21. Hukuk Dairesi 2014/10500 E. , 2014/14921 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bakırköy 31. İş Mahkemesi
TARİHİ : 06/11/2013
NUMARASI : 2013/333-2013/127
Davacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, iş kazası sonucu sigortalının vefatı nedeniyle eşi ve çocuklarının manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacılar murisinin olayda tam kusurlu olması nedeniyle koşulları olaşmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; davacılar murisi H.. Y.."in davalı M. S.San ve Tic. A.Ş."ye ait işyerinde şoför olarak çalışmakta iken yönetimindeki kamyonet ile dört şeritli yolda gündüz vakti seyri sırasında emniyet şeridi ve birinci şeridi etkileyecek şekilde yolda temizlik işlemi yapan davalı İ.. T.."in yönetimindeki davalı G. İnş. Ltd. Şti."ye ait araca arkadan çarpması sonucunda vefat ettiği, hükme esas İş Güvenliği Uzmanı Makine Müh. bilirkişi tarafından düzenlenen 09.09.2013 tarihli kusur raporunda olayın meydana gelmesinde müteveffa işçinin % 100 kusurlu olduğunun, davalılara kusur yüklenemeyeceğinin belirtildiği, dava konusu olaya ilişin Büyükçekmece 2. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2004/925 esas 2004/616 karar sayılı dosyasında karşı araç sürücüsü davalı İ.. T.."in sanık sıfatıyla yargılandığı ve kusur yokluğundan beraatine dair verilen kararın Yargıtay 9. Ceza Dairesi"nin 21.03.2006 tarihli ilamı ile onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır.
İş kazalarında olay, İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik İlkeleri çerçevesinde değerlendirilmeye tabi tutulmalıdır. İşverenin iş kazası sonucu meydana gelen zarar nedeniyle hukuki sorumluluğu yasa ve içtihatlarla belirlenmiş olan ayrık haller dışında ilke olarak iş aktinden doğan işçiyi gözetme ( koruma ) borcuna aykırılıktan kaynaklanan kusura dayalı sorumluluktur. İnsan yaşamının kutsallığı çerçevesinde işverenin işçilerin sağlığını ve güvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak ve bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu İş Kanunu"nun 77. maddesinin açık buyruğudur.
İş kazasından doğan tazminat davalarının özelliği gereği, İş Kanunu"nun 77. maddesinin öngördüğü koşulları göz önünde tutarak ve özellikle işverenin niteliğine göre, işyerinde uygulanması gereken İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü"nün ilgili maddelerini incelemek suretiyle, işverenin işyerinde alması gerekli önlemlerin neler olduğu, hangi önlemleri aldığı, hangi önlemleri almadığı, alınan önlemlere işçinin uyup uymadığı gibi hususlar ayrıntılı bir biçimde incelenmek suretiyle kusurun aidiyeti ve oranı hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek biçimde belirlenmelidir. (Hukuk Genel Kurulunun 16.06.2004 gün ve 2004/21-365 E.-369 K.sayılı kararı da aynı yöndedir )
Somut olayda, İş Kanunu"nun 77. maddesinin öngördüğü koşullar göz önünde tutularak olayın aralarında trafik uzmanı bilirkişi de bulunan iş güvenli uzmanlarından oluşan bilirkişi heyetine incelettirilerek tarafların kusur ve sorumluluklarının belirlenmesi ile sonuca gidilmesi gerekirken, yetersiz kusuru hükme asas alınarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle sair yönlerini incelenmeksizin BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine 24.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.