Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/5001
Karar No: 2011/6578

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/5001 Esas 2011/6578 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2011/5001 E.  ,  2011/6578 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : TUZLA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 27/07/2010
    NUMARASI : 2009/302-2010/494

    Taraflar arasında görülen davada;  
    Davacı, kayden paydaşı olduğu 28 parsel sayılı taşınmazın davalı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi davası sonucu verilen karar gereğince satış dosyasında yapılan ihaleyle davalı adına tescil edildiğini yeni öğrendiğini, anılan dava ve satış işlemleri sırasında adres araştırmalarının yetersiz  olup, usulsüz tebligatlar sonucu taşınmazdaki payının davalıya geçtiğini, davalı adına tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur.
    Davalı, iddiaların varit olmadığını ve tebligatların usulüne uygun yapıldığını, aksi halde dahi davacının süreleri içinde ortaklığın giderilmesi kararını temyiz etmeksizin ve ihalenin feshi yoluna başvurmaksızın iş bu davayı açmasının hiçbir yasal dayanağı bulunmadığını, ayrıca kesinleşen bir hükmün başka mahkemece yok sayılamayacağını belirtip, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davacıya gerek gerek ortaklığın giderilmesi dosyasında  gerekse satış dosyasında usulüne uygun tebligat yapılmadığı, ancak davacının usulsüz tebliğ durumunu öğrenir öğrenmez bu hususu belirtip, T.K"nın 32.maddesi gereğince süresi içinde temyiz yoluna ya da ihalenin feshi için başvurması gerekirken bu iki başvuruyu yapmaksızın tapu iptal davası açtığı, davanın yasal dayanağının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi   raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava, yolsuz tescil nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacı ve davalı çekişme konusu 28 parsel sayılı taşınmazda paydaş iken, davalı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi davası sonucunda satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilip kesinleşmesi üzerine yapılan ihale ile davalı adına cebri satış suretiyle sicil kaydının oluştuğu, bilahare taşınmazın imar uygulamasına tabi tutularak 8619 ada1 ve 8620 ada 2 sayılı imar parsellerinin oluştuğu anlaşılmaktadır.
    Davacı, gerek ortaklığın giderilmesi davasında gerekse cebri satış işlemleri sırasında adres araştırmalarının yetersiz olup, usulsüz tebligatlar sonucu taşınmazdaki payının davalıya geçtiğini ve davalı adına oluşan tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek, eldeki davayı açmıştır.
    Dava dilekçesi içeriğinden ve iddianın ileri sürülüş biçiminden; davacının, ihalenin dayanağını teşkil eden işlemlerinin iptalini değil, oluşan sicil kaydının yolsuz olduğunu iddia ettiği; öyle ise, eldeki davanın yolsuz tescil nedenine dayalı olduğu tartışmasızdır. Olayda, İ.İ.K."nun 134.maddesinin tartışılması gerekmektedir. Bilindiği üzere, davacının İcra İflas Kanununun 134.maddesi hükmüne göre, ihalenin feshini isteyebileceği kuşkusuzdur. Bunun yanında, ihale sonucu edinilen mülkiyete dayalı tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek, tapu iptal ve tescil davası açmasına da yasal bir engel mevcut değildir.
    O halde, davacının ileri sürdüğü hususlarda, başka bir ifadeyle, gerek ortaklığın giderilmesi davasında gerekse satış dosyasında tebligatların usulüne uygun yapılıp yapılmadığı ve davalının değinilen aşamalarda usul ve yasaya aykırı bir katkısının bulunup bulunmadığının araştırılması gereklidir. Oysa, mahkemece böyle bir araştırma yapılmış değildir. Noksan soruşturmaya dayanılarak karar verilmiş olması isabetsizdir.
    Hal böyle olunca, belirtilen hukuki sebebe dayalı davanın dinlenme olanağı bulunduğu dikkate alınarak, yukarıda açıklandığı şekilde incelemenin yapılması soruşturmanın tamamlanması, ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ve eksik soruşturma ile hüküm kurulması doğru değildir.
    Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 02.06.2011  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


     



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi