16. Hukuk Dairesi 2014/9178 E. , 2014/8898 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 113 ada 3 parsel sayılı, 26.469,04 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı ve harici satış ile 2/16 hisse ile davacının babası ... , 3/16 hisse ile ... mirasçıları, 11/16 hisse ile ... mirasçıları adına tespit ve tescil edilmiş, 2011 yılında yapılan kamulaştırma ile taşınmaz 113 ada 10, 11 ve 12 parsellere ifraz edilmiştir. Davacı ..., dava konusu taşınmazın bir bölümünü tapu kayıt maliklerinden haricen, bir bölümünü ise tapu kaydı ile satın aldığı iddiasıyla tamamının adına tescili talebiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, hükme dayanak yapılan fen bilirkişisi raporunda (B) harfi ile gösterilen 3.357,22 metrekarenin davacı adına kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... ve davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davalı ... Müdürlüğünün temyizi yönünden; ... dava konusu 113 ada 3 parsel sayılı taşınmazdan ifrazen oluşan 113 ada 11 parsel saydı taşınmaz yönünden davada taraf olup, Mahkemece ... adına tapuda kayıtlı olan 113 ada 11 parsel sayılı taşınmaz yönünden olumlu ya da olumsuz hüküm kurulmadığı anlaşılmakla davalı ... Müdürlüğünün temyiz inceleme isteğinin hukuki yarar yokluğu nedeniyle REDDİNE, peşin yatırılan nispi temyiz karar harcının talep halinde iadesine,
2- Davacı ..."ın temyiz inceleme isteğine gelince; Dava konusu taşınmazın kadastro tespiti tapu kaydına ve harici satın almaya dayalı olarak yapılmıştır. Davacı ..., ayrı bir tapu kaydına dayanarak dava konusu taşınmaz bölümünün adına tescili talebi ile dava açmıştır. Mahkemece, mahallinde yapılan keşif sırasında uygulanan davacının dayandığı tapu kaydının, dava konusu taşınmaz içerisinde davacının talep ettiği ve hükme dayanak yapılan fen bilirkişisi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümü kapsadığı; ancak bu tapu kaydının kadastro çalışmaları sırasında dava dışı 102 ada 1 parsel sayılı taşınmaza revizyon gördüğü belirtilerek; dava konusu taşınmaza revizyon gören tapu kaydı ise yöntemince uygulanmadan davanın reddine karar verilmiştir. Bir tapu kaydının başka bir taşınmaza revizyon görmesi bu tapunun mutlak suretle o taşınmaza ait olduğu anlamına gelmez. Hal böyle olunca, davacının dayandığı 26.08.1993 tarih 4 sıra numaralı tapu kaydı ile dava konusu taşınmaza kadastro çalışmaları sırasında uygulanan 18.03.1949 tarih 11 sıra numaralı tapu kaydı ve çekişmeli taşınmaza komşu taşınmazların onaylı tutanak suretleriyle dayanağı olan belgeler tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte getirtilip dosya ikmal edildikten sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları huzuruyla keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında davacı dayanağı tapu kaydı ve dava konusu taşınmaza kadastro çalışmaları sırasında uygulanan tapu kaydının sınırları tek tek okunup, mahalli bilirkişi ve tanıklardan tapu kaydı sınırlarının zeminde gösterilmesi istenilmeli, fen bilirkişi tarafından gösterilen sınırlar kroki üzerinde gösterilmeli, bilirkişilerce gösterilemeyen hudutlar için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı ve bu şekilde dava konusu taşınmazın hangi tapu kaydının kapsamında kaldığı kesin olarak belirlenmelidir. Dava konusu taşınmaz bölümünün her iki tapu kaydının kapsamında kaldığının belirlenmesi halinde hangi tapu kaydına ne sebeple üstünlük verileceği tartışılmalı, dava konusu taşınmazın her iki tapu kaydının kapsamında kalmadığının tespit edilmesi halinde, bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın kim tarafından neye istinaden ve ne zamandan beri zilyet edildiğine ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, teknik bilirkişiye uygulanan tapu kayıtlarının kapsamını belirtir ve keşli takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, bir tapu kaydının kadastro çalışmaları sırasında başka bir taşınmaza revizyon görmesinin bu tapunun mutlak suretle o taşınmaza ait olduğu anlamına gelmeyeceği gözden kaçırılmamalı ve bundan sonra tüm deliller değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 23.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.