3. Hukuk Dairesi 2020/25 E. , 2020/1964 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen istirdat davasının kısmen kabulüne dair verilen hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulüne, yerel mahkeme kararı düzeltilerek davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davaya konu sekiz farklı ATM"nin elektriğinin dava dışı kişilerin aboneliğinden süzme sayaç vasıtasıyla sağlandığını, ancak bu ATM"lere davalı ... tarafından kaçak elektrik cezaları kesildiğini, anılan cezalara itiraz etmiş olmasına rağmen davalı tarafından itirazların kabul edilmediğini, bu itibarla; herhangi bir icrai takibe konu edilmemesi amacıyla ihtirazı kayıt koyarak ilgili cezaların ödendiğini, bu nedenlerle ..."a ödemesi yapılan elektrik bedellerinin bankaya faizi ile birlikte iadesi gerektiğini ileri sürerek haksız ve hukuka aykırı olarak fazla ödenen 75.626,81 TL"nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte istirdadına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı; davacı şirketin hem abonelik sözleşmesi imzalamadan hem de kaydı bulunmayan sayaçlardan elektrik tüketimi yaptığını, yasal şekilde tesis edilmemiş sayaçtan geçirilerek mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tükettiği için Yönetmeliğin 26/b fıkrasında tanımlanan şekilde kaçak elektrik tüketimi yaptığını, dolayısıyla müvekkili şirket tarafından yapılmış tespit ve tahakkuklarda hata bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece; toplanan deliller, alınan bilirkişi heyet raporu ve tüm dosya kapsamından davacının sekiz ayrı yerde kurulu bulunan ATM cihazlarında kaçak elektrik kullandığı ve bunun yapılan kontrollerde anlaşılması üzerine usul ve mevzuat çerçevesinde
ceza tahakkuk ettirildiği ancak yapılan ek tahakkuk ve ceza tahsilatlarında hesap hatası yapıldığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne 54.910,24 TL"nin dava tarihi olan 29/01/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla istemin reddine, karar verilmiş, hükme karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge adliye mahkemesi; davacının, ödeme tarihlerinden sonra göndermiş olduğu yazıda ihtirazi kayıtla ödeme yapmış olduğunu bildirdiği, davacının yaptığı ödemenin elektriğin kesileceği baskısı altında olmadığı ve ihtirazı kayıtla ödeme yapılmadığı, bu nedenle, davacının ödediğini geri isteme hakkı bulunmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun kabulüne HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca ilk derece mahkeme kararı düzeltilerek yeniden esas hakkında; davanın reddine, karar verilmiş, hüküm; davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Somut olayda davacı taraf; kaçak elektrik kullanımı olmadığı halde, icra takibi yapılacağı, yeni abonelik verilmeyeceği ve elektriğin kesileceği tehdidi altında kaçak tahakkuk bedelini ödemek zorunda kaldığını ileri sürmektedir.
6098 sayılı TBK’nın 39/son maddesine göre; aldatma veya korkutmadan dolayı bağlayıcılığı olmayan bir sözleşmenin onanmış sayılması, tazminat hakkını ortadan kaldırmaz.
Tahakkuk yapıldığı tarihteki mevzuat hükümlerine uymayan bir ödeme yapıldığı iddia edildiği taktirde, ödeme sırasında ihtirazi kayıt ileri sürmese dahi ödeyen; zamanaşımı süresi içinde bu bedelin istirdadını talep edilebilir. Buna göre; davacının dava konusu kaçak tahakkuk bedelinin ödemesini yaparken ihtirazi kayıt koymasına gerek yoktur.
O halde, bölge adliye mahkemesince; yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, davacının haksız olarak ödediğini iddia ettiği kaçak tahakkuk bedelinin iadesini, ihtirazı kayıt ileri sürmemiş olsa bile, zamanaşımı süresi içinde isteyebileceği göz önünde bulundurularak işin esasına girilmeli, davacının kaçak kullanımı olmadığına dair iddiası üzerinde durularak, usulünce araştırma yapıldıktan sonra sonucu dairesinde bir karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nun 371. maddesi uyarınca temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 04/03/2020 gününde oy birliği ile karar verildi.