16. Hukuk Dairesi 2014/8163 E. , 2014/8188 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İNCESU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/02/2014
NUMARASI : 2011/302-2014/67
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu K./Aşağı Mahalle çalışma alanında bulunan . ada . parsel sayılı metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı İ.. D.., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, fen bilirkişisi raporunda (B) harfi ile gösterilen kısımın davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkmece; dava konusu taşınmazın kadastro öncesi durumuna göre zilyetlikle mülkiyetin kazanılmasına ilişkin kanuni şartların mevcut fen raporuna ekli krokide (B) harfi ile gösterilen yerde mevcut olduğu, (A) harfi ile gösterilen yerde mevcut olmadığı gerekçeleri ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır. Dosya arasında bulunan 10.09.2013 havale tarihli ziraat bilirkişi raporunda, çekişmeli taşınmazın fen bilirkişisi raporunda (B) harfi ile gösterilen bölümünün devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu ve son 1-2 yıldır tarım arazisi olarak kullanıldığı belirtilmesine rağmen, 09.12.2013 havale tarihli jeodezi ve fotogrometri mühendisi tarafından dosyaya sunulan bilirkişi raporunda aynı bölümünün 1954, 1975 ve 1992 yıllarında çekilmiş olan hava fotoğrafında sabit sınırlarının arazi üzerinde mevcut olduğu, sürülmüş, nadasa bırakılmış diğer bir ifade ile tarımsal faaliyet yapılmış bir alan olduğu belirtilmiştir. Ziraat bilirkişi raporu ile jeodezi ve fotogrometri mühendisi raporu arasında zilyetlik süresi ve taşınmazın niteliği yönünden belirtilen hususlarda çelişki bulunmaktadır. Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları, fen bilirkişisi ve 3 kişilik ziraat mühendisinden oluşacak uzman bilirkişiler kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın hangi tarihten beri kimler tarafından neye istinaden zilyet edildiğine ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, taşınmazın imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise, ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, dava konusu taşınmazın tespit tarihine göre 15-20-25 yıl öncesini kapsayacak şekilde 5"er yıl aralıklarla 3 ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik incelemeye uygun hava fotoğraflarının getirtilerek jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi yöntemine uygun olarak uygulattırılmak, jeodezi ve fotogrametri mühendisinden hava fotoğraflarını bilgisayar ortamına aktararak davalı yerle irtibatlaması ve stereoskopik cihazla üç boyutlu olarak incelemesi, dayanağı resim ve krokileri raporuna eklemesi istenmeli, taşınmazın öncesinin niteliği ve taşınmaz üzerinde imar-ihya işlemlerine başlandığı ve tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetliğin başlangıç tarihi ayrı ayrı belirlenmeli, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan taşınmazın niteliğiyle ilgili rapor alınmalı, bu suretle bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmeli, tanık ve bilirkişi sözleri bilimsel esaslara göre hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 11.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.