20. Hukuk Dairesi 2013/6473 E. , 2013/8574 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında .... Köyü 328 ada 16 parsel sayılı 24226,47 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ve bahçe niteliği ile davalı ... adına kadastro komisyonunca tesbit edilmiştir.
Davacı ..., çekişmeli taşınmazın murisleri ..."den kaldığı iddiasıyla mirasçılar adına tespit ve tescili istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında Hazine ve Orman Yönetimi orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla davaya katılmışlardır.
Mahkemece, davacı gerçek kişinin davasının reddine, katılanlar Hazine ve Orman Yönetiminin davalarının kısmen kabulüne ve dava konusu taşınmazın fen bilirkişisinin raporuna ekli krokide (A) işaretli 13629,70 m² yüzölçümlü bölümünün davalı ... adına, (B) işaretli 10596,77 m² yüzölçümlü bölümünün tespitinin iptali ile en son parsel numarası verilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı gerçek kişi, katılanlar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 12.09.2011 gün ve 2011/5902 - 10026 sayılı kararı ile gerçek kişinin (A) bölümüne yönelik temyiz itirazları reddedilmiş, (B) bölümüne yönelik temyiz itirazları reddedilerek onanmış; Hazine ve Orman Yönetiminin (A) bölümüne yönelik temyiz itirazları kabul edilerek bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [1)Davacı gerçek kişinin çekişmeli taşınmazın (A) işaretli bölümüne ilişkin olan temyiz itirazları yönünden; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (A) işaretli bölümünün dava dışı 328 ada 17 ve 18 parsel sayılı taşınmazlar ile birlikte 6831 sayılı Kanunun 17/2. madde hükmüne göre orman içi açıklık niteliğinde orman sayılan yerlerden olduğu ve bu tür yerlerin 15.07.2004 günlü Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 26. maddesi gereğince orman olarak sınırlandırılmasının zorunlu olduğu ve bu tür yerler zilyetlik yolu ile kazanılamayacağı ve özel mülk olarak tescil edilemeyeceği anlaşıldığına göre, davacı gerçek kişinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının REDDİNE, 2) Davacı gerçek kişinin çekişmeli taşınmazın (B) işaretli bölümüne ilişkin olan temyiz itirazları yönünden; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, (B) bölümüne ilişkin olarak yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 3) Hazine ve Orman Yönetiminin çekişmeli taşınmazın (A) işaretli bölümüne ilişkin olan temyiz itirazlarına gelince; mahkemece, her ne kadar (A) işaretli 13629,70 m² yüzölçümlü bölümün orman sayılmayan yerlerden olduğu ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinme koşullarının davalı gerçek kişi lehine oluştuğu kabul edilerek bu bölüme ilişkin davanın reddine karar verilmiş ise de mahkemenin kabulü ve değerlendirmesi dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Şöyle ki; çekişmeli taşınmazın (A) işaretli bölümü dava dışı 328 ada 17 ve 18 parsel sayılı taşınmazlar ile birlikte 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesinde açıklanan orman içi açıklık niteliğinde olduğu, gerek 26.05.1958 tarihli Orman Tahdit ve Tescil Talimatnamesinde gerekse 25.06.1970 günlü Resmî Gazete’de yayımlanan 31.05.1970 gün ve 531 sıra no"lu Orman Tahdit ve Tescil Yönetmeliğinin 33/3 ve 19.08.1974 günlü Resmî Gazete’de yayımlanan 25.07.1974 tarihli Orman Kadastro Yönetmeliğinin 40/A ve 30.05.1984 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 30/1 ve 02.09.1986 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 23/1 ve 15.07.2004 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 26/a maddesinde "... 6831 sayılı Kanunun 17. maddesinde yer alan orman içinde bulunan doğal olarak ağaç ve ağaçcık içermeyen, genel olarak otsu bitki veya bazı durumlarda yer yer odunsu bitkiler içeren açıklıkların orman olarak sınırlandırılacağı" öngörülmüştür.
Mahkemece değinilen yönler gözetilerek katılanlar Hazine ve Orman Yönetiminin davasının tamamen kabulü gerekirken, dava konusu taşınmazın (A) işaretli bölümünün özel mülke dönüşmesini sağlayacak biçimde davanın kısmen reddi yolunda hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır...] denilmiştir.
Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun 15/06/2012 tarih ve 347 sayılı kararı ile Beydağ Kadastro Mahkemesi kapatılmış olduğundan, bozma sonrası yargılamaya Ödemiş Kadastro Mahkemesince devam olunmuştur.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davacı ..."in davasının reddine, asli müdahil Orman Yönetimi ve asli müdahil Hazinenin davalarının kabulü ile 328 ada 16 no"lu parselin orman ve fen bilirkişisinin raporunda ekli krokide (B) harfi ile gösterilen 10.596,77 m²"lik kısmına ilişkin kadastro tespitinin iptali ile en son parsel numarası verilerek orman vasfı ile Hazine adına tespit ve tapuya tesciline dair kararın Yargıtay tarafından onanması sebebi ile kesinleştiği de gözetilerek bu kısmın aynen geçerliliğine, 328 ada, 16 no"lu parselin orman ve fen bilirkişisinin raporunda ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 13.629,70 m²"lik kısmının kadastro tespitinin iptali ile aynı ada ve parsel numarası altında orman vasfı ile ... adına tespit ve tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.
Her ne kadar; mahkemece, dava konusu (A) ile işaretli taşınmazın orman içi açıklık niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın kabulü gerektiğine ilişkin Daire bozma kararına uyularak hüküm kurulmuş ise de, bozma kararında maddi hata yapılması usûlü kazanılmış hakkın istisnası olup, mahkemece uyulan Daire bozma kararında da dava konusu taşınmazın orman içi açıklık niteliğinde olduğuna ilişkin olarak maddi hata yapılmıştır. Şöyle ki; dava konusu taşınmazın (A) ile işaretli kısmı Orman Kadastro Yönetmeliğinin 26/a maddesinde belirtilen orman içi kültür arazisi olup, eski tarihli hava fotoğrafı ve memleket haritasında açık alanda kalmakta olan meyve bahçesidir. Ayrıca, (A) ile işaretli taşınmaza komşu olan 17 ve 18 sayılı parseller gerçek kişiler adına tesbit edilmiş olup itirazsız kesinleşerek tapuya tescil edilmişlerdir. Bu durumda, taşınmazın (A) ile işaretli bölümünün orman içi açıklık niteliğinde olduğu kabul edilemez.
Dairenin 12.09.2011 tarihli ve 2011/5902 - 10026 sayılı kararında taşınmazın (A) ile kısmı orman içi açıklık niteliğinde olduğu yönündeki belirleme maddî yanılgıya dayalıdır. Bu nedenle; mahkemece taşınmazın (A) ile işaretli kısmı yönünden davanın reddine ve (A) ile işaretli kısmı yönünden tesbit gibi tesciline karar verilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ..."in temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 01/10/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.