22. Hukuk Dairesi 2016/30956 E. , 2016/27977 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı şirketin .../... adresindeki ofisinde gayrimenkul değerleme uzmanı olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından geçerli neden gösterilmeden feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı tarafından dosya içerisine sunulmuş cevap dilekçesi bulunmamaktadır.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, fesih sebebinin 4857 sayılı İş Kanunu"nun 19. maddesine göre yazılı olarak ve kesin bir şekilde açıklanmadığı, davalının fesishte dürüst davranmadığı, feshe sonçare olarak başvurulmadığı, objektif davranılmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı ...temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddianın ileri sürülmesi, savunmanın yapılabilmesi ile delillerin eksiksiz olarak toplanılıp tartışılabilmesi öncelikle tarafların yargılamadan haberdar edilmeleri ile mümkündür. Hasımsız davalar hariç olmak üzere dava dilekçesi ile duruşma gün ve saati karşı tarafa tebliğ edilmeden ve taraf teşkili sağlanmadan, davaya bakılamaz, yargılama yapılamaz.
Davanın tarafları ile vekillerinin davaya ilişkin işlemleri öğrenebilmesi için, tebligatın usulüne uygun olarak yapılması, duruşma gün ve saatinin kendilerine bildirilmesi gerekmektedir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2011/21-866 esas - 2011/752 karar sayılı kararında;" ... 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 12. ve 13. maddeleri ile Tebligat Tüzüğü’nün 17. ve 18. maddelerinde tüzel kişilere tebligatın yapılma usulü açıklanmış; Hukuk Genel Kurulu’nun 04.04.2007 tarih ve 2007/12-200 esas, 2007/187 karar, 30.12.2009 tarih ve 2009/12-563 esas, 2009/600 karar ile 13.05.2009 tarih ve 2009/12-184 esas, 2009/187 karar sayılı ilamlarında da aynı husus vurgulanmıştır.
Tebligat Kanunu"nun 12. ve 13. maddeleri uyarınca, tüzel kişilere tebliğ yetkili temsilcilerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Temsile yetkili kişinin herhangi bir nedenle tebliğ yapıldığı sırada işyerinde bulunmaması veya bizzat alamayacak durumda olması halinde, kendisinden sonra gelen bir kimse veya evrak müdürüne, bu da olanaklı değilse, tüzel kişinin o yerdeki memur veya işçilerinden birine yapılmalıdır. Bu sıraya uyulması yasal zorunluluk olup, aksi takdirde tebligat usulsüz sayılacaktır. Tebligat tüzel kişinin yetkili temsilcisine yapılmamış ve sıralı kişilere yapılmışsa, bunun nedenlerinin açıkça ve ayrıntılı olarak tebligat mazbatasına yazılması gerekir.
Somut olayda davalı tarafa tüm tebligatların dava dilekçesinde bildirilen ..."daki işyeri adresine yapıldığı; gerekçeli kararın ise adresin kapalı olması sebebi ile Tebligat Kanunu"nun 21. maddesi uyarınca muhtara tebliğ edildiği; davalının resmi kayıtlardaki adresi araştırılmadan 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 35. maddesi ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 57. maddesi uyarınca dava dilekçesinde bildirilen şirketin ... adresine usulsüz tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Davalı şirketin bağlı olduğu Ticaret Sicili Memurluğundan sorularak tespit edilen adresine davalının ...’nın 36. maddesinde de açıklanan savunma hakkını kullanabilmesi için dava dilekçesi duruşma gün saat bildirir davetiye, bilirkişi raporu ve gerekçeli kararın Tebligat Kanunu ve ilgili tüzük hükümlerine uygun şekilde tebliğ edilmesi zorunludur. Kamu düzenine ilişkin bu yön gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozma sebebidir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.