Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9931
Karar No: 2014/8835
Karar Tarihi: 19.06.2014

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2014/9931 Esas 2014/8835 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2014/9931 E.  ,  2014/8835 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ŞİRAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 28/06/2013
    NUMARASI : 2012/154-2013/92

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında S.Köyü çalışma alanında bulunan davaya konu taşınmaz yol olarak tescil harici bırakılmıştır. Davacı M.. Ş.. kadastro tespiti öncesi satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Yargılama sırasında Ş.. Y.. davaya konu taşınmazın yol olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne fen bilirkişi raporunda yeşil renk ile gösterilen 84,74 metrekarelik bölümün . ada . sayılı parsele dahil edilerek bu taşınmaz malikleri adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi ile müdahil Ş.. Y.. tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece; çekişmeli taşınmazın kadastro çalışmaları öncesinde davacının harman yerine gidiş geliş yolu olarak kullanıldığı, kadastro sırasında gerçek duruma aykırı olarak yol olarak tespit ve tescil edildiği kabul edilmek suretiyle karar verilmiş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama yeterli değildir. Dava; çekişmeli taşınmazın zilyetlikle iktisaba elverişli yerlerden olup olmadığı ve davacı taraf yararına tespit öncesinde 3402 sayılı Yasa"nın 14. maddesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesi ile çözüme kavuşturulacak nitelikteki tapu iptali ve tescil davası olduğu halde fen ve inşaatçı bilirkişilerden alınan raporlar ile yetinilmiştir. Yerel bilirkişiler ile bir kısım davacı tanıkları davaya konu taşınmazı davacının . ada. parsel sayılı dava dışı mülküne ait olarak bildiklerini burada önceden beri kullanılan bir yol olmadığını, eskiden yukarıdan gelen sel sularının aktığı dere yatağı ve ark olduğunu belirttikleri ve kadastro krokisine göre davalı taşınmazın kuzeyinde arkın bulunduğu anlaşıldığı halde jeolog ve ziraatçı bilirkişinin bilgisine başvurulmaksızın, taşınmazın niteliği ile zilyetlikle iktisap süresinin belirlenmesi yönünden yetersiz inceleme ile karar verilmiştir. Hal böyle olunca; çekişmeli taşınmazın ark ya da dere yatağı olup olmadığı ve taşınmaz üzerinde zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğü önem arzetmektedir. Doğru sonuca varılabilmesi için yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, uzman jeolog, ziraat fakültesi toprak bölümü öğretim üyelerinden seçilecek üç kişilik bilirkişi ve fen bilirkişisi refakate
    alınarak mahallinde yeniden keşif yapılmalı, taşınmazın kısmen ya da tamamen dere yatağından elde edilip edilmediği, taşınmazın sınırında halen aktif dere yatağı bulunup bulunmadığı buna göre taşınmazın tamamı üzerinde davacı tarafın kadastro tespitine kadar en az 20 yıl süre ile zilyetliği olup olmadığı, taşınmaz üzerindeki zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğü belirlenmeli, bilirkişilerden önceki raporların irdelenmesi, varsa çelişkilerin giderilmesi istenmelidir. Taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı hususunda yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı rapor ve harita düzenlettirilmeli, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden Ş.. Y.."a iadesine, 19.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi