MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ....Köyü 565 ada 2 parsel sayılı 2908,36 m² yüzölçümlü taşınmaz, tarla niteliğiyle ... adına tesbit edilmiş, Hazine tarafından bilgilendirme askı ilân süresi içinde kadastro komisyonuna yapılan itiraz, 3402 sayılı Kanunun 13, 14 ve 17. maddelerindeki şartların oluşmadığı gerekçesiyle kabul edilmiş ve kadastro ekibince yapılan tesbit iptal edilerek, Hazine adına tesbit kararı ile askı ilânına çıkarılmıştır.
Davacı ... vekili, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğinin yararlarına oluştuğu iddiasıyla taşınmazın komisyon tesbitinin iptali ile müvekkili adına, davacı ... ise, çekişmeli taşınmazın babasından mirasen kaldığı iddiasıyla, komisyon tesbitinin iptali ile murisi adına tesbit ve tescili istemiyle ayrı ayrı dava açmışlardır.
Yargılama sırasında ..., ..., ..., ..., ..., .... ve ... vekili 11.04.2011 havale tarihli dilekçe ile taşınmazın murisleri ..."dan kaldığı ve mirasçılarının zilyetliğinde bulunduğu iddiasıyla davaya harçlı olarak katılmışlardır.
Mahkemece, davanın reddine ve dava konusu taşınmazın komisyon kararı gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 6831 sayılı Kanuna göre 12.09.1985 tarihinde yapılıp 03.04.1986 tarihinde ilân edilerek, kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan ve yaylak niteliği bulunmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına, ancak davacı ... yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı ekonomik amaca uygun kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 23/09/2013 günü oy birliği ile karar verildi.