Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2897
Karar No: 2019/195
Karar Tarihi: 09.01.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/2897 Esas 2019/195 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı şirketin, fason piliç yetiştiriciliği yaptığı ve bu kapsamda sigorta şirketine ait olan yem, vitamin ve ilaçların yanarak hasar gördüğü, sigorta şirketine toplam 6.896,85 USD tazminat ödendiği belirtiliyor. Hasarın halefiyet kuralları gereğince davalıdan rücuen tahsil edilebileceği gerekçesiyle dava açılmıştır. Mahkeme, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, siloların tamamen yandığı yolundaki tespitler göz önüne alınarak hasar gören malın miktarı konusunda ayrıca inceleme yapılmasına gerek görülmediği, hasarın poliçe kapsamında olduğu, illiyet bağını kesecek şekilde zarar görenin yahut üçüncü şahsın ağır kusuru ya da mücbir sebep gibi hallerin tespit edilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratır şekilde karar verildiği ve gerekçeli kararda özetlenen iddia ve savunmanın somut olaya uygun düşmeyen bir karar verildiği gerekçesiyle davalı vekilinin temyiz itirazı kabul edilerek kararın davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
610
11. Hukuk Dairesi         2017/2897 E.  ,  2019/195 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 28/12/2016 tarih ve 2016/747-2016/1448 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalının fason piliç yetiştiriciliğini yaptığını, bu kapsamda dava dışı ... Standart ... Sanayi ve Ticaret A.Ş"ye fason piliç yetiştirdiğini, davalıya ait piliç yetiştirme kümesinde 02/09/2012 tarihinde çıkan yangında, ... Standart ... Sanayi ve Ticaret A.Ş"ye ait olup davacı şirkete sigortalı olan yem, vitamin ve ilaçların yanarak hasar gördüğünü, sigortalı şirkete toplam 6.896,85 USD tazminat ödendiğini, ... Standart ... Sanayi ve Ticaret A.Ş"ye halefiyet sıfatıyla zarara neden olan davalıdan 12.470.-TL"nin rücuen tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, savunmada bulunmamıştır.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde; benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, siloların tamamen yandığı yolundaki tespitler nazara alınarak hasar gören malın miktarı konusunda ayrıca inceleme yapılmasına gerek görülmediği, eksper tarafından hazırlanan kayıtlar esas alınarak hasarın poliçe kapsamında olduğu, illiyet bağını kesecek şekilde zarar görenin yahut üçüncü şahsın ağır kusuru ya da mücbir sebep gibi hallerin tespit edilemediği, hasarın halefiyet kuralları gereğince davalıdan rücuen tahsil edilebileceği, ekspertiz raporuna göre ödenen 12.470.-TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan istenebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dava, kredi sözleşmesinden kaynaklanan istirdat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Ancak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası yargılamanın açıklığı ilkesini kabul etmiştir. 6100 sayılı HMK"nun 294 ve devamı maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca hükme bağlanmıştır. Yargılamanın açık bir şekilde yapılması ve tesis edilen hükmün açıkça belirtilmesi ilke olarak kabul edilmiştir. Bu nedenle hükmün açık, anlaşılır ve şüpheye yer vermeyecek şekilde infazı kabil olarak kurulması ve en önemlisi sonradan yazılacak gerekçeli kararın kısa karara uygun bulunması gerekir. Aksi halde, yargılamanın açıklığı ilkesi dolayısıyla kamu vicdanı zedelenmiş olacağı gibi verilen kararın hukukilik denetiminin yapılması da imkansız hale gelecektir.
    Somut olayda mahkemece kısa kararda "...4.154,78 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine" ifadesi yer almasına rağmen, gerekçeli kararda ise "... 12.470,00 TL"nin 04.03.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine" ifadesine yer verilmek suretiyle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratır şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi gerekçeli kararda özetlenen iddia ve savunmanın somut olaya ilişkin olmaması nedeniyle maddi olaya uygun düşmeyen, denetime elverişli bulunmayan bir karar verilmesi doğru olmadığından davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
    2- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 09/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi