20. Hukuk Dairesi 2013/7491 E. , 2013/8718 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve arkadaşları Tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... Köyü, 114 ada 1 parsel sayılı 57 hektar 3413,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden ham toprak niteliğiyle ... adına tespit edilmiş, ... ve arkadaşlarının Ağustos 1985 tarihli 7 nolu tapu kaydına dayanarak kadastro komisyonuna yaptıkları itirazları kabul edilerek komisyon kararıyla davalılar adına tesbitine karar verilmiştir.
Davacı ..., dava konusu taşınmazda davalıların zilyetliği bulunmadığı, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmış, Orman Yönetiminin orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla açtığı dava bu dosya ile birleştirilmiştir. ... Köyü Tüzel Kişiliği, davacılar yanında davaya katılma talebinde bulunmuştur. Yine, Asım Dinç, çekişmeli yerin murislerinden kalan tarla olduğu iddiasıyla tesbitin iptaliyle adına tescili istemiyle davaya katılmıştır.
Mahkemece; davanın kabulüne ve dava konusu ... Köyü, 114 ada 1 nolu parselin tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle ... adına tapuya tesciline, katılan davacıların tescil istemlerinin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar ... ve arkadaşları tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Bölgede 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik hükümlerine göre yapılan orman kadastrosu bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafı ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu, davalı gerçek kişilerin dayandığı Ağustos 1985 tarihli 7 nolu, ilk geldisi Haziran 290 tarihli 17/6 nolu, Şikefta Tariki ... Köyünden gelen büyük çay sınırlı tapu kaydının Hazinenin taraf olmadığı mesaha tashihi davası ile yüzölçümü 8 dönümken 600 dönüme çıkarıldığı, miktarı ve sınırları itibariyle dava konusu yere uyduğunun düşünülemeyeceği, kaldı ki; taşınmazın öncesinin orman sayılan yerlerden olduğu saptandığından tapu kaydı uysa bile, 4785 sayılı Kanun ile hukukî değerini yitirdiği ve ormanlarda sürdürülen zilyetliğe de değer verilemeyeceği belirlenerek, mahkemece yazılı şekilde kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; mahkemece komisyon kararının iptaline karar verilmesi gerekirken, hükümde tapu kaydının iptaline denilmiş olması, ayrıca, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine
vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri gereğince davalılar aleyhine yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de, bu hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün 1. bendinde bulunan; “tapu kaydının iptali ile” ifadesi kaldırılarak bunun yerine; “26.01.2007 günlü komisyon kararının iptali ile” ifadesinin yazılması, yine yargılama giderlerine ilişkin 3 ve 5. bentdleri kaldırılarak, bunun yerine “6099 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davacı lehine vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nun 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 03/10/2013 günü oy birliği ile karar verildi.