2. Ceza Dairesi 2020/13453 E. , 2020/7739 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1-Katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan ve 5271 sayılı CMK"nın 260/1. maddesi uyarınca hükmü temyiz hakkı bulunduğu belirlenen Türk Telekom A.Ş. vekilinin 08/11/2018 tarihli dilekçe ile yaptığı katılma talebi konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi nedeniyle CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca Türk Telekom A.Ş’nin davaya katılmasına karar verilerek ve katılan vekilinin 14/04/2019 tarihinde tebliğ edilen hükmü 15/04/2019 havale tarihli dilekçe ile vekalet ücreti yönünden süresinde temyiz ettiği belirlenerek yapılan incelemede;
Suça sürüklenen çocukların mahkumiyetine karar verilmiş olması karşısında; davaya katılmasına karar verilen ve kendisini vekil ile temsil ettiren katılan kurum lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddesi uyarınca, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan kurum vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin suça sürüklenen çocuklardan eşit olarak alınarak katılana verilmesine karar verilmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocukların ... Müdürlüğü"ne ait faal nitelikteki telefon kablolarını çalmaktan ibaret eylemlerinin 5237 sayılı TCK"nın 142/1-a maddesinde tanımlanan suçu oluşturduğu gözetilmeden aynı Kanun"un 142/1-a-e maddesiyle hüküm kurulması, her iki bentteki cezaların alt ve üst sınırlarının aynı olması nedeniyle sonuca etkili görülmediğinden, suça sürüklenen çocuğun UYAP"tan alınan güncel nüfus kayıt örneğine göre suça sürüklenen çocuğun 10.01.2000 olan doğum tarihinin, Ağrı 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.01.2019 kesinleşme tarihli kararı ile 10.01.1997 olarak düzeltildiğinin ve suç tarihinde 15 yaşından büyük olduğunun anlaşılması karşısında; suç tarihinde 15 yaşından büyük olan suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK"nın 31/3. maddesinin uygulanması gerekirken aynı Kanun"un 31/2 maddesi uygulanmak suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hâkimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün ONANMASINA,
3- Suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Suça sürüklenen çocukların, olay tarihinde ... Müdürlüğü"ne ait faal nitelikteki telefon kablolarını çalmaları şeklinde gerçekleşen olayda, suça sürüklenen çocukların eylemlerine uyan 5237 sayılı TCK"nın 142/1-a, 31/2. maddelerinde belirtilen hırsızlık suçu için öngörülen cezaların üst sınırlarına göre, aynı Kanun"un 66/1-e, 66/2 ve 67/4. maddelerinde belirtilen 6 yıllık dava zamanaşımının, 13/10/2012 olan suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleşmesi nedeniyle suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçundan açılan davanın düşürülmesi yerine yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçundan açılan kamu davasının, 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi gereğince zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, 06.07.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.