
Esas No: 2016/8713
Karar No: 2018/731
Karar Tarihi: 05.02.2018
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/8713 Esas 2018/731 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, hizmetlerin birleştirilmesine, emeklilik talep tarihi itibariyle yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Davacı, hizmet birleştirilmesi yolu ile tahsis talep tarihi itibariyle yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitini ve Kurumun 18.11.2013 tarihli işleminin iptalini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile; davacıya 01.12.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasına ve aksine kurum işleminin iptaline karar verilmiştir.
Davacının 4a hizmetleri ile 4b hizmetlerinin çakışması nedeniyle 08.11.2012 tarihli tahsis talebinin incelenmesi sırasında Kurum tarafından 4b hizmetlerinin yeniden düzenlendiği ve buna göre 4b hizmetinin 5778 gün,4a hizmetinin 2357 gün ve emekli sandığı hizmeti 450 gün olmak üzere toplam 8585 gün hizmeti bulunduğu, talep tarihinde 9000 günü bulunmadığı gerekçesiyle tahsis talebinin reddedildiği anlaşılmaktadır. Kurumca kabul edilen bağkur sigortalılık sürelerinin 10.08.1992-30.10.1993, 20.05.1996-31.10.1996, 14.11.1996-28.02.2011 ve 01.05.2011-31.05.2011 tarihleri arasında olduğu ve primlerini ödediği ,davacının 10.08.1992-30.10.1993 tarihleri arasında ...Ltd.Şti ortaklığı,20.05.1996-31.10.1996 tarihleri arasında ...Ltd.Şti ortaklığı ve 14.11.1996 ile 31.12.1999 tarihleri arasında inşaat malzemeleri toptan satışı nedeniyle vergi kaydı bulunduğu,... Ticaret Odasının 06.11.2012 tarihli yazısında 28.12.1999 tarihinden itibaren ....Limited Şirketinde ortaklığının devam ettiğinin bildirildiği görülmektedir.
Mahkemece, davacının 31.12.1999 tarihinden sonra bağ kur sigortalısı sayılmasını gerektiren bir kayda rastlanmadığını, bu durumda davacının kurumca bağkur sigortalılığı ile çakıştığı için dikkate alınmayan ... hizmetlerinin değerlendirilmesi gerektiğini ve davacının 506 sayılı Yasaya göre yaşlılık aylığına hak kazanacağı kanaatini bildiren bilirkişi raporu esas alınarak, davacıya 506 sayılı Yasanın Geçici 81 B-f maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmişse de,dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının limited şirket ortaklığının devam etmesi nedeniyle 01.03.2011 tarihine kadar bağkur sigortalılığının geçerli sayılmasına ilişkin kurum işleminin doğru olduğu,davacının bu dönemde primlerini ödediği ve mahkemece değerlendirildiği şekilde 506 Sayılı Yasaya göre aylık bağlanamayacağı açıktır.
Somut olayda, davacının son yedi yıllık fiili hizmet süresinin toplamı olan günün içinde fiili hizmet süresi fazla olan Kurumun Bağ-Kur olduğu, başka bir anlatımla davacının aylık bağlanmasını istediği tarihten geriye doğru 1260 günden fazla olan fiili hizmet süresinin Bağ-Kur’a tabi olarak geçtiği anlaşılmaktadır.Buna göre aylık koşullarının bağ kur (1479 SY) kapsamında incelenmesi gerekmektedir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.