Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/2999
Karar No: 2022/155
Karar Tarihi: 19.01.2022

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/2999 Esas 2022/155 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi         2021/2999 E.  ,  2022/155 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinin 16.01.2019 tarih ve 2017/313 - 2019/20 sayılı kararı
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek... ve ... yönünden),17.10.2016 (Sanık ... yönünden),30.06.2018 (Sanık ... yönünden)
    Hüküm : Sanıklar ..., ... ve ... hakkında ayrı ayrı; TCK’nın 314/2, 53/1-2-3,
    58/9, 62/1, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri
    uyarınca kurulan mahkumiyet kararına ilişkin istinaf
    başvurusunun esastan reddi,
    Sanık ... hakkında; TCK’nın 314/2,
    53/1-2-3, 58/9, 62/1, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1.
    maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet kararına
    ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi,
    Sanık ... hakkında; TCK’nın 314/2, 53/1-2-3,
    58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca
    kurulan mahkumiyet kararına ilişkin istinaf
    başvurusunun esastan reddi,
    Sanık ... hakkında; TCK’nın 314/2, 220/7,
    53/1-2-3, 62, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri
    uyarınca kurulan mahkumiyet kararına ilişkin istinaf
    başvurusunun düzeltilerek esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Sanıklar ..., ... ve ... müdafilerinin duruşmalı inceleme taleplerinin yasal şartları oluşmadığından CMK'nın 299. maddesi gereğince ayrı ayrı REDDİNE,
    Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    I-Sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
    Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden sanık ... yönünden suç tarihinin "30.06.2018" yerine İlk Derece Mahkemesi karar başlığında “15.07.2016”, Bölge Adliye Mahkemesi karar başlığında ise “29.06.2018” olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA,
    II-Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, sanık ... hakkında ise silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
    Kuruluş, amaç, örgüt yapılanması ve faaliyet yöntemleri Dairemizin 2015/3 Esas sayılı kararında anlatılan ve nihai amacı, Devletin Anayasal nizamını cebir ve şiddet kullanarak değiştirmek olduğu anlaşılan FETÖ/PDY terör örgütünün başlangıçta bir ahlak ve eğitim hareketi olarak ortaya çıkması ve toplumun her katmanının büyük bir kesimince de böyle algılanması, amaca ulaşmak için her yolu mübah gören, fakat sözde meşrutiyetini sivil alanda dinden, kamusal alanda ise hukuktan aldığı izlenimi vermek için yeterli güce ulaşıncaya kadar alenen kriminalize olmamaya özen göstermesi gerçeği nazara alındığında; örgütün kurucusu, yöneticileri ve örgüt hiyerarşisinde üçüncü veya daha yukarı katmanlarda yer alan mensuplarının zaman sınırlaması olmaksızın örgütün nihai amacından haberdar oldukları yönünde kuşku bulunmamakta ise de, bir ve ikinci katmanlarda yer alanlar açısından; Devletin her kurumuna sızan mensupları vasıtasıyla kişi ve kurumlara yönelik, örgütün gerçek yüzünü ortaya koyan operasyonlara başlandığı, bu yapının kamuoyu ve medya tarafından tartışılır hale geldiği, üst düzey hükümet yetkilileri ve kamu görevlileri tarafından yapılan açıklamalarda “paralel yapı” veya “terör örgütü” olduğuna ilişkin tespitler ve uyarıların yapıldığı, Milli Güvenlik Kurulu tarafından da aynı değerlendirmelerin paylaşıldığı süreçten önce icra edilen faaliyetlerin, nitelik, içerik ve mahiyeti itibariyle silahlı terör örgütünün amacına hizmet ettiğinin somut delil ve olgularla ortaya konulmadıkça örgütsel faaliyet kapsamında kabul edilemeyeceği değerlendirilerek, somut olayda;
    1)Sanık ... yönünden;
    Örgütün kriptolu iletişim ağı olan ByLock iletişim sistemini kullanmayan ancak 2014 Eylül ayından itibaren örgüt liderinin talimatı doğrultusunda anılan örgütle irtibatlı Bank Asya’da hesap açtırıp para yatıran, örgüt lehine yapılan protesto eylemine katıldığı tespit edilen ve örgütle irtibatlı olduğu için kapatılmasına karar verilen Kastamonu İş Adamları Derneğine üye olan, sanığın faaliyetinin, silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olduğunu gösterir biçimde çeşitlilik, devamlılık ve yoğunluluk içermemesi karşısında örgüt üyesi olarak kabul edilmesine yasal olanak bulunmadığından, konusu suç oluşturmayan, ancak örgüt liderinin talimatı doğrultusunda amaca hizmet eden eylemlerinin silahlı terör örgütüne yardım suçunu oluşturacağı gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması;
    2)Sanık ... yönünden;
    Örgütün kriptolu iletişim ağı olan ByLock iletişim sistemini kullanmayan ancak 2014 Ocak ayından itibaren örgüt liderinin talimatı doğrultusunda anılan örgütle irtibatlı Bank Asya’da katılım hesapları açtırıp para yatıran, örgüte müzahir termal otelde konakladığı ve örgüt lehine yapılan protesto eylemine katıldığı tespit edilen, ayrıca örgütle irtibatlı olduğu için kapatılmasına karar verilen Kastamonu İş Adamları Derneğine üye olan, sanığın faaliyetinin, silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olduğunu gösterir biçimde çeşitlilik, devamlılık ve yoğunluluk içermemesi karşısında örgüt üyesi olarak kabul edilmesine yasal olanak bulunmadığından, konusu suç oluşturmayan, ancak örgüt liderinin talimatı doğrultusunda amaca hizmet eden eylemlerinin silahlı terör örgütüne yardım suçunu oluşturacağı gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması;
    3)Sanık ... yönünden;
    Örgütün kriptolu iletişim ağı olan ByLock iletişim sistemini kullanmayan ancak 2014 Ocak ayından itibaren örgüt liderinin talimatı doğrultusunda anılan örgütle irtibatlı Bank Asya’da hesap açtırıp para yatıran, örgüt lehine yapılan protesto eylemine katıldığı tespit edilen ve örgütle irtibatlı olduğu için kapatılmasına karar verilen Kastamonu İş Adamları Derneğine üye olan, sanığın faaliyetinin, silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olduğunu gösterir biçimde çeşitlilik, devamlılık ve yoğunluluk içermemesi karşısında örgüt üyesi olarak kabul edilmesine yasal olanak bulunmadığından, konusu suç oluşturmayan, ancak örgüt liderinin talimatı doğrultusunda amaca hizmet eden eylemlerinin silahlı terör örgütüne yardım suçunu oluşturacağı gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması;
    4)Sanık ... yönünden;
    Ayrıntıları Dairemizin 27.02.2019 tarih ve 2018/5168, 2019/1370 sayılı kararında açıklandığı üzere;
    Silahlı terör örgütü üyeliği suçundan yargılaması yapılan sanığın; vekaletnameli müdafiinin savunmasının alındığı 13.02.2018 tarihli 4. celseye katıldığı ancak 23.05.2018 tarihli 5. ve esas hakkında mütalaanın sunulduğu 03.10.2018 tarihli 7. celselere mazeretsiz katılmadığı, sanığın esas hakkında mütalaanın sunulduğu 03.10.2018 tarihli 7. celse son savunmasını yapmak için süre talep ettiği, 16.01.2019 tarihli 8. karar celsesinde sanık müdafiinin yine mazeretsiz olarak katılmadığı, sanık ...’in ise annesinin vefatı nedeniyle mazeret dilekçesi gönderdiği, mahkeme tarafından ara karar ile “Dosyanın karar aşamasında olması, esas hakkındaki mütalaadan bu zamana kadar geçen süre içerisinde savunmalarını hazırlayabilecek olmaları, avukatının bulunması ancak avukatının duruşmaya katılmamış olması, onunda bu aşamaya kadar esas hakkında savunma için beyanlarını sunabilecek olmasına rağmen sunmamış olması, bu hususun yargılamayı uzatacağı” gerekçesiyle mazeretinin reddedildiği ve barodan müdafi tayin edildiğinin anlaşılması karşısında, 5271 sayılı CMK’nın 197. maddesi, delillere erişme ve savunma hazırlama imkanları itibariyle çelişmeli yargılamanın gereği olan “silahların eşitliği” ilkesi ve Anayasanın 36, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddeleri ile teminat altına alınan adil yargılanma ilkesi dikkate alınarak; adaletin selameti ve sanığa isnat edilen suçun niteliği dikkate alındığında, sanık ve müdafiinin dosyayı inceleyerek son savunma hazırlayabilmeleri için makul süre verilmeyerek, yargılanmasının yapılıp hakkında mahkumiyet kurulmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanmasını doğuracak biçimde CMK'nın 101/3, 150/3, 188/1, 197/1 ve 289/1-a-e maddelerine muhalefet edilmesi;
    5)... yönünden;
    a-BDDK’nın 29.05.2015 tarihli kararı ile temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilen ve 22 Temmuz 2016 tarihli kararı ile de 5411 sayılı Bankacılık Kanunun 107. maddesinin son fıkrası gereğince faaliyet izni kaldırılıncaya kadar yasal bankacılık faaliyetlerine devam eden, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı Asya Katılım Bankası AŞ'de gerçekleştirilen mutad hesap hareketlerinin örgütsel faaliyet ya da örgüte yardım etmek kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek; örgüt liderinin talimatı üzerine örgütün amacına hizmet eden ve bankanın yararına yapılan ödeme ve sair işlemlerin, örgüte üye olmak suçu bakımından örgütsel faaliyet, tek başına ise örgüte yardım etmek olarak kabul edilebileceği nazara alındığında, sanığın savunması ile örgüt liderinin talimatından sonra örgütle iltisaklı bankaya para yatırıp yatırmadığının denetlenmesi bakımından, sanığın Bank Asya’da bulunan hesabının hangi tarihte açıldığı, kapatılıp kapatılmadığı, hesap türü, hesap işlemleri ve hesabında bulunan meblağa ilişkin evrakların dosyada bulunmadığının anlaşılması karşısında anılan evrakların onaylı suretlerinin dosya kapsamına alınarak banka hesap kayıtlarının konusunda uzman bilirkişiye tevdii ile mutad hesap hareketleri dışında örgüt liderinin talimatları doğrultusunda, talimat tarihleri ve sonrasında para yatırma ya da sair bankacılık hizmetlerinin yapılıp yapılmadığının tespiti ile CMK’nın 217. maddesi gereğince duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorularak delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    b-Kabul ve uygulamaya göre ise;
    1-Tayin edilen temel cezadan 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 5. maddesi uyarınca artırım yapılırken 3713 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1. fıkrası uyarınca artırım yapıldığının belirtilmesi gerektiği gözetilmeden uygulama maddesinin yalnızca 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi olarak gösterilmesiyle yetinilmesi,
    2-Sanığın gözaltında ve tutuklulukta kaldığı sürenin TCK'nın 63. maddesi uyarınca cezasından mahsubuna karar verilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sanık ... yönünden sair yönleri incelenmeyen, hükümlerin bu nedenlerle CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304/1. maddesi uyarınca dosyanın Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19.01.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi