Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, kadastro çalışmaları sırasında kerpiçlik vasfı ile tespiti yapılan ancak kamu ortak malı olması nedeniyle tescil harici bırakılan 105 parsel sayılı taşınmazın, 22.02.2008 tarihinde arsa vasfı ile Hersek Köyü Tüzel Kişiliği adına tescil ve sonrasında ifraz işlemlerinin yapıldığını, ifraz işlemleri sonucunda 687, 688, 690, 691, 692, 693, 694, 695, 696, 697, 698 ve 699 sayılı parsellerin oluştuğunu, kamu ortak malı niteliğinde bulunmaları nedeniyle özel mülkiyete konu olamayacaklarını ve zilyetlik yoluyla edinilemeyeceklerini, dolayısıyla davalı adına oluşan tescillerin yolsuz olduğunu, 5178 sayılı Mera Yasası ve Bazı Yasalarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Yasanın 5. maddesi uyarınca bu tür taşınmazların hazine adına tescil edilmesi gerektiğini ileri sürerek, iptal ve Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, 5178 sayılı Mera Yasası ve Bazı Yasalarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Yasanın 5. maddesi uyarınca dava konusu taşınmazların Hazine adına tescili ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, dâhili davalı Altınova Belediye Başkanlığı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi .... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava; tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 105 parsel sayılı taşınmazın 20.08.1955 tarihli kadastro tespit çalışması sırasında “ kerpiçlik vasfı” ile kullanıldığından bahisle Köy Tüzel Kişiliği adına tespit edilmekle beraber sicil kaydı oluşmadığı, anılan taşınmazın bulunduğu yer belediye sınırları içinde kalması üzerine 13.02.2006 tarihli Altınova Belediye Encümen Kararı ile 3194 sayılı Yasanın 15 ve 16 maddesi uyarınca imar planı kapsamına alındığı, 20.02.2008 tarihinde ise yeniden tescil yoluyla kerpiçlik vasfı kaldırılarak Köy Tüzel Kişiliği adına tescil edilmekle birlikte 1/1000 ölçekli uygulama imar planı çerçevesinde 105 parsel sayılı taşınmazın bir kısmının karayolları tarafından yapılacak otoyol projesinin istimlâk alanına, bir kısmının konut dışı kentsel çalışma alanına, bir kısmının park ve yola ayrılmakla birlikte ifrazen 13 ayrı parsel oluşturulduğu anlaşılmaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenirliliği) ötekisi Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise kaydın geçerli bir hukuki sebebinin bulunması bir başka ifade ile de illetten mücerret bulunmamasıdır. Eksiğin tamamlatılması yoluyla getirtilen Altınova Belediye başkanlığının 08.06.2011 tarih ve M.77.6.ALT.-.03-366-/716 sayılı yazısından çekişmeli 105 parsel sayılı taşınmazda 5393 sayılı Yasanın 34. maddesi hükmü uyarınca encümen kararına dayalı olarak 3194 sayılı İmar Yasası hükümleri gereğince 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yapılarak sicil kaydının oluştuğu görülmektedir. Bu durumda iptali istenilen taşınmazların illetini (hukuki sebebini ) idari işlemin teşkil ettiği sabittir. Bu işlem idari yargı yerinde iptal edilmedikçe ve sicil yolsuz tescil durumuna düşürülmedikçe korunması gerekeceği tartışmasızdır.
Hal böyle olunca; eldeki davanın dinlenmesine olanak bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde hüküm kurulması doğru değildir.
Davalı Altınova Belediye Başkanlığı tarafından yapılan temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü 6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
