Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/828
Karar No: 2019/3976
Karar Tarihi: 21.02.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2019/828 Esas 2019/3976 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi         2019/828 E.  ,  2019/3976 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili ve davalılar yetkilileri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; müvekkilinin davalılar bünyesinde 07/12/2012 tarihinde çalışmaya başladığını, 31/08/2014 tarihinde iş akdinin bildirimsiz ve haksız şekilde feshedildiğini, müvekkilinin 08.00-18.00 saatleri arasında çalıştığını, resmi tatil, dini bayram ve hafta tatillerinde çalıştığını, konaklama ve yemek ihtiyaçlarının davalılar tarafından karşılanmadığını, müvekkiline fazla çalışma, resmi tatil ve dini milli bayramlara ilişkin çalışmaları ve hafta sonu çalışmalarının karşılığının ödenmediğini öne sürerek ihbar tazminatı, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ve hafta tatili alacaklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalılar vekilleri, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davacı vekili ve davalılar temsilcileri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Somut uyuşmazlıkta, davalı İlk Akademi İnşaat Proje ve Taah. A.Ş., 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler ile Bazı Kurum ve Kuruluşlara Dair Düzenleme Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 2. maddesi uyarınca kapatılmıştır.
    675 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin, dava ve takip usulü başlıklı 16. maddesinde:
    “(1) 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17/8/2016 tarihinden önce açılan davalar ile bu kapsamda Hazine ile Vakıflar Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen davalarda mahkemelerce, 15/8/2016 tarihli ve 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi uyarınca dava şartı yokluğu sebebiyle red kararı verilir. Bu kararlar duruşma günü beklenmeksizin dosya üzerinden kesin olarak verilir ve davacılara resen tebliğ edilir. Tarafların yaptığı yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.
    (2) 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17/8/2016 tarihinden önce başlatılan icra ve iflas takipleri ile bu kapsamda Hazine ile Vakıflar Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen takipler hakkında icra müdürlüklerince, 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi uyarınca düşme kararı verilir. Bu kararlar dosya üzerinden kesin olarak verilir ve takip alacaklısına resen tebliğ edilir. Tarafların yaptığı takip giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.
    (3) 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler veya kapatılma ya da resen terkin üzerine Maliye Bakanlığı ile Vakıflar Genel Müdürlüğü aleyhine 17/8/2016 tarihi dahil bu tarihten sonra açılan davalar ile icra ve iflas takipleri hakkında 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi gereğince dava veya takip şartının bulunmaması sebebiyle davanın reddine veya takibin düşmesine karar verilir.
    (4) Birinci ve ikinci fıkralar uyarınca verilen kararlarda davacı veya alacaklının 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesinde belirtilen usule uygun olarak ilgili idari makama, tebliğ tarihinden itibaren otuz günlük hak düşürücü süre içinde başvurabileceği belirtilir. İdari başvuru üzerine idari merci tarafından verilecek karar aleyhine idari yargıda dava açılabilir. İdari yargının verdiği karar kesin olup, uyuşmazlık adli yargıda hiçbir şekilde dava konusu yapılamaz.” hükmü düzenlenmiştir.
    Davalı şirketin, 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılması karşısında, 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 16. maddesi uyarınca dava şartı değerlendirilerek, sonuca göre hüküm tesis edilmek üzere, kararın bozulması gerekmiştir.
    2-Taraflar arasındaki bir diğer uyuşmazlık, davalı ... İşletmelerinin hüküm altına alınan alacaklardan sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktasındadır.
    4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesinde; işveren, bir iş sözleşmesine dayanarak işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişi ya da tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlar olarak açıklanmıştır. O halde asıl işveren-alt işveren ilişkisinden söz edilebilmesi için, öncelikle mal veya hizmetin üretildiği işyeri bulunan bir işverenin ve aynı işyerinde iş alan ikinci bir işverenin varlığı gerekir ki, asıl işveren-alt işveren ilişkisinden söz edilebilsin.
    Bir işin bütünü ile anahtar teslimi olarak ihale ile başka bir işverene verildiği hallerde 4857 sayılı Kanunu’nun 2.maddesi anlamında asıl işveren-alt işveren ilişkisinden sözedilemez.
    Somut uyuşmazlıkta; davacı, davalı ...Ş."ye ait işte, alt işveren işçisi olarak çalıştığını iddia etmiştir. Davalı ...Ş. ise, diğer davalı ile aralarında anahtar teslim işe dair sözleşme yapıldığını, davacıyı çalıştıran şirket ile aralarında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunmadığını savunmuştur. Mahkemece davalılar arasındaki ilişkinin asıl işveren-alt işveren ilişkisi olduğu kabul edilerek davalı ...Ş."nin tüm alacaklardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu kabul edilmiş ise de; yapılan araştırma hüküm kurmaya elverişli değildir.
    Davalı ...Ş. ile davalı İlk Akademi İnşaat Proje ve Taahhüt A.Ş. arasındaki sözleşmenin konusu maden sahasındaki hizmetlerin yüklenici tarafından anahtar teslim olarak 10.08.2012-09.08.2013 tarihleri arasında yerine getirilmesidir. Sözleşme süresi protokoller ile uzatılmıştır. Özel şartnamede, işin kapsamı; Kayseri Himmetdede Projesinde tesis yapım işi olarak belirtilmiştir. İhale dökümanında yer alan temel mühendislik hesap ve projeleri ve bunlara ilişkin mahal listelerine dayalı olarak işin tamamı için yüklenici tarafından teklif edilen bedel belirlenmiştir. Geçici ve kesin kabul sistemi ile çalışıldığı, sözleşme konusu işin belirli bir süre içerisinde bitirilmesinin kararlaştırıldığı ve gecikme halinde cezalar öngörüldüğü anlaşılmaktadır. Ancak, dosya içerisinde Koza Altın İşletmeleri A.Ş.’ye ait ana sözleşme bulunmamaktadır. Koza Altın İşletmeleri A.Ş.’ye ait ana sözleşme temin edilerek, şirketin faaliyet alanı içerisinde inşaat işi olup olmadığı belirlenmeli, sonucuna ve tüm dosya kapsamına göre; davalılar arasındaki sözleşme konusu işin davalı ...Ş.’nin asıl veya yardımcı işi olup olmadığı, işin anahtar teslimi verilip verilmediği netleştirilerek, Koza Altın İşletmeleri A.Ş.’ye husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği konusunda bir karar verilmelidir.
    3-Kabul şekline göre; Mahkemece hükme esas alınan raporda, hafta tatili alacağı hesaplanırken ulusal bayram ve genel tatil günlerine denk gelen hafta tatili günlerinin hesaplamadan dışlanıp dışlanmadığının belirtilmemesi hatalı bulunmuştur.
    Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 21.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi