3. Hukuk Dairesi 2013/14295 E. , 2013/13792 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı arasında düzenlenen 04.05.2009 tarihli araç satış sözleşmesiyle, müvekkilinin 60.000 Euro peşin ödemede bulunarak davalıdan araç satın aldığını, davalının aracı teslim yükümlülüğünü yerine getirmeyerek, aracı üçüncü bir şahsa noterde devir ettiğini, davalıya ödenen paranın tahsili amacıyla yapılan icra takibine davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile %40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevabında; davaya konu sözleşmenin tarafının ... Otomotiv Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi olduğunu, davalının sözleşmeyi şirketi temsilen imzaladığını, bu nedenle davalı aleyhine açılan davanın husumetten reddine karar verilmesini, ayrıca sözleşmede belirtildiği üzere aracın davacıya teslim edildiğini, davacının talimatı ile aracın üçüncü bir şahsa satıldığını, davalı tarafından aracın satılmasının söz konusu olmadığını iddia ederek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davalıyı ilzam edecek şekilde sözleşmede davalının isim ve soyadı altında sözleşmede imzası bulunduğu bu nedenle davalının husumet itirazının reddine, davanın kısmen kabulü ile davalının icra dosyasına yaptığı itirazın 60.000 Euro üzerinden iptali ile takibin devamına anılan meblağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasanın 4/a maddesine göre değişen oranlarda faiz uygulanmasına karar, verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, 23.01.1990 tarihinde yürürlüğe giren 3678 sayılı Kanunun 29.maddesiyle 818 sayılı Borçlar Kanununun 83.maddesine bir fıkra eklenerek, yabancı para borcunun vadesinde ödenmemesi halinde alacaklının, bu alacağını aynen vade veya fiili ödeme günündeki rayice göre Türk parası ile ödenmesini isteyebileceği kabul edilmiştir. Yine HGK.nın 2012/12-1072 E.-2013/496 K. sayılı ilamında da belirtildiği üzere "Alacaklının, Borçlar Kanunu"nun 83 ve TTK.nun 623.maddesi uyarınca seçimlik hakkını, fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden ödeme yapılması yönünde kullanması halinde, dava konusu alacak tahsil tarihine kadar yabancı para alacağı olarak değerlendirileceğinden, alacaklı, bu alacağa 3095 sayılı Kanunun 4/a maddesi gereğince vade tarihinden fiili ödeme tarihine kadar devlet bankalarının o para birimi ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranına göre faiz isteyebilir.
Bu kurallar ışığında somut olayın incelenmesinde; alacaklının icra takibinde alacağını yabancı para olarak gösterdiği ve toplam yabancı para alacağının faiziyle birlikte tahsilini istediği, bu haliyle fiili ödeme günündeki kur üzerinden ödeme yapılmasını talep ettiği anlaşılmaktadır.
Bu durum karşısında mahkemece yapılacak iş,hüküm altına alınan 60.000 euro"nun fiili ödeme tarihindeki,... Bankasının efektif satış kuru üzerinden TL karşılığına hükmedilmesi gerekirken, yabancı para cinsinden itirazın iptaline karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir. (3.HD, 2013/6573 E-2013/10467 K, 3.HD 2013/5083 E-2013/7663 K.)
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.