Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/6690
Karar No: 2018/669
Karar Tarihi: 05.02.2018

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2017/6690 Esas 2018/669 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2017/6690 E.  ,  2018/669 K.

    "İçtihat Metni"


    Davacı ... Vek. Av. ... ile davalılar 1- ...Ltd.Şti Vek. ... 2-...Ltd Şti. 3- ... 4-...Ltd. Şti. Vek. Av.... 5-... A.Ş. Vek. Av.... 6-... Vek. Av.... aralarındaki tazminat davası hakkında ... 6. İş Mahkemesince verilen 28/05/2013 gün ve 2013/37 E. - 2013/487 K. sayılı kararın düzeltilerek Onanmasına ilişkin Dairemizin 14/01/2014 gün ve 2013/18153-2014/188 Sayılı ilamına karşı davacı vekili tarafından süresi içinde maddi hatanın düzeltilmesi yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi. Gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı vekilinin 16/11/2017 tarihli dilekçesiyle Dairemizin 14/01/2014 tarih, 2013/18153 Esas, 2014/188 Karar sayılı yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına ilişkin ilamında maddi hata olduğunu, maddi hatanın giderilmesini talep ettiği anlaşılmaktadır.
    İş Mahkemeleri Kanununun 8/3. maddesi gereğince İş Mahkemelerinden verilen kararlara ve buna bağlı Yargıtay ilamına karşı karar düzeltme yolu kapalıdır. Ancak; Yargıtay onama ya da bozma kararlarında açıkça maddi hatanın bulunduğu hallerde, dosyanın yeniden incelenmesi mümkündür. Zira maddi yanılgıya dayalı olarak verilmiş onama ya da bozma kararları ile hatalı biçimde hak sahibi olmak, evrensel hukukun temel ilkelerine ters düştüğünden karşı taraf yararına sonuç doğurmamalıdır. Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşleri de bu doğrultudadır.
    Maddi yanılgı kavramından amaç; Hukuksal değerlendirme ve denetim dışında, tamamen maddi olgulara yönelik, ilk bakışta yanılgı olduğu açık ve belirgin olup, her nasılsa, inceleme sırasında gözden kaçmış ve bu tür bir yanlışlığın sürdürülmesinin Kamu düzeni ve vicdanı yönünden savunulmasının mümkün bulunmadığı, yargılamanın sonucunu büyük ölçüde etkileyen ve çoğu kez tersine çeviren ve düzeltilmesinin zorunlu olduğu açık yanılgılardır.
    Uygulamada zaman zaman görüldüğü gibi, Yargıtay denetimi sırasında, uyuşmazlık konusuna ilişkin maddi olgularda, davanın taraflarında, uyuşmazlık sürecinde, uyuşmazlığa esas başlangıç ve bitim tarihlerinde, zarar hesaplarına ait rakam ve olgularda ve bunlara benzer durumlarda; yanlış algılanma sonucu, açık ve belirgin yanlışlıklar yapılması mümkündür. Bu tür açık hatalarda ısrar edilmesi ve maddi gerçeğin göz ardı yapılması, yargıya duyulan güven ve saygınlığı sarsacağı gibi, Adalete olan inancı ortadan kaldırır ve yok eder.
    Bu nedenledir ki; Yargıtay; bu güne değin maddi yanılgının belirlendiği durumlarda soruna müdahale etmiş baştan yapılmış açık maddi yanlışlığın düzeltmesini kabul etmiştir. Kaldı ki kimi açık maddi yanılgıya dayalı ve yanlışlığı son derece belirgin haksız ve adaletsiz sonuçların giderilmesi kamu düzeni açısından zorunludur. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2002/10-895E ve 2002/838K, 2003/21-425E ve 2003/441K sayılı kararları da bu doğrultudadır.
    Somut olayda, Dairemiz kararında maddi hatanın söz konusu bulunduğu anlaşılmakla Dairemizin 14/01/2014 tarih, 2013/18153 Esas, 2014/188 Karar sayılı Düzelterek Onama kararının kaldırılmasına karar verilerek dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere, temyizin kapsamına ve temyiz nedenlerine göre, temyiz eden davalılar ... Ltd Şti ve ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2-Dava 28.11.1992 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Yerel Mahkemenin iş kazasından kaynaklanan maddi zararın bulunmadığından maddi tazminat isteminin reddine manevi tazminat isteminin kabulüne ilişkin 14.04.2011 günlü kararının davacı ile davalılardan ...Ltd Şti. ile ... Ltd Şti ve ...vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce yapılan inceleme sonunda “Davalı ...Ş. yönünden açılan bir manevi tazminat davası bulunmadığından manevi tazminat davasının bu davalı yönünden Reddi ile lehine vekalet ücreti taktir edilmesi ile maddi tazminat isteminin ret nedenine göre reddolunan miktar üzerinden nispi vekalet ücreti yerine maktu vekalet ücreti verilmesi usul ve yasaya aykırı” bulunarak bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, önceki gibi maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin kabulüne karar verilmiş ve karar süresinde davalılardan tarafından temyiz edilmiştir.
    Yerel mahkemenin maddi tazminatın reddi nedeniyle maktu vekalet ücreti verilmesine ilişkin 14.04.2011 günlü kararı davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmemiştir. Bu duruma göre maddi tazminat isteminin reddi nedeniyle maktu vekalet ücreti verilmesine ilişkin kararın bu davalı bakımından kesinleştiği, bu yöne ilişkin bozmadan yalnızca hükmü temyiz eden davalıların yararlanacağı açıktır. Hal böyle olunca bozma sonrası kurulan hükümde karar altına alınan nispi vekalet ücretinin bozma öncesi hüküm altına alınan miktarı aşan bölümünden davalılardan ...’nin yararlandırılması usul ve yasaya aykırı olmuştur.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, kararın temyiz etmeyen davalı ...Ş. yönünden kesinleştiği gözetilerek, HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca, temyiz eden davalılar ... Ltd Şti ve... yararına düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının maddi tazminata ilişkin 1. Bendindeki “İlk hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ... uyarınca takdir olunan 17.294,00 TL nispi avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalılar ... Ltd Şti, ...Ltd Şti, ... A.Ş ve ...’ya verilmesine,” rakam ve sözcülerinin tümüyle silinerek yerine;
    “İlk hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ... uyarınca, (Davalı ...Ş.’nin mahkemece verilen 14/04/2011 tarihli ilk hükmü temyiz etmemesi nedeniyle vekalet ücreti alacağı 1.100,00TL ile sınırlı olmak üzere), 17.294,00 TL nispi avukatlık ücretinin davacıdan alınarak, davalılar ... Ltd Şti, ... Ltd Şti,...A.Ş ve ..."ya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden...Ltd.Şti. ve ..."ya yükletilmesine, 05/02/2018 gününde oybirliği ile karar verildi



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi