MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği ...Köyü"nde bulunan yaklaşık 30 dönüm miktarlı taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının müvekkilleri yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre davacı müvekkili adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Yargılama sırasında ... ve ... vekili aracılığıyla, çekişmeli taşınmazın muris ... mirasçıları adına tescili talebiyle davaya katılmışlardır.
Mahkemece, kadastro bilirkişilerinin 01.09.2010 tarihli rapor ve krokisinde (A) işaretli ve sarı renkli bölüm ile (B) işaretli kırmızı renkle boyanan taşınmaz bölümünün davacılar adına muris ..."in veraset ilâmındaki payları (..."e 2/8, ..."a 1/8, ..."e 1/8, ..."e 1/8, ..."e 1/8, ..."ya 1/8, ..."e 1/8) oranında tapuya senetsizden kayıt ve tesciline, (C) işaretli bölüme ilişkin açılan davanın reddine, katılanların davasının açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm, davalı Hazine vekili tarafından (A) ve (B) bölümlerine ilişkin temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 6831 sayılı Kanuna göre 1970 yılında Kirten Serisi bazında seri usûlde olarak Kumluk Devlet Ormanına ilişkin fotogrametrik yöntemle yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.
Yörede genel arazi kadastrosu işlemi 23.09.1963 tarihinde yapılmış ve sonuçları 13.03.1963 - 11.04.1964 tarihleri arasında ilân edilmiş ve kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosuna, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 08/10/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.