3. Hukuk Dairesi 2013/12827 E. , 2013/13126 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen maddi zararın tazmini davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dava dilekçesinde; 18.06.2012 günü çıkan yangın nedeniyle müvekkilin bağ vasfında olan ve içerisinde birçok meyve ağacının bulunduğu taşınmazının zarar gördüğünü, Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma sonucu yangının elektrik tellerinin aşırı yük sonucu koparak yere düşmesi sonucu çıkan kıvılcımlardan kaynaklandığının belirlendiğini, delil tespiti dosyasında müvekkilinin zararının 31.031,00 TL olarak tespit edildiğini belirterek; 31.031,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işlemeye başlayan faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 29.01.2013 havale tarihli ıslah dilekçesinde talebini 34.271,42 TL"ye çıkarmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; seksiyoner direğinin etrafında herhangi bir yanık izine rastlanmadığını, tespitin gıyaplarında yapıldığını, tespit raporunun hükme esas alınacak nitelikte hazırlanmadığını savunarak; davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; davanın kabulü cihetine gidilerek; 34.271,42 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm; davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmeyerek reddedilmiştir.
Dava, davalı kuruma ait elektrik nakil hattında çıkan yangın sonucu davacıya ait bağın yanması nedeniyle oluşan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Dosya içeriğindeki bilgi ve belgelerden; bağ vasfında olan dava konusu taşınmazın 34.942.33 m2 yüzölçümüne sahip olduğu, yangında bağın 2/3"e yakınının %100"lük kısmının zarar gördüğü, bağın 1/3 oranındaki kısmının kısmen gövde üst dokusunun yanması ve genç sürgünlerin yanması suretiyle zarar gördüğü, meyve ağaçlarının %30 oranında ürün zararı gördüğü, tamamı yanan (hayati faaliyeti bitmiş) omcalarda kayıp yılının 5, kısmen yanan omcalarda kayıp yılının 3 olduğu anlaşılmaktadır.
Yangın haziran ayında çıkmış olup, benzer yangınlar genellikle yaz aylarının sıcak günlerinde, şiddetli rüzgarın da etkili olduğu olağanüstü hava koşullarında meydana gelmektedir. Elektrik hatlarının bakım ve onarımının düzenli olarak yapılmaması yanında kaçak elektrik kullanımının sürekli artması nedeniyle elektrik hatlarına fazla yüklenmesi, ürün sahibi kişilerinde de olası yangın olaylarına karşı gerekli önlemleri almamaları sonucu yaz aylarında bu şekilde çıkan çok sayıda yangına engel olunamamaktadır.
Somut olayda; iletkenlerin ayırıcıdaki bağlantı noktasında ve orta gerilim sigortalarının bağlı olduğu noktalarda kısa devre akımından kaynaklanan kıvılcımlar meydana gelerek yere düşen parçaların otları tutuşturması sonucu yangının meydana geldiği anlaşılmış olup, davalı kurumun Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği"nin 10. maddesi gereğince ark ve kıvılcımlardan korunma için gerekli önlemleri almadığı açıktır.
Her nekadar mahkemece; 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 43 ile 44. maddelerinde düzenlenen tazminat miktarının tenkisine dair hükümler değerlendirilerek, aynı bölgede daha önce başka bir yangının meydana geldiği, buna rağmen davalı idarenin elektrik direklerinin gerekli bakımını ikmal etmediği, bu hali ile hakkaniyet gereği takdir edilen tazminattan tenkise gidilemeyeceği yönünde karar verilmiş ise de; aynı şekilde davacının da önceki yangını göz önünde bulundurarak taşınmaz maliki olarak daha dikkatli olması ve muhtemel yangının çıkmaması için gerekli tedbirleri almakla yükümlü olduğu hususu göz ardı edilmiştir.
Hal böyle olunca mahkemece; davacının bölüşük kusuru nazara alınarak, belirlenen tazminattan uygun bir miktar indirim yapılması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.