20. Hukuk Dairesi 2013/4748 E. , 2013/8922 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 18/07/2012 tarihli dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği İncirdere Köyünde bulunan taşınmazın kadastro sırasında tesbit harici bırakıldığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının davacı yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, (taşınmaz üzerinde 30 yaşa kadar meyva ağaçları bulunduğu halde) taşınmazda ev, ahır, garaj yapılmasının imar ve ihya sayılmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tesbit harici bırakılan taşınmazın tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 30/01/2007 tarihinde ilân edilip kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu işlemi 1956 yılında yapılmış ve çekişmeli taşınmaz kayalık olarak tesbit harici bırakılmıştır.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir.
Şöyle ki; yörede 2007 yılında ilân edilip kesinleşen orman kadastrosu bulunduğu halde, bu konuda uzman orman mühendisi aracılığıyla keşif ve uygulama yapılmamış, fen elemanı tarafından orman kadastrosu haritası incelenerek, taşınmazın orman sınırı dışında kaldığı açıklanmışsa da; orman kadastrosuna ait çalışma tutanakları getirtilmediğinden fen bilirkişi raporu denetlenememiştir. Bunun yanı sıra; yöreye ait en eski tarihli memleket haritası ile dava tarihinden 20 yıl öncesine ait memleket haritaları ve hava fotoğrafları üzerinde araştırma yapılmamış, yine taşınmazın komşularına ait kadastro tesbit tutanakları ve varsa dayanağı kayıt ve belgeler getirtilmeden karar verilmiştir.
3402 sayılı Kadastro Kanunun 17. maddesi gereğince orman sayılmayan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen ve il, ilçe ve kasabaların imar planları kapsamında kalmayan araziden masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilip tarıma elverişli hale getirilen (ev ve benzeri tesisler yapmak, dışarıdan toprak getirilerek tarıma elverişli hale getirmek imar ve ihya olarak kabul edilemez) ve imar ihyanın tamamlandığı tarihten, davanın açıldığı güne kadar 20 yıl süreyle zilyet edildiği ileri sürülen taşınmazların, Kadastro Kanunun 14. maddesinde yazılı diğer koşulların yanında niteliğinin, imar ve ihya edildiğinin ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin, başlangıç ve süresinin, kullanılıp kullanılmadığının ve tasarruf sınırlarının ne olduğunun takdiri delil olan yerel bilirkişi ve tanık sözleri yanında, gerçeğin bir resmi olan en eski tarihli hava fotoğrafı ile gerçeğin modeli olan memleket haritaları ve dava tarihinden 15 - 20 yıl önce çekilen hava fotoğrafları ve bu fotoğrafların yorumlanması ile üretilen orijinal renkli memleket haritaları ve standart topografik fotogrametri yöntemi ile düzenlenen kadastro haritalarının, steroskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelenip taşınmazın niteliğinin, konumunun ve kullanım durumunun anlatılan bilimsel yöntemle kesin olarak belirlenmesi gerekir.
O halde; mahkemece yeniden yapılacak keşifte, öncelikle kesinleşen orman kadastrosuna ait çalışma tutanakları getirtilmeli, orman mühendisi bilirkişi tarafından, orman kadastro haritası ile kadastro paftası ölçekleri denkleştirilerek, sağlıklı biçimde zemine uygulanıp, değişik açı ve uzaklıkta en az 5 ya da 6 orman sınır noktası gösterilecek biçimde, çekişmeli taşınmazın tahdit hattına göre konumu belirlenmeli, daha sonra dava konusu taşınmaz ve etrafını gösterir ve ilk defa o yerde grafik ya da fotogrametri yöntemiyle düzenlenen 1/5000 ölçekli arazi kadastro paftasının orijinal fotokopi örneği ile en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafları ve dava tarihinden 15 - 20 yıl önce çekilmiş steroskopik hava fotoğrafları ve bu fotoğraflara dayanılarak üretilmiş orijinal renkli memleket haritaları bulunduğu yerlerden istenerek, bu belgeler dava konusu taşınmazlar ile çevresine uygulanıp, hava fotoğrafları ve dayanağı haritalar steroskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelettirilip taşınmazın niteliğinin bu belgelerde ne şekilde görüldüğü, orman ya da 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesinde ifade edilen orman içi açıklık olup olmadığı belirlenmeli, komşu parsellere ait kadastro tesbit tutanakları, dayanağı kayıt ve belgeler; tescil davasına konu olanlar varsa dava dosyaları da getirtilmeli, taşınmaz en eski tarihli resmî belgelerde orman sayılan yerlerden ise orman kadastro sınırının dışında bırakılma tarihi ile dava tarihi arasında 20 yıl geçip geçmediği belirlenmeli, taşınmazın kuzey sınırında orman parseli bulunması nedeniyle Orman Yönetimi kanunî hasım olarak davaya dahil edilmeli, bu şekilde toplanacak deliller çerçevesinde karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 08/10/2013 günü oy birliği ile karar verildi.