14. Hukuk Dairesi 2013/4675 E. , 2013/6562 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.07.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.01.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları paylı ve elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi mallarda paydaşlar veya ortaklar arasındaki hukuki ilişkiyi sona erdiren, birlikte mülkiyetten ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Mahkemece paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının karar yerinde gösterilmesi gerekir. Satış bedelinin, satışına karar verilen taşınmaz paylı mülkiyet hükümlerine konu ise paydaşların tapudaki payları oranında, elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi olması halinde mirasçılık belgesindeki payları oranında hem paylı, hem de elbirliği mülkiyet halinin bir arada bulunması halinde ise tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekir.
Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç vs. gibi bütünleyici parça (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar (ortaklar) ittifak ediyorlarsa veya muhdesat ile ilgili kesinleşmiş karar var ise muhdesat arzın değerinde de bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın
değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesinde bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
Somut uyuşmazlıkta; davaya konu 136 parsel sayılı taşınmaz üzerinde 345 adet fidanın bulunduğu mahallinde yapılan keşif neticesinde düzenlenen bilirkişi raporları ile belirlenmiştir. Davalı ..., bütünleyici parçalarla ilgili mülkiyet iddiasında bulunmuş ve mülkiyetin tespiti davası açmaları için süre verilmesini istemiştir. Bu durumda, mahkemece muhdesat iddiasında bulunan paydaşlara mülkiyetin tespiti davası açılması için HMK"nın 165. maddesi uyarınca süre verilmeli, dava açılması halinde sonucunun beklenmesi ve oluşacak sonuca göre yukarıdaki esaslara uygun şekilde dağıtım kararı verilmesi gerekirken belirtilen hususlar üzerinde durulmadan ve davacı ile diğer davalıların bütünleyici parçaların kime ait olduğuna ilişkin beyanları alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Öte yandan; 6100 sayılı HMK"nun 26. maddesinde ""Hâkim tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir"" şeklinde düzenleme mevcut olup 535 ada 89, 538 ada 105, 90, 136, 659 ve 660 parsel sayılı taşınmazlardaki ortaklığın giderilmesi talep edilmiş olduğu halde mahkemece usul hukukunda taleple bağlılık kuralı olarak belirtilen bu yasa hükmü gözardı edilerek 535 ada 43 ve 127 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ortaklığında satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi doğru değildir.
Kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ..."ın temyiz itirazlarının kabulü hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 02.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.