulan hükümlerin bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
3) Davacı ... ile davalı Hazine vekilinin 108 ada 1 ve 3 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece, davacı gerçek kişinin 108 ada 1 ve 3 parsel sayılı taşınmazlara yönelik açtığı davanın reddine karar verilmiş ve taşınmazların bilirkişi raporlarına ekli memleket haritasında yeşile boyalı ormanlık alan içinde ve yine hava fotoğraflarında koyu renkli görüntü verdiği gerekçelerine dayanılarak her iki taşınmazın da orman niteliğiyle tapuya tescillerine karar verilmiştir. Ne var ki, verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Öncelikle, yukarıda belirtildiği gibi 108 ada 1 ve 3 parsellere açılan dava reddedilmesine rağmen, 108 ada 1 ve 3 parsellerin komisyon kararıyla tarla olarak belirlenen niteliklerinin re’sen alınan kararla orman olarak değiştirilmesinde isabet bulunmamaktadır.
Davacı ... ile davalı Hazine arasındaki uyuşmazlık konusuna gelince; mahkemece yapılan keşifte görev alan uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda taşınmazların orman sayılmayan yerlerden oldukları ifade edilmiştir. Bilirkişi raporuna ekli aplikeli gösterimde de, çekişmeli 108 ada 1 ve 3 parsel sayılı taşınmazların 1963 tarihli memleket haritasında çalılık rumuzlu yeşil alanda kaldıkları ve eğimlerinin ise % 12’yi aşmadığı anlaşılmaktadır. Bu belirlemeye göre, dava konusu taşınmazlar zilyetlikle kazanmaya elverişlidir. Bu cümleden olarak, keşifte görev alan ziraat bilirkişi ....11.11.2009 havale tarihli raporunda, dava konusu 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisinin krokisinde (B) harfi ile gösterilen bölümünün % 80 kayalık alan, % 35 eğim oranına sahip olduğunu, krokide (B) harfi ile gösterilen alan içerisinde 4 adet 65 yaşında ve 1 adet 25 yaşında meşe ağacı bulunduğunu; aynı taşınmazın fen bilirkişi krokisinde (C) harfi ile gösterilen alanda eğim oranının % 25 olduğunu ve bu alanın da % 60’nı kayalık alan ve pırnal çalılıkları oluşturduğunu ve krokide (B ve C) harfleriyle ile gösterilen alanlarda tarımsal faaliyetin teknik olarak ve arazi ve toprak yapısı itibariyle mümkün olmadığını; aynı taşınmazın fen bilirkişisinin krokisinde (D) harfi ile gösterilen bölümünde ise, 6 adet setler halinde teraslamalar yapıldığını, eğim oranın % 10 oranında olduğunu ve sınırları dahilinde 1 adet taş yapılı su deposu ve 2 adet 45 yaşında aşılı zeytin ağacı ve teraslı alanlarda hububat anızı bulunduğunu, yine 108 ada 1 sayılı parselin fen bilirkişisinin krokisinde (A) harfi ile gösterilen alanda 11 adet setler halinde teraslamalar yapıldığını, eğim oranının %12 oranında olduğunu ve sınırları dahilinde 1 adet 15 yaşında menengiç ağacı 5 adet 45 yaşında aşılı zeytin ağacı, 2 adet 15 yaşında armut ağacı ve teraslı alanlarda hububat anızı bulunduğunu ve sonuç olarak; dava konusu 108 ada 1 parselin fen bilirkişi krokisinde (B ve C) harfleriyle gösterilen bölümlerinin tarım arazisi vasfında olmadığını, herhangi bir tarımsal faaliyetin yapılmadığını ve teknik açıdan bunun mümkün olmadığını, taşınmazın krokide (A ve D) harfleri ile gösterilen bölümlerinin ise 3. sınıf tarım arazisi vasfında olduğunu ve bu bölümler üzerinde uzun yıllardır tarımsal faaliyet yapıldığını bildirmiştir.
Yine, ziraatçı bilirkişi Serdal Nalbant, aynı raporda; 108 ada 3 nolu parselin fen bilirkişisinin krokisinde (A) harfi ile gösterilen bölümünde 13 adet setler halinde teraslamalar yapıldığını, eğim oranının % 10 oranında olduğunu ve sınırları dahilinde 1 adet 45 yaşında meşe ağacı ve teraslı alanlarda hububat anızı bulunduğunu; aynı taşınmazın fen bilirkişisinin krokisinde (B) harfi ile gösterilen bölümünde ise, 4 adet setler halinde teraslamalar yapıldığını, eğim oranını % 6 oranında olduğunu ve sınırları dahilinde 1 adet taş yapılı su deposu ve 2 adet 45 yaşında aşılı zeytin ağacı ve teraslı alanlarda hububat anızı bulunduğunu ve sonuç olarak; 108 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tamamının 3. sınıf tarım arazisi vasfında olduğunu ve taşınmaz üzerinde uzun yıllar boyunca tarımsal faaliyet yapıldığını bildirmiştir.
Mahkemece, 12.10.2009 tarihinde görev alan yerel bilirkişi İsmail Karaduman beyanında “dava konusu 108 ada 1 ve 3 parsel sayılı taşınmazların davacıya annesinden mirasçılar arasında yapılan taksim sonucu kaldığını, davacının annesinin dava konusu taşınmazlara buğday, arpa, yulaf gibi mahsuller ekerek kullandığını, davacının da aynı şekilde buğday, arpa, yulaf gibi mahsuller ekerek kullandığını ve davacı gerçek kişinin eklemeli zilyetliğinin 50 yılı aştığını” ifade etmiştir.
Mahkemece toplanan deliller, bilirkişi raporları ile keşif tutanağına yansıyan bilgilere göre, çekişmeli 108 ada 1 ve 3 parsel sayılı taşınmazların eski tarihli resmî belgelerde ve eylemli olarak orman olmadıkları ve 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi krokisinde (A ve D) harfleriyle gösterilen sırasıyla 14321,02 m² ve 5809,78 m² yüzölçümündeki bölümleri ile 108 ada 3 parselin tamamı yönünden davacı ... yararına 3402 sayılı Kanunun 14 - 17. maddelerinde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yöre koşulları da dikkate alındığında oluştuğu anlaşılmaktadır.
Belirtilen bu yönler gözetildiğinde, davacı ...’ın 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi krokisinde (A ve D) harfleriyle gösterilen bölümleri ile 108 ada 3 parselin tamamına yönelik davasının kabulü ile bu taşınmazların davacı adına tesciline, 108 ada 1 parselin krokide (B ve C) harfleriyle gösterilen sırasıyla 746,83 m² ve 1817,98 m² yüzölçümündeki bölümlere yönelik davasının reddi ile bu bölümler yönünden komisyon kararı gibi tapuya tescillerine karar verilmesi gerekirken, davacı gerçek kişinin belirtilen parseller yönünden davasının tümden reddi ile 108 ada 1 ve 3 parsel sayılı taşınmazların niteliklerinin yukarıda vurgulandığı gibi re’sen alınan kararla değiştirilmesi isabetsiz olmuştur.
Bu itibarla, davacı ... ve davalı Hazine vekilinin taşınmazın re’sen alınan kararla orman niteliğiyle tapuya tescil edilmesine yönelik temyiz itirazları yerinde olmakla birlikte, 108 ada 1 parselin krokide (B ve C) harfleriyle gösterilen bölümleri yönünden davacı ... lehine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşmaması nedeniyle, davacı ...’ın 108 ada 1 parselin krokide (B ve C) harfleriyle gösterilen bölümlerinin adına tescili istemini içeren temyiz itirazlarının reddine, 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazın krokide (A ve D) harfleriyle gösterilen bölümleri ile 108 ada 3 parselin tamamı yönünden ise, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşması nedeniyle kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Aynı şekilde davalı Hazine yönünden de, 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazın krokide (A ve D) harfleriyle gösterilen bölümleri ile 108 ada 3 parselin tamamı yönünden davacı ... yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşması nedeniyle, davalı Hazine vekilinin 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazın krokide (A ve D) harfleriyle gösterilen bölümleri ile 108 ada 3 parselin tamamının Hazine adına tescili istemini içeren temyiz itirazının reddine, 108 ada 1 parselin krokide (B ve C) harfleriyle gösterilen bölümleri yönünden davacı ... lehine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşmaması nedeniyle bu bölümler yönünden ise Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: 1) Yukarıda bir numaralı bentde gösterilen nedenler ile davalı Hazine vekilinin, 108 ada 42 ve 110 ada 25 parsellerin tamamı ile 108 ada 44 parselin krokide (A) harfi ile gösterilen 696,60 m² yüzölçümündeki bölümüne yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile 108 ada 42 ve 110 ada 25 parsellerin tamamı ile 108 ada 44 parselin krokide (A) harfi ile gösterilen bölümleri yönünden kurulan usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
2) İki numaralı bentde gösterilen nedenlerle davalı Hazine vekilinin 108 ada 7, 41 ve 43; 110 ada 20 parseller ile 108 ada 44 parselin krokide (B) harfi ile gösterilen 5067,47 m² yüzölçümündeki bölümüne yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile 108 ada 7, 41 ve 43; 110 ada 20 parseller ile 108 ada 44 parselin krokide (B) harfi ile gösterilen bölümü yönünden kurulan hükmün BOZULMASINA,
3) Üç numaralı bentde gösterilen nedenler ile, davacı ...’ın 108 ada 1 parselin krokide (B ve C) harfleriyle gösterilen bölümlerine yönelik, davalı Hazine vekilinin 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazın krokide (A ve D) harfleriyle gösterilen bölümleri ile 108 ada 3 parselin tamamına yönelik temyiz itirazlarının REDDİNE, yine üç numaralı bentde gösterilen nedenler ile, davacı ...’ın 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazın krokide (A ve D) harfleriyle gösterilen bölümleri ile 108 ada 3 parselin tamamına yönelik, davalı Hazine vekilinin ise, 108 ada 1 parselin krokide (B ve C) harfleriyle gösterilen bölümlerine yönelik temyiz itirazlarının kabulüyle, 108 ada 1 ve 3 parseller yönünden kurulan hükmün BOZULMASINA temyiz harcının istek halinde iadesine 23/09/2013 günü oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.