Abaküs Yazılım
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1306
Karar No: 2021/1071
Karar Tarihi: 27.09.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2020/1306 Esas 2021/1071 Karar Sayılı İlamı

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi ....
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

....

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
...
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/02/2020
NUMARASI ...
DAVA : Şube Tescil
DAVA TARİHİ : 28/03/2019
KARAR TARİHİ : 27/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/10/2021

Taraflar arasındaki şube tescil istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya duruşmalı olarak incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin ... adresinde ... isimli satış mağazası bulunduğunu, davalı şirketin merkez adresine ve ... faaliyet adresine ayrı ayrı şube tescili için davet yazıları gönderildiğini, davalının şube tescil başvurusunda bulunmadığını belirterek davalının ... adresinde bulunan ... isimli mağazasının şube olarak ... Ticaret Siciline tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ... Sicilinde kayıtlı olduğunu, müvekkilinin avm içinde bulunan mağazasının bağımsız bir işletme olmadığını, ayrı bir vergi kaydının bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, yargılama aşamasında mahallinde keşif yapılarak bilirkişi heyetinden rapor alındığı, davalının...... adresinde faaliyet gösteren işyerinin kendi nam ve hesabına müşteriyle bağımsız ticari ilişki kurmak suretiyle kadın ve erkek tekstil ürünleri ve aksesuarları satışı yapıldığı, karşılığında kasaya nakit para girişiyle ticari faaliyette bulunduğu, ticaret siciline şube tescili yapılmasına ilişkin koşulların oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının.... ... ... adresinde bulunan işyerinin şube olarak ticaret siciline tesciline ve ilanına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; satış mağazasının bağımsız bir işletme veya şube olmadığını, mağazanın müstakil sermayesinin ve muhasebesinin bulunmadığını, tek başına herhangi bir ticari muamele yapamadığını, şirket merkezine iç ve dış ilişkide tam bağımlı olduğunu, şirket yönetim kurulunca şube olarak tescili ve bu suretle faaliyetinin kararlaştırılmadığını, bu mağazanın temsil ve ilzamı hususunda bir yönetim kararının bulunmadığını, mağaza müdürünün merkezden aldığı talimatlar doğrultusunda iş yerini sevk ve idare ettiğini, müdürün iş akdi ile işverene bağımlı çalıştığını, tescili istenen mağazanın TTK'da tanımlanan umumi mağaza türüne de girmediğini, ayrı bir vergi kaydının bulunmadığını, mağazadaki vergi kaydında müvekkilinin merkez adresi ve vergi kaydının yer aldığını, mağazadaki satış işlemlerinin yazar kasaya geçirilmesi için vergi dairesine bildirimde bulunulduğunu, çalışanların iş yeri kayıtları yönünden de .... bildirim yapıldığını, merkezden bağımsız bir vergi ya da iş yeri numarası alınmadığını, ... Kanununun satış mağazalarının ticaret Odalarının kaydına ilişkin hüküm içerdiğini, şube olarak ticaret siciline tescile dair bir hüküm içermediğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; Türk Ticaret Kanunu'nun 33. maddesine dayalı şube tescil davasıdır.
6100 Sayılı HMK'nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Davacı tarafından davalı şirkete yapılan bildirim, davalı tarafından bildirim üzerine davacıya verilen cevap, yargılama aşamasında mahallinde yapılan keşif sonucu mali müşavir ve endüstri mühendisi/işletme uzmanı bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 11/12/2019 tarihli kök, istinaf aşamasında alınan 16/08/2021 tarihli ek rapor, ... kayıtları, şube olarak tescili talep edilen mağazada yer alan vergi levhası fotokopisi dosya içerisinde yer almaktadır.
Davacı yan yetki alanı içerisinde şirket merkezi İstanbul'da olan davalı şirketin merkezden ayrı olarak...... ... adresinde faaliyet gösterdiğini, şube olarak sicile tescilinin gerektiğini iddia etmiş, davalı yan ise tüm işlemlerin şirket merkezi tarafından yürütüldüğünü, ayrı ticari faaliyetin bulunmadığını savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda bilirkişi kök raporu hükme esas alınarak ..... ... adresindeki dava konusu yerin şube tesciline ilişkin koşulların oluştuğu gerekçesiyle anılan adreste yer alan iş yerinin şube olarak ticaret siciline tescil ve ilanına karar verilmiştir.
Taraflar arasında davalı şirketin ... Sicil Müdürlüğünde kayıtlı olduğu, ...'de dava konusu satış mağazasının bulunduğu hususlarında herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık, davalı şirketin ...'de bulanan satış mağazasının merkezden ayrı olarak ticari faaliyette bulunup bulunmadığı, bu yerin şube olarak sicile tescil koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarından kaynaklanmaktadır.
Davalı vekilinin istinaf itirazları incelendiğinde, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 33. maddesinde; tescile davet ve cezaya yönelik, aynı yasanın 40. maddesinde tescile yönelik düzenlemeler ve Ticaret Sicil Yönetmeliği'nin 118. maddesinde de şube tanımı yapılmıştır.
Davacı ... Müdürlüğü'nce merkezi ... Sicil Müdürlüğü'nün ... sicil numarasında kayıtlı bulunan... ... ... adresinde bulunan satış mağazasının kendi başına ticari faaliyet yürüttüğü iddiasıyla bu yerin sicile şube olarak tescili talep edilmiştir.
Yargılama aşamasında mahallinde yapılan keşif sonrası düzenlenen bilirkişi heyeti kök raporunda, şube olarak tescili talep edilen mağazanın kendi nam ve hesabına merkezden bağımsız ticari ilişki kurarak kadın ve erkek tekstil ürünleri ve aksesuarları satışı yaptığı, karşılığında kasaya nakit para girişi ile ticari faaliyette bulunduğu, şube tescil koşullarının oluştuğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Anılan bilirkişi heyeti kök raporunda şube olarak tescili talep edilen satış mağazasının dış ilişkilerde merkezden bağımsız olup olmadığı, kendi başına ticari faaliyette bulunup bulunmadığı, ayrı bir sermayesi ve muhasebe kaydının olup olmadığı, çalışanların alımı, maaş ödemeleri, işten çıkarılmasının merkezden mi yoksa şube tescili talep edilen satış mağazasından mı yapıldığı, ticari işlemlerinin nereden yürütüldüğü hususlarında herhangi bir tespite yer verilmediğinden anılan hususların tespitine ilişkin olarak istinaf aşamasında bilirkişi heyetinden ek rapor alınmıştır.
İstinaf aşamasında yerinde inceleme sonucu alınan bilirkişi heyeti ek raporunda, şube olarak tescili talep edilen mağazanın dış ilişkilerde merkez tarafından tedarik edilen tekstil ürünlerinin ve aksesuarlarının müşterilere satışını yapmakla yükümlü olduğu, kendi başına ticari faaliyette bulunduğu, ayrı bir sermayesi ve muhasebe kaydının olmadığı, tüm kayıtların elektronik ortamda merkezde toplandığı, çalışanların işe alımı ve maaş ödemeleri davaya konu olan adresteki ön görüşmeler sonrasında merkez tarafından yapıldığı, müşterilere satışı yapılan kıyafetler karşılığında nakit alınan paranın yazar kasada toplandığı, gün sonunda bu paranın merkeze kayıtlı banka hesabına aktarıldığı yönünde kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi ek raporu ekinde yerinde yapılan inceleme sırasında mağazada asılı bulunan vergi levhasının fotokopisi yer almakta olup, vergi levhasında mükellefin ticaret ünvanı olarak davalı şirketin isim ve adresinin yer aldığı görülmüştür.
Hal böyle olunca, şube olarak tescili talep edilen avm içerisindeki satış mağazasının merkezden ayrı bir muhasebesi ve sermayesi bulunmadığı, çalışanlarının işe alım ve maaş ödemelerinin merkez tarafından yapıldığı, kendi başına ticari faaliyette bulunmakta ise de dış ilişkilerde merkez tarafından tedarik edilen ürünleri müşterilere satmakla yükümlü olduğu, satış mağazasının şube tescil koşullarının oluşmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir (Emsal Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 26/10/2020 tarih 2020/582 Esas 2020/4446 Karar sayılı ilamı).
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kabulü yönündeki kararında isabet görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
... Asliye Ticaret Mahkemesinin 27/02/2020 tarih ....Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Davanın REDDİNE,
4-Alınması gerekli olan 59,30 TL karar ilam harcından peşin alınan 44,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davalı tarafından posta gideri olarak yapılan 11,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
B)1-Davalı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 132,50 TL posta ve tebligat gideri toplamı 281,10 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında birden fazla duruşma açıldığından yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda HMK'nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay'da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 27/09/2021

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi